AYM’den Demirtaş için hak ihlali kararı

Eski HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş hakkında, 28 Mart 2011 tarihinde Siirt merkezindeki Kasaplar Deresi’nde düzenlenen yürüyüşe katıldıkları gerekçesiyle toplantı ve gösteri yürüyüşleri kanununa muhalefet iddiasıyla Siirt 2. Asliye Ceza Mahkemesi’nde dava açılmıştı. Davanın 10 Ekim 2017’deki karar duruşmasında kovuşturmanın ertelenmesi ve üç yıl denetimli serbestlik kararı verilmişti.

ArtıGerçek’in haberine göre, kararın ardından Demirtaş’ın avukatları, toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkının ihlali gerekçesiyle AYM’ye bireysel başvuru yaptı. Başvuruyu karara bağlayan yüksek mahkeme, ihlal tespitinde bulundu. Anayasa Mahkemesi, yargılamanın yeniden görülmesine ve Demirtaş’a 13 bin 500 TL tazminat ödenmesine hükmetti.

Kararda Demirtaş hakkında “hangi eylemleri nedeniyle toplantıyı organize eden, yöneten veya bunların hareketlerine iştirak eden sıfatıyla suçlandığı ve cezalandırıldığının ortaya konulmadığı” tespitinde bulunuldu.

İHLAL KARARI OY BİRLİĞİ İLE ALINDI

Kararda ayrıca yerel mahkeme tarafından verilen üç yıl denetim altına alınma kararının da gerekli olmadığı sonucuna varıldı. Verilen erteleme kararıyla ilgili olarak, “barışçıl bir gösteri nedeniyle cezai yaptırım tehdidi altında bulunma sonucunu doğuran erteleme kararının kural olarak meşru amaçları gerçekleştirmek için gerekli görülen önlemler ile barışçıl toplanma hakkı arasındaki dengeyi sağlandığı söylenemez” tespitine yer verildi.

Yüksek mahkeme söz konusu ihlalin ortadan kaldırılması ve yeniden yargılama için dosyanın Siirt 2. Asliye Ceza Mahkemesi’ne gönderilmesine karar verdi. İhlal kararının oy birliği ile alınması da dikkat çekti.

DAVA HAKKINDA

28 Mart 2011 tarihinde düzenlenen yürüyüşe dönemin Barış ve Demokrasi Partisi Eş Genel Başkanı olarak katılan Selahattin Demirtaş ve 35 kişi hakkında dava açıldı. Demirtaş’ın hakkındaki soruşturma milletvekili olması nedeniyle dosyadan ayrılarak sürdürüldü. Atılı suçlamadan hakkında fezleke hazırlanan Demirtaş’ın 2016’da dokunulmazlığının kaldırılmasından sonra yargılanmasına başlandı.

Davanın Ekim 2017’deki karar duruşmasında, 2012 yılındaki düzenleme gerekçe gösterilerek, atılı suçlama yönünden kovuşturmanın ertelenmesi ve 3 yıl süreyle denetimli serbestlik kararı verildi. Karara ilişkin Aralık 2017’de Anayasa Mahkemesi’ne bireysel başvuru yapıldı.