Barış Terkoğlu'ndan flaş yazı: Müge Anlı kavgası bildiğiniz gibi değil!

Barış Terkoğlu'ndan flaş yazı: Müge Anlı kavgası bildiğiniz gibi değil!

Barış Terkoğlu'ndan flaş yazı: Müge Anlı kav... Cumhuriyet yazarı Barış Terkoğlu, "Müge Anlı kavgası bildiğiniz gibi değil" başlıklı yazısında Aleyna Çakır'ın ölümünün iktidar içindeki önemli fay hatlarına denk geldiğini yazdı.

Cumhuriyet yazarı Barış Terkoğlu, "Müge Anlı kavgası bildiğiniz gibi değil" başlıklı yazısında Aleyna Çakır ölümünü ele aldı. Terkoğlu, Müge Anlı'nın peşine düştüğü Aleyna Çakır'ın ölümüyle ilgili, "Öyle görünüyor ki Müge Anlı’nın peşine düştüğü dosya, bu kez iktidar içindeki fay hatlarına denk gelmişti. Anlı’nın her yeni yayınının ardından, yargının Aleyna Çakır’ın ölümünü soruşturma konusundaki isteksizliği de açıkça göze batıyordu. Apolitik görünen bir ölüm hikâyesi Türkiye’nin atardamarına saplanmıştı." düşüncesini dile getirdi. Terkoğlu, Uygun ailesinin avukatının 'Müge Anlı terörü' ithamının ardından Adalet Bakanı’nın "Bir TV programcısı değildir savcı. Varsa bir delilin arkadaş; yeri adliyedir, karakoldur" açıklamasının Sabah gazetesinde itinayla ayıklandığını yazdı.  Terkoğlu, "Ama gazetenin sürmanşetinde 'Türkiye Müge Anlı’yı izledi' başlığını okudular. Öte yandan kafasını Sabah’tan kaldırıp hükümet medyasının diğer yayınlarına çevirenler, Anlı’nın ağır ifadelerle eleştirildiğini gördü. Öyle görünüyor ki Müge Anlı’nın peşine düştüğü dosya, bu kez iktidar içindeki fay hatlarına denk gelmişti. Anlı’nın her yeni yayınının ardından, yargının Aleyna Çakır’ın ölümünü soruşturma konusundaki isteksizliği de açıkça göze batıyordu. Apolitik görünen bir ölüm hikâyesi Türkiye’nin atardamarına saplanmıştı." değerlendirmesinde bulundu.

Terkoğlu, yazısında şunları kaydetti:

3 Haziran’da, Aleyna Çakır olarak bilinen 21 yaşındaki genç kız, tavana asılı olarak bulunmuştu. Erkek arkadaşı Ümitcan Uygun’un ölümden sorumlu olduğuna dair, önceden kendisinin verdiği ifade, adli tıp raporu, dayak videosu dahil sayısız delil vardı. Buna rağmen Uygun’a yapılan “konut dokunulmazlığı” suçlaması bir yana dokunan olmamıştı. Ümitcan Uygun’un annesi Gülay Uygun’un ölü bulunması, meseleyi gazetelerin 3. sayfalarından 1. sayfalarına taşıdı.

Ölüm sonrası hedef Anlı

Cumartesi günü Sabah’ı açtım. Sürmanşeti söyleydi: “Müge Anlı’yı yedirmeyiz”. Kuşkusuz “yeme” şüphesi, muhalefete atılmış bir taş değildi. Gazetenin “derin yapılanma” olarak sunduğu Ümitcan Uygun ve babası Durak Uygun’a verilmiş bir yanıttı. Zira baba-oğul, Müge Anlı’yı suçlamış, Anlı’nın programda anne Gülay Uygun’u hedef gösterdiğini söylemişlerdi.

Dahası…

Oğul Ümitcan Uygun, “Bu ölümden de Müge Anlı ve yanında çalışıp da beni 24 saat arayanlar suçludur” derken, baba bir adım öteye geçmişti. “Ömrüm boyunca has ülkücüyüm” diyen Durak Uygun, “bir tane sana oy verdim, Sayın Süleyman Soylu, değerli bakanım benim eşim o kadar gururlu ki bir kelimeye kendisini vurdu” ifadelerini kullandı. Peki, neden? Neden ülkücü olduğunu, Süleyman Soylu’yu desteklediğini söyleyen bir aile, Cumhurbaşkanı’nın damadının kontrolündeki bir kanalı, oradaki programcıyı hedef alıyor? Müge Anlı, ATV’de uzun yıllardır güvenlik kurumlarının “sorumluluğunu üstlenen” bir program yapıyor. Kimi zaman kayıpların peşine düşüyor, kimi zaman aile içi mahrem sırları açıklıyor, kimi zaman cinayetlerin peşinden koşuyor. Şaşırtıcı, ama sonuç da alıyor. Devlet kapısında derdine derman bulamayanlar, çözümü Anlı’da arıyor.

