Cumhurbaşkanı'nın Ayasofya konuşmasına suç duyurusu!

Danıştay 10. Dairesi, açılan bir dava sonrasında Ayasofya’yı müze yapan 24 Kasım 1934 tarihli Bakanlar Kurulu kararını iptal etti. Kararla birlikte Ayasofya’nın müze statüsü kaldırıldı ve ibadet yolu açıldı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan yaptığı değerlendirme konuşmasında ise, 1934 yılına ait Mustafa Kemal Atatürk’ün Cumhurbaşkanı sıfatıyla, İsmet İnönü’nün Başvekil sıfatıyla ve diğer silah arkadaşlarının imza koyduğu karar için “Tek parti döneminde alınan bu karar, tarihe ihanet olmanın yanında hukuka da aykırıydı” ifadelerini kullandı. Erdoğan’ın bu sözleri üzerine Halkın Kurtuluş Partisi (HKP) avukatları harekete geçti. HKP avukatları, AKP’li Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan hakkında 5816 sayılı Atatürk Aleyhine İşlenen Suçlar Hakkında Kanun’a Aykırılık ve TCK’nin 257’inci maddesi “Görevi Kullanma” suçları işledikleri gerekçesiyle İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulundu.

“DİN ALIP DİN SATMAKLA MEŞGULLER”

Suç Duyurusunun ardından HKP İstanbul İl Başkanı Av. Pınar Akbina Çağlayan Adliyesi önünde basın açıklaması yaptı. Akbina, ülke gündeminin kadın cinayetleri olduğu vurgulayarak, “Bugün ülke gündemi; kadın cinayetleriyle, hayvanlara yapılan tecavüzlerle, çocuklara yapılan tecavüzlerle meşgul iken AKP’giller’in çok farklı bir gündemi var. Onlar din alıp din satmakla meşguller. Ayasofya Camii’nin ibadete açılmasıyla ilgili bugün AKP’giller’in Reisi ile birlikte tüm İstanbul trafiğini durdurmuş durumdalar. Gündemi oraya odaklamaya çalışmaktalar. Oysaki bugün ülkenin çok büyük sorunları var. İşçi sınıfımızın Kıdem Tazminatı hakkı elinden alınmaya çalışılıyor bir yandan. Bir yandan da dediğimiz gibi Ülke gündemi Pınar Gültekin gibi Kadın Cinayetleriyle çalkalanmakta” ifadelerine yer verdi.

“ATATÜRK’E SAHTE İMZA İDDİASI”

Akbina, Atatürk ve Bakanlar Kurulu’ndaki imzaların sahte olduğunu iddia edenlere karşı, “Suç Duyurumuz; Mustafa Kemal Atatürk ve Silah Arkadaşlarının Bakanlar Kurulu Kararı’yla verdikleri bir karar sonucu müzeye dönüştürdükleri Ayasofya ile ilgili. AKP’giller’in Reisi Recep Tayyip Erdoğan’ın Bakanlar Kurulu imzasının ve Mustafa Kemal Atatürk’ün imzasının sahte olduğunu iddia etmesiyle ile ilgili. Biz bununla ilgili, 5816 sayılı Atatürk aleyhine işler suçlar hakkında kanuna aykırılıktan ve görevi kötüye kullanmaktan Erdoğan hakkında suç duyurusunda bulunmaya geldik”

“BİR DİNİN ÖTEKİ DİNE KARŞI ZAFERİ DEĞİL, İLERLEMENİN GERİLEMEYE KARŞI ZAFERİDİR”

