Bakan Mustafa Varank: Cumhurbaşkanı'nın hak ihlali başvurusuna Anayasa Mahkemesi henüz karar verebilmiş değil
Bakan Mustafa Varank: Cumhurbaşkanı'nın hak ... Varank, dezenformasyon yasasını eleştirenlere "Bu yasa için yaygara koparanlar, bir gün bizlere teşekkür edecekler" dedi
Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mustafa Varank, "Sayın Cumhurbaşkanımız da kendisine yönelik yapılan hakaretlerle ilgili bir hak ihlali başvurusu yaptı lakin bizim Anayasa Mahkememiz halen bu hususta bir karar verebilmiş değil" dedi.
Bakan Varank, Kamu Denetçiliği Kurumunun düzenlediği "21. Yüzyılda İnsan Haklarının Geleceği Konferansı"nın ikinci gününün açılışında katılımcılara hitap etti. Kurumun temsil ettiği ombudsmanın "arabulucu kişi" anlamına geldiğini, kendisinin de "resmi uzlaştırmacı" kimliğinin bulunduğunu ifade eden Varank, bu görevle ele aldığı ilk dosyasını da iki vatandaş arasındaki problemi mahkemesiz çözerek sonlandırdığını anlattı.
Varank, bugünkü oturumlarda da konuşmacıların dijitalleşme, savaş, çatışma, göç ve küresel salgın gibi olguların insan haklarına etkisi ve insan haklarının geleceği konusunda görüşlerini ortaya koyacaklarının altını çizerek, şöyle konuştu:
"İnsan hakları, bizlerin sadece insan olmakla sahip olduğumuz temel hak ve özgürlüklerdir. Yaşam hakkı, yerleşme hakkı, ifade özgürlüğü, din ve vicdan özgürlüğü gibi birçok hakkı kapsıyor. Bu hakların korunması amacıyla geçmişten günümüze birçok sözleşme ortaya kondu. Örneğin peygamber efendimiz döneminde ortaya konan 'Medine Sözleşmesi' o dönem için bir devrim niteliğindeydi. İnsanların dini inanç ve ibadet özgürlüğünü güvence altına almıştı. Magna Carta, kralın yetkilerini kısıtlayarak halka bazı haklar tanımıştı. İnsan Hakları Evrensel Bildirisi de yine bireylere tanınan hak ve özgürlüklerin güvence altına alınması amacıyla hazırlanmıştı. Bunlar, insan haklarına yönelik atılmış olumlu adımlar. Ancak madalyonun bir de öteki tarafı var. Tarihin belirli dönemlerinde de insan haklarını zedeleyici birçok yaklaşım ortaya çıktı. Örneğin, 2. Dünya Savaşı'nda Hitler öncülüğünde üstün ırk yaratma çabası, insan haklarına karşı bu çirkin yaklaşımlardan biridir."
"Teknolojik gelişmeler, zaman zaman insan hakları konusunda negatif etkilere yol açabilir"
Teknolojik gelişmelerin de zaman zaman insan hakları hususunda negatif etkilere yol açabildiğine işaret eden Varank, "Silah teknolojilerini ele alalım. Kitlesel imha silahları ile beraber birçok cana kastedilmiş, birçok insanın yaşam hakkı elinden alınmıştır. Biyoteknoloji ve tıp alanına baktığımızda, orada da sürekli insan hakları hususunda tartışmalar mevcut. Örneğin, klonlama, sperm ve yumurta bağışı konusu. Bunun gibi bir çok örneği de tıp ve biyoteknoloji alanında artırmamız mümkün." diye konuştu.
Bakan Varank, dijitalleşmenin, finans ve bankacılık, sosyal yaşam, eğitim, sağlık gibi alanlarda doğurduğu olumlu etkilerinin olduğunu ancak diğer taraftan bireylerin temel hak ve hürriyetleri üzerinde doğuracağı muhtemel olumsuz etkilerinin de bulunduğunu belirtti.
Bu kapsamda özel hayatın gizliliği, verilerin korunmasını isteme hakkı, mülkiyet hakkı ve ayrımcılık yasağı gibi anayasal hakların öneminin dijital çağda daha da belirgin bir hale geldiğine işaret eden Varank, dijitalleşmenin en büyük olumsuz etkilerinden birinin mahremiyetin ihlal edilmesi olduğunu vurguladı.
Soylu'dan Kılıçdaroğlu'na TSK tepkisi: Bu hakaret kabul edilemez, yok sayıyoruz!