Ölümün ardındaki ‘derin’ yapı

Aleyna Çakır’ın şüpheli ölümünün ardından da durum farklı olmadı. Çakır’ın ölümü öncesinde gördüğü şiddete dair ses kaydını Anlı yayımladı. Tırnaklarında erkek DNA’sının yer aldığını gösteren otopsi raporunu da Anlı açıkladı. Çakır’ın “Uygun tarafından öldürüleceğini” söylediği konuşmaların tanıklarını Anlı ekrana çıkardı. Her programın ardından izleyiciler “bu resmen cinayet” diyerek ekranı kapatırken akıllarda beliren soru şuydu: Bu cinayetin faillerini kim koruyor? Müge Anlı, Uygun tarafından tehdit edildiğini “Bak Ümitcan, programda konuşan herkesi tehdit ediyormuşsun, programa nasıl katılabilirim, nasıl içeriye silah sokabilirim diye konuşmalarından bahsediyorlar” sözleriyle canlı yayında anlattı. Anne Gülay Uygun’un ölümünün ardından bile meselenin çok daha “derin” olduğunu şu sözlerle ima etti: “Onlarca genç kızın şantaj ve tehditle, dayakla kötü yollara sürüklenmesi ve onların üzerinden para kazanılması doğru bir şey değildir ve bunların cezalandırılması gerekiyor”. Uzatmayayım… Müge Anlı, Aleyna Çakır’ın ölümünde bir tür organize grubu işaret ettikçe, Uygunlar’ın kafa karıştıran fotoğrafları sosyal medyaya düşmeye başladı. Oğul Ümitcan’ın MHP binasında, baba Durak Uygun’un Devlet Bahçeli ve Süleyman Soylu ile yan yana fotoğrafları ailenin politik görüşünün altını çiziyordu.

Anlı, fay hattının ortasında

Uygun ailesinin avukatının “Müge Anlı terörü” ithamının ardından bir açıklama da Pelikan grubuyla arasının kötü olduğu bilinen Adalet Bakanı’ndan geldi. “Bir TV programcısı değildir savcı. Varsa bir delilin arkadaş; yeri adliyedir, karakoldur” dedi. Pazar günü Sabah gazetesini ellerine alanlar Adalet Bakanı’nın açıklamalarındaki bu ayrıntıyı okuyamadılar. Çünkü itinayla ayıklanmıştı. Ama gazetenin sürmanşetinde “Türkiye Müge Anlı’yı izledi” başlığını okudular. Öte yandan kafasını Sabah’tan kaldırıp hükümet medyasının diğer yayınlarına çevirenler, Anlı’nın ağır ifadelerle eleştirildiğini gördü. Öyle görünüyor ki Müge Anlı’nın peşine düştüğü dosya, bu kez iktidar içindeki fay hatlarına denk gelmişti. Anlı’nın her yeni yayınının ardından, yargının Aleyna Çakır’ın ölümünü soruşturma konusundaki isteksizliği de açıkça göze batıyordu. Apolitik görünen bir ölüm hikâyesi Türkiye’nin atardamarına saplanmıştı.

