ABD çöküyor..

ABD çöküyor..

ABD çöküyor.. ABD’yi kuranlar sanıldığı gibi demokrasi hayranı değil hatta düşmanıydılar. Thomas Jefferson’a göre; “Demokrasi %51’in %49’a tahakkümü'' idi. Jefferson’un partisi bölününce Cumhuriyetçi ve Demokratlar ortaya çıktı....

ABD’yi kuranlar sanıldığı gibi demokrasi hayranı değil hatta düşmanıydılar. Thomas Jefferson’a göre; “Demokrasi %51’in %49’a tahakkümü'' idi. Jefferson’un partisi bölününce Cumhuriyetçi ve Demokratlar ortaya çıktı. Andrew Jackson’un yüzlerce kölesi vardı ve onlara çok kötü davranıyordu. Kölelik, gerekli bir kötülük olarak görülüyordu. 1820’lerde Jackson’un Demokratları, ilerici ve eşitlik savunucuları idi. Azınlıklar ve yoksullara hitap etmeyi hedefliyorlardı. Lincoln’ün Cumhuriyetçileri ise kölelik ve ırkçılık karşıtı ama zenginlerin partisi idi. 1865’de köleliğin kaldırılması Lincoln’ün ölümüne neden oldu. Beyaz Irkçı Klu Klu Klax, Demokratların ırkçı gizli ordusudur. Woodrow Wilson, Klu Klu Klax’ların hayranı idi. Lyndon Johnson, zencilere hep Demokratlara oy vermesini sağlayacak bazı haklar vermek istemişti. ABD’de hala kartları sermaye-medya tekelini elinde tutan zenginler dağıtıyor. İkinci Dünya Savaşı sonrasından beri Batı dünyasının lideri olan ABD, uzun zamandır yalpalıyor, güç kaybediyor. Amerika’nın kuruluşundan beri var olan derin hastalıkları gittikçe bağışıklığının azalması nedeni ile ani bir ölüme yol açabilir.

ABD’NİN DERİN HASTALIĞI; ANAYASAL PLUTOKRASİ
Amerika iddia edildiği ya da sanıldığı gibi ''demokrasi’ değil, seçimle işbaşına gelen temsilcilerin çıkardığı yasalar çerçevesinde hukukun üstünlüğüne dayalı ''anayasal bir Cumhuriyet’tir. Noam Chomsky, Anayasayı yazan James Madison’ın modelini eleştirerek, "1787'de ABD Anayasa Konferansı'nda James Madison'ın vurguladığı şekilde ABD, zengin azınlığı çoğunluktan korumak ilkesi üzerine kurulmuştur'' demektedir. Anayasa yazıldığı dönemde Amerika, adaletsiz ve eşitliksiz bir kaos içindeydi ve ülkenin kurucuları bu durumdan en çok faydalananlardı. İktidar koltukları imtiyazlılara hegemonyaları bitmeyecek şekilde açılırken bunun teminatı olan anayasa değiştirilemez hale getirildi. Amerikan rejimi bir demokrasi değil hegemonyayı elinde tutan zenginler tarafından yönetilen, onlara hizmet eden ve nesilden nesile geçen bir tür ''plutokrasi’dir.

ABD vatandaşları sözde temsilci demokrasi adına bu sistemde oy vermeye devam etmekte ancak bu sistem gerçekte onlara hizmet etmek için kurgulanmamıştır. Ülkedeki değişimler güç, zenginlik ve imtiyaz peşinde koşan plutokratlar tarafından belirlenmektedir. Seçimler, resmi daireler ve hükümetin icraatları diğer eşyalar gibi bu elit tabaka tarafından satın alınmaktadır. İki büyük parti özellikle ikincil konularda farklı görüşlere sahip gibi gözüküyor olsa da ikisinin de mevcut plutokrasiyi değiştirmeye niyeti yoktur. Özetle Amerika için problem hangi partinin hükümette olduğu değil, yönetimin dizaynında, çalışmasında ve güçler dağılımındadır. Seçim sonuçları her zaman adaletsiz bir toplum düzeni, ekonomik olarak iyi kesimin yükün çoğunu taşıyan alttaki kesim tarafından sürekli olarak sübvanse edildiği kısır değişmez bir yazgı yaratmaktadır.