"Elon Musk'ın uçağının konumunun yayımlanmasını özgürlük bağlamında değerlendirebilir miyiz?"
Sosyal medya, akıllı telefonlar ve diğer akıllı cihazların kullanımıyla birçok kişisel verinin ortaya çıktığını dile getiren Varank, şu değerlendirmede bulundu:
"Bireylere ait bu verilerin hukuka aykırı olarak kullanımının şiddete, ayrımcılığa ve diğer insan hakları ihlallerine yol açabilmesi mümkün. Bakınız Elon Musk'ın uçağının konumu herkese açık bir şekilde Twitter'dan yayımlanabiliyor. Şimdi bunu özgürlük bağlamında değerlendirebilir miyiz? Yoksa mahremiyetin ihlali mi söz konusu? Bunların net bir şekilde ayrımının yapılması gerekiyor."
Varank, mahremiyetin ve veri gizliliğinin korunmasının uluslararası kuruluşlar ve devletler için önemli bir düzenleme konusu olduğunu belirterek, Türkiye'de bu konuda atılan adımları anlattı.
"Çocukların kişisel verilerinin korunması noktasında ek tedbirlerin alınması zaruri"
Bireylerin özel yaşamına ve iletişimlerine saygı gösterilmesi başlığı altında özellikle çocukların kişisel verilerinin korunması konusunun ayrıca ele alınması gerektiğine işaret eden Varank, konuşmasını şöyle sürdürdü:
"Kişisel verilerin üçüncü kişilerle paylaşımı çocukların çeşitli mağduriyetler yaşamasına sebebiyet verebiliyor. Bu mağduriyetlerin en başında taciz, siber zorbalık, uygunsuz materyallere erişim ve doğrudan pazarlamanın muhtemel olumsuz etkileri geliyor. Her alanda internet kullanımının hem ebeveynler hem de çocuklar tarafından önemli derecede artması, çocukların kişisel verilerinin korunması noktasında ek tedbirlerin alınmasını da zaruri bir hale getirdi. Hepimiz şu anda bu sorunları yaşıyoruz. Çocuklarımız ebeveynlerinden aldığı tablet ve telefonlarla çok farklı sitelere girebiliyorlar, dinledikleri programların içerisinde farklı yaklaşımlar çocuklarımıza dayatılabiliyor. Bu anlamda çocuklarla ilgili hususlarda ek tedbirler almamız da günümüzde en çok tartışılan konulardan bir tanesi. Bu doğrultuda Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığımız bünyesinde güvenli internet kullanımı ve dijital konularda bilinçlendirmeye yönelik eğitim çalışmalarını içeren Dijital Okuryazarlık Ehliyeti Projesi'ni uygulamaya koyduk."
"Dijitalleşmenin bir diğer yıkıcı etkisi 'nefret söylemi' ve 'dezenformasyon' "
Bakan Varank, algoritmalardaki aksaklıkların ölümcül ya da telafisi mümkün olmayan sonuçlar doğurabildiğini belirterek, yapay zekanın her alanda yaygınlaşmasının insan hakları açısından farklı zorluklar doğurabildiğini söyledi.
ABD'nin Louisiana Eyaleti'nde 28 yaşında Afrika kökenli bir adamın, Louisiana yetkilileri tarafından kullanılan yüz tanıma programının kendisini yanlış profillemesi nedeniyle haksız yere tutuklandığını ifade eden Varank, "Bu profilleme sistemlerinin, yapay zeka algoritmalarının daha hassas bir denetim mekanizmasıyla çalışması, burada ekstra önlemlerin alınması, etik kuralların global alanda belirlenmesi önemli bir husus." dedi.
Dijitalleşmenin bir diğer yıkıcı etkisinin de "nefret söylemi" ve "dezenformasyonun artması" olduğunu dile getiren Varank, kamuoyunda "Dezenformasyon Yasası" olarak bilinen Kanun ile sosyal medya ve diğer dijital platformlar vasıtasıyla nefret dolu veya ayrımcı söylemleri veya yanlış bilginin yayılmasını engellemeyi hedeflediklerini vurguladı.
"Bu yasa için yaygara koparanlar, bir gün bizlere teşekkür edecekler"
Varank, söz konusu yasa hakkında dahi dezenformasyon yapılabildiğini belirterek, "Ben şuna yürekten inanıyorum. Bugün bu yasa hakkında yaygara koparanlar, bir gün nefret söylemine maruz kaldıklarında bu yasa için bizlere teşekkür edecekler." diye konuştu.