İktidar içi tartışmaların konusu

Tuhaf, ama ilk de değil… AKP’nin İslamcı kalemlerinin “böyle mi olacaktı” eleştirilerine bakıyorum. Konu gelip Müge Anlı’nın programlarında gösterilen “onunla yattım, bununla kalktım” hikâyelerine dayanıyor. AKP-FETÖ kavgasına bakıyorum. FETÖ’nün yasadışı dinleme dosyalarında Müge Anlı’nın “Müge Öztekin” sahte adıyla önce “silahlı suç örgütü”, ardından “ilkokul önlerinde uyuşturucu sattıran bir çete” üyesi olduğu iddiasıyla dinlendiğini görüyorum. Belli ki FETÖ’cüler Anlı kadar, Anlı etrafındaki ilişkileri kaydetmeye çalışmışlar. AKP içinde Pelikan kavgasına bakıyorum. Milletvekilinin paylaştığı “Müge Anlı programlarının toplumsal dokuda yaptığı tahribat PKK ve FETÖ tahribatı kadar büyük” mesajını görüyorum. AKP’nin Kürt damarı bile Anlı’nın Van depremi mağdurlarını hedef alan sözleriyle ayağa kalkmış. Hükümet medyasında Ahmet Kaya hesaplaşması yaşandığında, yandaşlar “linç edilmesinde Müge Anlı oradaki başrol oyuncularından biridir” diyerek parmaklarıyla onu işaret etmiş. Şikâyet sıralamasında bir numara olan programı için RTÜK içinde AKP’li ve MHP’li üyeler karşı karşıya gelmiş. Kısacası… Belki programlarını izlemeye değer bulmuyorsunuz. Belki adını bile bilmiyorsunuz. Oysa Meclis’te İçişleri Bakanı’na “Devlet kayıpları bulamıyor, cinayetleri çözemiyor da Müge Anlı nasıl yapıyor” diye soru önergesi bile verildi. Hükümet medyasının, parti tabanının, iktidar içi kliklerin, ideolojik grupların yaşadığı çatlakların öyle veya böyle tam ortasında. Belki de Müge Anlı sadece Müge Anlı değildir!

"Barış Terkoğlu'ndan flaş yazı: Müge Anlı kavgası bildiğiniz gibi değil!" haberi, 21 Eylül 2020 tarihinde yazılmıştır. 21 Eylül 2020 tarihinde de güncellenmiştir. Politika kategorisi altında bulunan Barış Terkoğlu'ndan flaş yazı: Müge Anlı kavgası bildiğiniz gibi değil! haberi 2020 yılına aittir. Bu haberin yanı sıra sayfamızda birçok güncel bilgi ve son dakika haberler yer almaktadır. Barış Terkoğlu'ndan flaş yazı: Müge Anlı kavgası bildiğiniz gibi değil! 2024 konusundaki bu haber içeriği objektif bakış açısının yansımasıdır. Politika konusunda 18 Nisan 2024 tarihlidir, bugüne ait güncel gelişmelerden haberdar olmak için bizi Twitter ve Facebook sayfalarımızdan takip edin.

YORUM YAZ

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
SON HABERLER
  1. 04:15 Bir boya çeşidi olan akrilik boya nedir?
  2. 04:11 Bir zamanlar Türkiye'nin önde gelen mobilya devi olan şirket iflas etti!
  3. 04:05 İstanbul'daki taksiciler, öldürülen meslektaşları için bir araya geldi
  4. 03:29 Hırvatistan'da genel seçimleri Hırvat Demokrat Birliği'nin (HDZ) kazandığı bildirildi
  5. 03:27 CHP, 20-21 Nisan tarihlerinde bir "Yerel Yönetimler Çalıştayı" düzenliyor
  6. 03:23 Avrupa Birliği, İran'a yaptırımların genişletilmesi kararı aldı
  7. 03:03 Google'dan daha fazla çalışanı işten çıkarma kararı geldi
  8. 02:42 Bu testi 45 saniyeden kısa sürede çözen %10'luk kişiden biri misiniz?
  9. 02:39 Faydalarıyla sosyal medyayı sallayan biberiye suyu nasıl yapılır?
  10. 02:37 Bu 8 burca asla sırrınızı vermeyin!
  11. 02:34 Tokat'ta 4,7 büyüklüğünde deprem meydana geldi
  12. 02:23 İliç'teki maden kazası için oluşturulan komisyonun üyeleri belirlendi
  13. 01:59 Kredi kartı sıkılaşması risk doğuruyor
  14. 00:58 AB zirvesinin Türkiye'ye ilişkin sonuç bildirisinde, Kıbrıs konusuna vurgu yapıldı
  15. 00:51 Ukrayna yetkilileri, Çernigiv'e yönelik saldırıda 14 kişinin hayatını kaybettiğini bildirdi
  16. 00:48 Fahrettin Altun açıkladı: "200'ü aşkın İsrail kaynaklı dezenformasyonu ifşa ettik"
  17. 00:20 Hollanda milletvekilleri, Kavala ve Demirtaş hakkındaki yönergeyi kabul etti
  18. 00:20 Seçimin acısı çıkmaya başladı: Ücretsizdi ama artık yüzde 25 zamlı!
  19. 00:19 AB, İsrail'e Gazze'ye insani yardım girişlerine izin verme çağrısı yapıyor
  20. 00:16 İsrailli Bakan Ben-Gvir'in tartışmalı önerisi: "Filistinlilere Ölüm Cezası Verilsin”
Politika Haberleri