Aytunç Erkin yazdı: Akşener’in, Bay Kemal’den beklentisi

“… Masa sakin. Anayasa konusunda çalışmayı ve metni incelediniz. Artık önlerinde temel politikalar metni var.

Liderlerin geçiş süreciyle ilgili yol haritaları masaya gelecek. Süreç bununla sonlanır. Ocak ayı sonunda da aday belirlenir. Bize göre daha önce belirlenmeli ama…”

CHP'li bir kurmayın değerlendirmesi böyle.

Kulislerde gezmeye devam ederken önemli bilgilere ve tespitlere ulaştım.

Örneğin…

Hem CHP hem de İYİ Parti'den “koku” alan önemli biri isim İYİ Parti'de son günlerde konuşulanları aktardı:

Aytunç Erkin yazdı: “Kazanacak aday” ısrarının perde arkası

“… Türkiye'de başka aday yok mu? Dördüncü bir ismi konuşamaz mı Altı Masa? Kemal Bey, Ekrem Bey ya da Mansur Bey dışında herkesin mutabık kalacağı başka bir isim vardır belki. Neden hep bu isimler üzerinden konuşuluyor? Toplum da bu isimler dışında kimseyi düşünemiyor, çünkü aynı isimler. Meral Akşener her öneriye açık. Bildiğimiz kadarıyla konuşulan bu isimler dışında gelebilecek önerileri de dikkate alacaktır Akşener.”

Bu arada kuliste neler neler yok derken, İYİ Parti İstanbul Milletvekili Yavuz Ağıralioğlu'nun benim de katıldığım Haber Global canlı yayınına gönderdiği açıklama geldi.

Ağıralioğlu'ndan yeni açıklama

Hatırlayın Yavuz Ağıralioğlu, “Tayyip Bey'in en çok görmek istediği aday, konuşmalara bakınca. İnatla Sayın Kılıçdaroğlu'nu karşısında görmek istiyor. Ben kaybetme korkusunu dillendiriyorum, endişeli davranıyorum” demişti. (Karar TV/24 Kasım 2002)

Yanıtı da CHP Grup Başkanvekili Engin Altay, “Her evin çocuğunun kusuruyla ilgili kulağı çekilecekse evin reisi çeker (TV100/25 Kasım 2022)” diyerek vermişti.

Anlaşılan o ki, Ağıralioğlu, CHP'li Altay'ın bu cümlesine çok içerlemiş ve şu son açıklamayı yaptı:

“Tenkit ettiğimiz bugün yaşanan siyasetin en büyük hatalarından birisi güzel şeyler söyleyip kötü işler yapmaktır. Bizi iktidara karşı alternatif yapacak olan şey güzel şeyler söylemek ve güzel işler yapmaktır. İktidara sağır diyorsanız duyacak, kör diyorsanız görecek, anlayışsız diyorsanız anlayışlı, nobran diyorsanız nazik, kaba diyorsanız hoşgörülü olacaksınız ve bunu göstereceksiniz. Bir mücadele, rakibe eleştirdiğiniz yanlışları ile benzeşirseniz kaybedilir. (28 Kasım 2002/Haber Global)”

Ağıralioğlu'nun bu açıklamasını CHP yöneticilerine sordum ve “Gördük ama yanıt yok” dediler. Yine anlaşılan o ki CHP tartışmanın uzamasını istemiyor. Sadece şu değerlendirme yapıldı:

“Yavuz Bey, genel başkanla ilgili dördüncü kez konuşunca Engin Bey konuşmak zorunda kaldı.”

Peki…

Meral Akşener, milletvekilinin kulağını çeker mi?

Aytunç Erkin yazdı: Polatlı’dan Buca Cezaevi’ne 53 yıllık aşkın hikayesi

“Kulak artık çekilmez”

Akşener'e çok yakın bir isim şu değerlendirmeyi yaptı:

“… Kulak çekme cümlesi sevimli değil itici. Bu cümle kurulduktan sonra genel başkanın bir şey yapacağı varsa da yapmaz! Diğer partiler için de geçerli bu durum. Böyle söylendiği için yapmaz. Şu cümle kurulsaydı: ‘Bu arkadaşın üst üste yaptığı açıklamalardan dolayı masanın geleceğinden endişeleniyoruz. Bu konuda Meral Hanım'ın açıklamasını bekleriz.' Karşı taraftaki kurumu rasyonaliteye itecekti. Kulak çekme dediğiniz zaman kurumsal kimliğimizi sarsacak bir değerlendirmeden bahsediyorsunuz.

“CHP yöneticisi Bülent Kuşoğlu ağır konuşmuştu ve ‘Kemal Kılıçdaroğlu aday olmazsa masa dağılır' diye konuşmuştu.  Kimse bir şey yapmadı. Bu girdap bizim kontrol edemeyeceğimiz alana gidebilecek bir girdap. Bir yandan iktidarın penceresinden ‘Anlaşamıyorlar, Türkiye'yi bunlar mı yönetecekler'… görüntüsü vermek diğer yandan masaya dayatma yapmak. Meral Hanım, Yavuz Bey'le konuşur ama bunu kamuoyuna yansıtmayız. İlerleyen günlerdeki suskunluktan anlayabilirsiniz bunu.”

SONUÇ: CHP ve İYİ Parti arasında zaman zaman el ense çekiliyor, yoklamalar yapılıyor. CHP kanadı ısrarla “dayatma yok, olgular var” noktasında. İYİ Parti ise “CHP'nin A Takımı reddedilemeyecek bir süreç yaşanmasının taşlarını döşüyor. Reddedilirse ne olacak? Kim kalkacak bunun altından?” sorusuna yanıt istiyor! Anladığım kadarıyla beklenti, Kılıçdaroğlu'nun Akşener'i ziyaret etmesi ve adaylık masaya gelmeden açık açık ikili masada konuşulması. Zaman gösterecek diyelim ama seçime de aylar kaldı.