Dijitalleşmenin insan hakları üzerindeki etkilerinin mülkiyet hakkı anlayışında değişikliklere de yol açtığına dikkati çeken Varank, şunları kaydetti:
"Kripto paralar, nitelikli fikri tapular (NFT'ler), çevrim içi platformlarda oluşturulan kullanıcı hesapları ve profilleri dijital varlıkların hak sahipliğinin nasıl belirleneceği, mülkiyet hakkının nasıl devredileceği ve miras hakkının nasıl uygulanacağı gibi tartışmaları ve soruları gündeme getiriyor. Bu gibi toplantılarda yapılacak fikir paylaşımlarıyla ortaya konulması gerekiyor."
"Yargı süreçlerinin dünyadaki gelişmeleri daha sıkı bir şekilde takip etmesi lazım"
Varank, unutulma, verilerin kaderini tayin etme, internete erişim ve bilgiye erişim hakları gibi yeni hakların da giderek daha fazla önem kazanmaya başladığını belirterek, şu ifadeleri kullandı:
"Bu alanlar siyasetin de gündemini belirleyen alanlar. Daha önce Türkiye'de de bu tartışmaları çok yaşadık. Sosyal medya mecraları, insan hakları açısından değerlendirilmesi gereken alanlar mı yoksa sadece şirketlerin kar amacı güttüğü alanlar mı? Bu tartışmaları, biz ülkemizde yaşadık. Bakınız, Twitter'ın sahipliğinin değişmesi ile birlikte politikalarının da 180 derece değiştiğini görebiliyoruz. Daha önce seçim döneminde bir ABD Başkanı'nın sesini bile kısmayı gündemine alan Twitter sahibinin değişmesi ile birlikte eski ABD Başkanı'nı tekrar platforma dahil etmiş oldu. Biz bu tartışmaları ülkemizde de yaşadık. Bizim Anayasa Mahkememiz sosyal medya platformlarıyla ilgili farklı hak ihlalleri kararları verdi. Sayın Cumhurbaşkanı'mız da kendisine yönelik yapılan hakaretlerle ilgili bir hak ihlali başvurusu yaptı lakin bizim Anayasa Mahkememiz halen bu hususta bir karar verebilmiş değil. Bu alanlarda gerçekten insanı önceleyen insanların haklarına saygı duyan bir şekilde politikalarımızı güncellememiz, aynı zamanda yargı süreçlerinin de dünyadaki gelişmeleri daha sıkı bir şekilde takip etmesi lazım. Sayın Cumhurbaşkanımızın başvurusu Anayasa Mahkemesinde bekliyor. Kendisine yapılan hakaretlerle ilgili ben de şahsi olarak bir hak ihlali olduğuna inanıyorum. İşte burada hukukçular ne karar verecekler? Bunlarla ilgili doğru düşünmemiz doğru hareket etmemiz gerekiyor."
Dijitalleşmenin faydalarından sonuna kadar yararlanırken mahremiyeti ve ifade özgürlüğünü koruyan, dezenformasyonla mücadele eden düzenlemeleri de asla ihmal etmemek gerektiğinin altını çizen Bakan Varank, dijital okuryazarlığı destekleyerek, erişilebilir dijital teknolojiler ve hizmetler sağlayarak da vatandaşların refahını artırmaya devam etmek gerektiğini sözlerine ekledi.
(AA)
"Bakan Mustafa Varank: Cumhurbaşkanı'nın hak ihlali başvurusuna Anayasa Mahkemesi henüz karar vereb." haberi, 12 Ocak 2023 tarihinde yazılmıştır. 12 Ocak 2023 tarihinde de güncellenmiştir. Politika kategorisi altında bulunan Bakan Mustafa Varank: Cumhurbaşkanı'nın hak ihlali başvurusuna Anayasa Mahkemesi henüz karar vereb.. haberi 2023 yılına aittir. Bu haberin yanı sıra sayfamızda birçok güncel bilgi ve son dakika haberler yer almaktadır. Bakan Mustafa Varank: Cumhurbaşkanı'nın hak ihlali başvurusuna Anayasa Mahkemesi henüz karar vereb.. 2024 konusundaki bu haber içeriği objektif bakış açısının yansımasıdır. Politika konusunda 22 Kasım 2024 tarihlidir, bugüne ait güncel gelişmelerden haberdar olmak için bizi Twitter ve Facebook sayfalarımızdan takip edin.
YORUM YAZ
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.