Beşiktaş'ta durağa dalan otobüs şoförünün tahliye talebine ret

Sanık avukatları müvekkillerinin akıl ve ruh sağlığının yerinde olmadığını belirterek tahliyesini talep etti. Mahkeme sanığın tahliye talebini reddetti. Duruşmaya tekerlekli sandalyeyle katılan ve olayda 45 yıllık eşini kaybeden Ayşe Feride Billur ise "Çok mutlu bir aileydik. Bir aileyi söndürdü. Canlı bomba zannettim" diyerek gözyaşı döktü.

EŞİNİ KAYBEDEN ŞİKAYETÇİ: CANLI BOMBA SANDIM

İstanbul 19. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen duruşmaya, tutuklu sanık Necdet Karakuş getirildi. Şikayetçi Ayşe Feride Billur, kızı Tuğba Billur ve Sevde Kalyoncu ile avukatları da duruşmada hazır bulundu.

Duruşmaya, kazada 45 yıllık eşi Tahir Billur'u kaybeden ve kendisi de uzun süre yatarak tedavi gören ve yeni yürümeye başlayan Ayşe Feride Billur, kızı Tuğba Billur'un yardımıyla tekerlekli sandalyeyle getirildi. Müşteki Ayşe Feride Billur, "Beşiktaş'ta durakta otobüs bekliyordum. durak kalabalıktı. Kırmızı ışıkta bir otobüs durdu. Yeşil yanınca çok hızlı bir şekilde geldi, üzerimize doğru sürdü. Canlı bomba sandım. Hatta "Kaçın" diye bağırdım. Eşim öndeydi, çekmeye çalıştım. Çekemedim. Beni cama fırlatmıştı. Kendime geldiğimde eşim yerde yatıyordu" dedi. Mahkeme Başkanının, "Otobüs size doğru manevra yaptı mı?" sorusuna müşteki Billur, "Evet üzerimize doğru sürdü. Şikayetçiyim. Davaya katılmak istiyorum. Sanığın "İsteyerek yaptım demesi acıma acı kattı. Çok mutlu bir evliliğim vardı. Yuvamı mahvetti" şeklinde ağlayarak cevap verdi.

Müşteki Sevde Kalyoncu ise "Ben yere düşüp kalktıktan sonra otobüsten indi. Elinde büyük bir bıçak vardı. Sonra koşarak ilerledi. Bir çocuğun sırt çantasından tuttu. Çocuk kaçmaya çalışıyordu. Ancak bıçakladığını görmedim. Otobüsten inerken "Polislerin yüzünden oldu" diye bağırıyordu" dedi. Şikayetçilerin avukatları, sanığın tutuksuz yargılanma talebinin reddini talep ettiklerini belirtti.

SANIK: KAZA YAPTIM

Sanık Necdet Karakuş da "Ben kaza yaptım. Sadece aileme gelmesin diye öyle beyanda bulunmuştum" dedi. Sanık avukatları ise sanığın kaburga kemiğinde çatlak olduğunu, olay yerinde keşif yapılmasını, ruh ve akıl sağlığının yerinde olmadığını, adli tıp kurumu raporu beklenmeden tahliye edilerek hastaneye yatırılmasını talep ettiler.

TAHLİYE TALEBİ REDDEDİLDİ

Keşif yapılması talebini reddeden mahkeme heyeti, sanığın tutukluluk halinin devamına karar verdi. Dosyanın Adli Tıp Kurumu'ndan beklenmesine de karar veren heyet, duruşmayı erteledi.

İDDİANAME

İddianamede, özel halk otobüsü şoförü Necdet Karakuş'un 3 Kasım 2019'da Beşiktaş'taki otobüs durağı ve burada bekleyen yolculara çarparak bir kişinin ölümüne ve birçok kişinin yaralanmasına neden olduğu belirtildi. İddianamede, kazadan sonra otobüsten inen sanık Necdet Karakuş'un bazı şahısları elindeki bıçakla yaraladıktan sonra denize atladığı kaydedildi. Olay yerinin Sinanpaşa Mahallesi, Beşiktaş Caddesi, Bahçeşehir Üniversitesi otobüs durağı önü olduğu belirtilen iddianamede, otobüsün ön tekerinden itibaren 15,5 metre boyunca fren izi bulunduğu tespit edildiği anlatıldı.

OTOBÜSÜ KASTEN İNSANLARIN ÜZERİNE SÜRDÜĞÜNÜ SÖYLEMİŞTİ

4 Kasım 2019'da tutuklanan sanık Karakuş polise ve sorgu hakimliğine verdiği ifadesinde, olaydan önceki gece uyuşturucu madde kullandığını, olay sırasında frene basıp basmadığını hatırlamadığını, otobüsün kameralarını bilerek ve isteyerek bozduğunu söylediği belirtildi. Sanık ifadesinde kasti olarak kalabalığın üzerine otobüsü sürdüğünü, kalabalığa çarptıktan sonra frene basmadığını, otobüsün kendiliğinden durduğunu, otobüste bulunan meyve bıçağını alarak indiğini rastgele salladığını, daha sonra kendisini suçlu hissederek öldürmek istediğini ve Beşiktaş İskelesinden denize atladığını söylediği de yer aldı. Sanık Karakuş ifadesinde, polislerin kendisini sürekli takip etmesinden rahatsız olduğu için bunu yaptığını, amacının insanlara çarparak öldürmek olmadığını, olay gerçekleşmeden birkaç dakika önce eylemi gerçekleştirmeye karar verdiğini ve masum insanlara zarar verdiği için pişman olduğunu söylediği de iddianamede yer aldı. Adli Tıp Kurumu tarafında verilen raporda, şüpheli Necdet Karakuş'un kanında uyuşturucu ve uyarıcı madde bulunduğu ve sanığın ceza sorumluluğunun tam olduğu da kaydedildi. İddianamede, sanık Necdet Karakuş'un, Yalçın Tahir Billur'u "Kasten öldürmek" suçundan ve "14 kişiyi de kasten öldürmeye teşebbüs etmek" suçundan bir müebbet ve 126 yıldan 210 yıla kadar hapisle cezalandırılması talep edildi.