Senato ve Kongre kampanyalarına para verenlerin arkasında olanlar destekledikleri kongre üyeleri ve senatörleri yaptıkları sözleşmeler karşılığı yönlendirirler. Temsilciler tüm nüfusu değil onlara en çok çalışan zenginleri öncelikle ve en iyi şekilde temsil eder. Yoksulluk, suç, şiddet, sağlık güvencesi olmamak, işsizlik, evsizlik, hırsızlık, fazla çalışma, boşanma, göç, uyuşturucu kullanımı, fahişelik, yalnızlık, rüşvet, ahlaksızlık gibi aklınıza gelebilecek tüm sosyal hastalıkların nedeni plutokrasinin sonuçlarıdır. Amerika anayasası nedeni ile daha doğarken edindiği hayati bir hastalığa sahiptir ve bu yüzeysel bazı tedavilerle iyileşemez yani hastanın hayatını kurtaracak derin bir ameliyata ihtiyaç bulunmaktadır. Bu ameliyatın anlamı aristokratların yazdığı anayasayı doğru bir şekilde değiştirerek ülkede güçler dengesini yeniden düzenlemektir.

İKİ PARTİLİ SİSTEM VE YENİ OTORİTERCİLİK
Amerikan seçimlerinde ancak iki büyük partinin birinden aday olduğunuz takdirde seçilme şansınız yüksektir ve bu adaylık için büyük bir para gücüne ihtiyacınız vardır. Bu konu seçmenler için de önemlidir; yani zengin ve yerinizi koruyacağınız inancı seçmenin sizi seçmesini kolaylaştırır. Güçlü adaylar seçimlerde öne çıkmak için milyonlarca dolar harcamak zorundadır. Böylece seçilenler ile ona destek olanlar arasında sıkı bir bağ oluşur. Kişiler ve özel şirketler siyasi mücadelenin tarafı olurlar. Bu durumda demokrasi açısından özgür basın ve medyanın konumu sorgulanır hale gelmekte ve bu durum ''yeni otoritercilik’ olarak adlandırılmaktadır. Büyük paralar ile seçimleri kazananların üzerinde zenginlerin hegemonyası olduğundan ortaya çıkan hükümet her zaman paranın satın alabileceği en iyi iktidardır. Yeni otoritercilik’in çıkar çekişmeleri içinde siyasi partiler, çıkar grupları, şirketler ve medya bulunur ve bunlar seçim zamanında doğru çözüm yollarını değil, paraya (zenginliğe) ulaşmak için doğru kişiyi bulmaya çalışır.

Güvenlik güçleri ve iktidar vatandaşı evcilleştirirken, dışarıdaki kötülerden korkmayı sağlar. Liberaller, sosyalistler, sendikalar, bağımsız muhabirler hedef haline gelir, sesleri yok edilir. Onların yerini şirket kontrollü akademisyenler, medya ve hükümet görevlileri alır. Tek taraflı görüşler milliyetçilik ve yurtseverlik ile duyguları ile işlenir. Yurtsever vatandaş; işini kaybetmek ve terörizm tehdidi ile korkutulur, devlet ve ordunun desteklenmesi için güdülenir. Yıllık 1 trilyon dolarlık savunma harcaması sorgulanmaz. Askeri ve istihbarat teşkilleri hükümetin bir parçası değilmiş gibi onların üstünde tutulur ve halkın bunları tartışmasına izin verilmez. Özel hayat üstünde devlet kontrolü her gün daha da artarken vatandaştan sadece koyun gibi itaat etmesi istenir. Bazı sembollerin ve mitlerin arkasına saklanarak kolektif kimlik korunmaya çalışılır, bu aslında gerçekte olmayan Amerika illüzyonudur. Hükümet ve yargı gerçek bir bağımsızlığa sahip değildir.

Amerikan sistemindeki problemin temelinde para, güç ve etki döngüsü yatmaktadır. Politikacıları satın almak için kullanılan para seçildikten sonra onları seçtirenlere vergi verenlerin cebinden geri döner. Her modern seçim kampanyası bu döngü ile biter. Seçilen bu döngüye girer ve yapılan iyiliği ödeyerek döngüyü tamamlar. Kısaca, kim seçilirse seçilsin konuşan paradır. Hiçbir ses cüzdandan daha kuvvetli değildir ve yapılması gereken parayı konuşacak ağza koymaktır. Amerikan medyasının %80’ini beş medya grubu kontrol etmektedir. Yargı mensuplarının atanması ABD Başkanı’na kendi ideolojisini uygulama imkânı tanımaktadır. Amerika’daki yönetici sınıf; silahlı kuvvetler ve diğer devlet güçleri üstünde tekel sahibi mutlak bir siyasi güce sahip bir gücün diktatörlüğüdür. Ülkenin polisi canınıza, özgürlüğünüze ve mülkiyetinize suçlulardan daha büyük bir tehdittir. Amerika’da dünyanın herhangi bir ülkesinden çok daha fazla siyasi mahkûm vardır. Hapishaneler gelişen bir endüstridir.

