Ağrı Belediyesinde işten çıkarılan işçilerden Beko’ya mektup

İşten çıkarılan işçiler mektupta "“Seçim sürecinde iş vaadi ile seçim kampanyasında ve sonrasında Ağrı Belediyesinde muhtelif işlerde çalıştırıldık. Aynı durumda olan bir arkadaşımızın karıştığı ölümlü trafik kazasının ardından hepimizi alacağımızı iddia ettikleri ücretlerimizi de ödemeden kapı önüne koydular. Sürekli olarak bir oyalama politikası ile yargı sürecini başlatmamamız yönünde telkinlerde bulunarak bizi bugüne kadar mağdur ettiler." dedi.

Ağrı Belediyesine Suç Duyurusu’ başlıklı mektup şöyle;

2019 Yerel seçimleri sonrası Ağrı Belediyesi tarafından sigortasız olarak iş başı yaptırılan daha sonra bir çalışanın karıştığı dolmuş kazası nedeni ile işlerine son verilen 90 kişi işten çıkarılmıştı. İşe alma vaadi ile farklı sürelerde sigortasız ve ücretsiz çalıştıktan sonra kapı önüne konan 35 çalışan Ağrı Cumhuriyet Başsavcılığına suç duyurusunda bulundu. Farklı iş ve sürelerde Ağrı Belediyesinde sigortasız ve ücretsiz çalıştıktan sonra yine şifai olarak işlerine son verilen 35 mağdur suç duyurusunun ardından DİSK Ağrı İl Başkanlığına ziyarette bulunarak destek istediler. Hukuki süreci başlatan mağdurlar işçileri temsilen DİSK ziyaretini gerçekleştiren Rıdvan Düzce, Cihan Turgut, Ayhan Öztürk, Halit Oğuz şu açıklamayı yaptı: “Seçim sürecinde iş vaadi ile seçim kampanyasında ve sonrasında Ağrı Belediyesinde muhtelif işlerde çalıştırıldık. Aynı durumda olan bir arkadaşımızın karıştığı ölümlü trafik kazasının ardından hepimizi alacağımızı iddia ettikleri ücretlerimizi de ödemeden kapı önüne koydular. Sürekli olarak bir oyalama politikası ile yargı sürecini başlatmamamız yönünde telkinlerde bulunarak bizi bugüne kadar mağdur ettiler. Hepimiz aile geçindiren insanlarız ilimizde iş potansiyelinin kısıtlı olması nedeni ile bu vaadlerle aylarca sigortasız olarak çeşitli birimlerde çalıştık. Her gün biraz daha sabırlı olmamız gerektiğini ve en kısa zamanda her şeyin yoluna gireceği vaadiyle sürdürdüğümüz çalışmamızın yine şifai bir şekilde sonlandırıldığını söyleyerek bizi kapı önüne koydular. O süreçten bugüne dek zaten kısıtlı olan iş imkanları bir de salgınla birleşince iş bulamaz hale geldik. Gündelik işlerle ailemizi geçindirmeye çalışıyoruz. Bizi yaklaşık bir yıl boyunca mağdur eden Ağrı Belediyesinden çalışma ücretlerimizi talep etmemize rağmen onları da resmi bir belge olmadığı için ödemediler. İçine düşürüldüğümüz bu haksız tutumdan dolayı suç duyurusunda bulunarak adli süreci başlattık ve Belediye idaresi tarafından kurulan ve yandaş tavırlar içinde hareket eden Hizmet İş Sendikası da sorunumuza duyarsız bir tutum sergiledi. Bu sebeple bizler de bugün gerçek anlamda her platformda İşçinin yanında yer alan Disk’i ziyaret ederek destek talebimizi sizlere sunarak tecbüre ve birikimlerinizle yanımızda olmanızı istiyoruz.” Ziyarette DİSK Ağrı İl Temsilcisi Ersin Erincik de açıklamada bulundu: “Emek mücadelesi kapalı kapılar arakasında boş vaatlerle sürdürülecek bir anlayışı baştan reddeder. Sizlerin çaresizlik nedeni ile içine düştüğünüz bu yanlış duruma rağmen ilin sosyo-ekonomik kıstasları nedeni ile anlıyor ve yanınızda olduğumuzu bilmenizi istiyoruz. 3. dünya ülkelerinde bile kaçak işçi çalıştırmanın sonlanmak üzere olduğu bir çağda Ağrı Belediyesi’nin bu fütursuzluğunu anlamlandıramadığımızı ifade etmek istiyorum. Devleti idare eden AKP Hükümetinin bu yasal olmayan süreçte kendi belediyesine karşı nasıl bir tutum sergileyeceğini ve bu gayri hukuki durumu nasıl izah edeceğini de doğrusu merakla bekliyoruz. İşçinin alın teri kurumadan hakkını teslim etmek propagandası ile iktidar olan AKP’li Ağrı Belediyesinin bu haksız, vicdansız ve izah edilemez durumunu da esefle kınadığımızı belirterek ihtiyaç duyduğunuz tüm hukuki desteği sunacağımızı ve ilgili platformlarda da dillendireceğimizin sözünü veriyorum” dedi.