Akbina, Kuvayi Milliye Komutanlarından Hikmet Kıvılcımlı’nın İstanbul Fethi ile ilgili sözlerini hatırlatarak, “Halkın Kurtuluş Partisinin (HKP) ilk Genel Başkanı Ustamız Hikmet Kıvılcımlı 1453 yılında İstanbul’un Fethi’nin 500. yılında kaleme aldığı Fetih ve Medeniyet kitabında; İstanbul’un Fethini bir dinin öteki dine karşı zaferi değil, ilerlemenin gerilemeye karşı zaferi olarak değerlendirmiş ve her şeyden evvel bir insanlık ve medeniyet hamlesi demiştir. İşte böylesine önemli tarihsel devrimle İstanbul’u fetheden Fatih Sultan Mehmet, 11 yüz yıldır Hıristiyanlığın en büyük kilisesi olan Ayasofya’yı Camii olarak ibadete açmıştır ve Ayasofya 500 yıldır cami olarak hizmet vermiştir. 1453 yılında fethedilen İstanbul, 1918-1922 yılları arasında Emperyalist güçler tarafından işgal edilmiş ve son İstanbul padişahı Vahdettin’in ülkesini bırakıp kaçmasıyla Fatih Sultan Mehmet’in vakfiyesi son bulmuştur” dedi.

“ORTAK KÜLTÜR MİRASIDIR”

Akbina, “Mustafa Kemal önderliğinde kazandığımız Antiemperyalist Ulusal Kurtuluş Savaşı’mız sonrasında 6 Ekim 1923’te İstanbul İşgal’den kurtulmuştur. 24 Kasım 1934 tarihinde Bakanlar Kurulu kararı ile Ayasofya Müze olarak kullanılmaya başlamıştır. Dolayısıyla yaklaşık bin yıl kilise, 500 yıl camii olarak hizmet veren Ayasofya toplamda yaklaşık 1500 yıl Hıristiyan, Müslüman ve Osmanlı-Bizans ortak kültür mirası durumundadır. Mustafa Kemal Atatürk’ün Başkomutanlığındaki Kurtuluş Savaşımız zafer kazanmasıyla beraber Ayasofya’nın da Kilise olması önlenmiştir. Mustafa Kemal Ayasofya’ya bir uygarlık eseri gözüyle bakmıştır. Mustafa Kemal Ayasofya’yı 1934 yılında yayımlanan Bakanlar Kurulu kararı ile müzeye çevirme kararına tarihçiler tarafından kendisine ait olduğu kanıtlanan imzayı atarak müzeye çevirmiştir” dedi.

“HUKUKSUZ, MESNETSİZ BİR İTHAMDIR”

Akbina, bugün suç duyurusunda bulunduklarını ifade ederek, “Fakat AKP’giller’in Reisi Recep Tayyip Erdoğan açıklama yaparak “Tek parti döneminde alınan bu karar tarihe ihanet olmanın yanında hukuka da aykırı” diyerek Mustafa Kemal Atatürk’ü ve Kuvayimilliye’nin önderleri Silah Arkadaşlarını tarihe ihanet ve hukuka aykırı bir karar almakla suçlamıştır. Bu tamamen hukuksuz, mesnetsiz bir ithamdır. Bugün AKP’giller hızla halkın desteğini kaybetmektedir. Seçimleri, en son bildiğimiz gibi kaybetmişlerdi. Bu yüzden yeniden din alıp din satmaya sarılmışlardır. Bu yüzden bizim amacımız, hem bunu teşhir etmek hem de Antiemperyalist Birinci Kurtuluş Savaş’ımız’ın Önderi Mustafa Kemal ve Kuvayi Milliye Önderlerinin Mirasına sahip çıkmaktır. Bu nedenle bugün bu suç duyurusunda bulunduk” dedi. HKP İstanbul İl Başkanı Av. Pınar Akbina konuşmasını, “Ne yazık ki hukukumuzda, AKP’giller’in yargısına dönüşmüş durumdadır. Ancak bizler tarihe not düşmek açısından suç duyurumuzu yaptık. Bundan sonrada bu konuda mücadelemize devam edeceğiz. Halkız, Haklıyız, Yeneceğiz” sözleri ile bitirdi