SONUÇ YERİNE
Amerika’yı övmek isteyenler işe yeni fikirlere açık olması ile başlarlar. Ancak, Amerika’da demokrasi sadece bir masaldır ve gerçekten demokratik olarak adlandırılabilecek tek bir kurum dahi yoktur. Amerika’da işleyen bir demokrasi yoktur. Çoğunluğun fikri ne olursa olsun elit tabaka bildiğini okur, gerekirse medyayı kendi görüşlerini yayacak propaganda için kullanır. Bu aslında Amerika’nın ülke dışındaki müdahaleleri için gerekçe olarak kullandığı tiranlık düzeninin ta kendisidir. Bu tiranlık da tüm imparatorluk gibi yayılmacı amaçlar için vardır. Güçle tehdit etmek, vergi gelirlerini başkalarını desteklemek için kullanmak ve dünyanın en büyük silah tüccarı olmak bu tiranlığın ana kurgusudur. Amerikan anayasası ise bu imparatorluğun vicdanı değil vasıtasıdır. Son başkan Trump ise bu hastalıklı sistemin doğurduğu ama cehaleti ve kendini korunma içgüdüsü ile sistemi toptan yıkmaya neden olabilecek bir baş belasıdır. Amerika’yı çökertecek olan ne ekonomi ne de askeri yenilgidir; doğuştan hastalıklı düzeni ve kendi halkıdır.

"ABD çöküyor.." haberi, 05 Mayıs 2018 tarihinde yazılmıştır. 05 Mayıs 2018 tarihinde de güncellenmiştir. Gündem kategorisi altında bulunan ABD çöküyor.. haberi 2018 yılına aittir. Bu haberin yanı sıra sayfamızda birçok güncel bilgi ve son dakika haberler yer almaktadır. ABD çöküyor.. 2024 konusundaki bu haber içeriği objektif bakış açısının yansımasıdır. Gündem konusunda 26 Nisan 2024 tarihlidir, bugüne ait güncel gelişmelerden haberdar olmak için bizi Twitter ve Facebook sayfalarımızdan takip edin.

Hubbard Editör

YORUM YAZ

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
SON HABERLER
  1. 04:48 Beşiktaş, 339 milyon euroluk dev transferiyle futbol dünyasını sarsmaya hazırlanıyor!
  2. 04:45 Haiti Başbakanı Henry istifasını verdi
  3. 03:38 Maya yok, beklemeye gerek yok! Herkes hazır aldınız zannedecek! 5 dakikalık simit poğaça tarifi
  4. 03:36 Pırlanta gibi eşlerinize zengin tarif! İşte elmas kurabiye tarifi
  5. 03:33 Çağlayı tuzlayıp yemeyi unutacaksınız! Mardin’in meşhur lezzeti Firkiye tarifi
  6. 03:31 PUBG oyununda Erangel haritası değişiyor! Yeni güncelleme yolda
  7. 03:27 Türk Hava Yolları, 2023'te tüm zamanların rekorunu kırdı
  8. 03:24 A101 şimdi Samsung Galaxy S24'ü müşterilere sunuyor! Ürünün fiyatı ne kadar?
  9. 03:24 Mehmet Şimşek açıkladı: Türkiye sahalara döndü; sıkıntılar geride kaldı
  10. 03:21 KKM'de hesabı olanlar dikkat! Faiz oranları değişti!
  11. 03:18 Kahvaltı sofralarının vazgeçilmezi olacak! İşte puf poğaça tarifi
  12. 03:16 Pastörize sütte kuş gribi virüsü bulundu!
  13. 03:13 Cam bezlerini çöpe atın, daha iyisini bulduk!
  14. 03:11 Ütü derdine son: Bu tarifi uygulayan ütüden kurtulur!
  15. 03:08 Galatasaray, Portekiz'in kariyerinde 129 gol ve 96 asist bulunan süper yıldızıyla anlaşıyor!
  16. 01:32 Ülkemizde de popüler olan ünlü tencere firması iflas etti: İşsizlik kapıda
  17. 01:28 Uzun yıllar boyunca tatlı anılar bırakan bir marka, resmi olarak iflas ettiğini duyurdu
  18. 01:24 Fernando Muslera'dan Beklenmedik Bir Karar: Emeklilik! Şaşırtıcı Açıklama Geldi!
  19. 01:03 Türkiye'nin Otonom Sistemler Fuarı'nda Gösterdiği Performans Avrupalıları ve Asyalıları Etkiledi!
  20. 00:55 Beşiktaş'ın Yeni Teknik Direktörü Belli Oldu, İmzalar Atılıyor!
Gündem Haberleri