Erdoğan''ın avukatı savundu, FETÖ dosyasının üstü örtüldü

Erdoğan’ın avukatı Köhle’nin savunduğu Tamince dosyası, savcı-hakim işbirliğiyle kapatıldı.

Rixos otellerinin sahibi olan ve bir dönem cemaat içerisinde yer aldığını itiraf eden işadamı Fettah Tamince hakkında Antalya’da yürütülen FETÖ soruşturması skandal yargı kararlarıyla kapatıldı. Emekli hakim Osman Kaçmaz’ın “Mütevelli heyeti başkanı olduğu Uluslararası Antalya Üniveristesi’ne yapılan bağışlardan 24 milyon TL’nin nereye harcandığının belli olmadığı” yönündeki şikayetini değerlendiren Antalya Savcısı Erkan Gözkaya, kararında “muhtemelen”, “olabilir” ifadelerini kullandığı gerekçeyle Tamince hakkında takipsizlik verdi. Bu karara karşı Osman Kaçmaz’ın yaptığı itirazı değerlendiren yargıç Halil Hakkı Kılınç, eksik soruşturma gerekçesiyle kararı “kesin olarak” kaldırdı.

Cumhuriyet'ten Alican Uludağ'ın haberine göre, Tamince’nin masum olduğuna inanan savcı Gözkaya, kesin olarak karara karşı itirazda bulundu. Bu süreçte Kılınç izne çıktı. 3. Sulh Ceza’da Kılınç’ın yerine bakan hakim Mehmet Karson, kararı yok saydı. Böylece Tamince, ikinci kez savcılık tarafından aklandı.  

SAVCI-HAKİM BİRLİKTE

Fethullah Gülen’in bir numaralı sanığı olduğu 72 sanıklı FETÖ Çatı Davası’nda müşteki olan emekli hakim Osman Kaçmaz’ın suç duyurusu üzerine Antalya Cumhuriyet Başsavcılığı, duruşma sırasında işadamı Fettah Tamince’nin “FETÖ lehine faaliyetlerini” de anlattı. Davaya bakan Ankara 4. Ağır Ceza Mahkemesi, Tamince hakkında gereğinin taktir ve ifası için Osman Kaçmaz’ın ifadesini 17 Ocak 2017’de Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı’na gönderdi. Çatı davayı hazırlayan savcı Serdar Coşkun, ifadede anlatılan olayların konusunun Ankara’da geçmediği gerekçesiyle yetkisizlik kararı vererek dosyayı Antalya’ya gönderdi.

Savcılık, soruşturma sonucunda Fettah Tamince hakkında FETÖ terör örgütü üyeliği suçlamasından daha önce takipsizlik kararı verildiği, buna ilişkin yeni delil bulunmadığı gerekçesiyle 10 Mayıs 2018’de kovuşturmaya yer olmadığına karar verdi.

Ankara’nın yetkisizlik kararını alan Antalya Başsavcılığı Anayasal Düzene Karşı İşlenen Suçlar Soruşturma Bürosu Savcısı Erkan Gözkaya, kararı 13 Eylül 2017’de Tam ince hakkındaki diğer soruşturmalarla birleştirdi. Bu arada Fettah Tamince’nin avukatlığını AKP'li Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın avukatlarından Ahmet Kürşat Köhle üstlendi.

ÜÇ ÖNEMLİ SUÇLAMA

Savcı Erkan Gözkaya, Osman Kaçmaz’ın suç duyurusundaki iddiayı bilirkişi aracılığıyla inceletti. İddialar şunlardı:

- Tamince’nin mütevelli heyeti başkanı olduğu Uluslararası Antalya Üniversitesi’nde bağış olarak yaklaşık 160 milyon TL toplandığı, oysaki üniversitenin kurulduğu binaların yaklaşık maaliyetinin 35-40 milyon civarında olmasına rağmen bağış parasının bunun üzerinde olduğu ve 24 milyon TL’nin nereye gittiğinin belli olmaması.

- Halen FETÖ’den aranan Hilmi Ünal, Mark Antalya AVM içerisindeki 4. katından sonraki ofis bloğunu Uluslararası Antalya Üniversitesi’ne bağışlamak istedi. Daha sonra Ünal, finansal sorunu olduğu için üniversitenin burayı alması için 10 milyon Dolar kredi çekmesini istedi. Ünal, üniversitenin çekeceği borçları kendisinin ödeyeceğini söyledi. İddiaya göre 100 bin doları ödeyen Ünal, geri kalanı ödemedi. Bu nedenle 10 milyon dolarlık borç, üniversitenin üzerine kaldı.

- Üniversiteye turizm uygulama oteli yapmak üzere tahsis edilen arazi üzerine yapılan 5 yıldızlı otel ile tahsisli arazi üzerine ipotek tesisi suretiyle çekilen 120 milyon dolar ve 30 milyon TL’nin nereye nasıl harcandığının bilinmemesi.

FETÖ GEÇMİŞİNİ İTİRAF ETTİ

Soruşturma kapsamında ifadesi alınan Tamince, cemaat üyesi olduğunu kabul ederek, Fethullah Gülen’e yaptığı ziyaretleri anlattı. Mayıs 2015’te gazeteci Mustafa Karaalioğlu’na yaptığı açıklamada örgüte karşı duruşunu net olarak ifade ettiğini savunan Tamince, mütevelli heyeti başkanı olduğu Antalya Uluslararası Üniversitesi’nin kuruluş fikrinin cemaatin Antalya sorumlusunun kendisini arayarak teklifte bulunmasıyla başladığını kaydetti. Tamince, üniversitenin kuruluşunda toplanan bağışların amacı dışında kullanılmadığını anlattı.

Soruşturma sırasında alınan bilirkişi raporuna yer veren savcılık, şunları kaydetti:

“Toplanan bağış miktarının 45 milyon 592 bin 538 TL, 1 milyon 950 bin 861 dolar, ve 45 bin euro olarak gerçekleştiği, müşteki Osman Kaçmaz’ın şikayet dilekçesinde belirttiği gibi toplam 129 milyon civarında bağış toplanmadığı anlaşılmıştır. Bankalar arası yapılan Virman, Eft ve havale toplamı ise 64 milyon 850 bin 671 TL olduğu, muhtemelen müştekinin ibraz ettiği dilekçesine ek tutanaktaki 129 milyon 479 bin 628 TL’nin hesaplar arasındaki virman hareketleri toplamından oluşmuş olabileceği, müşteki vekili şikayetinde belirttiği üzere, üniversiteye yapılan toplam binaların maliyetinin 35-45 milyon TL olduğunun tahmin edildiği, üniversitenin açılışında yapılmış diğer masraflarla birlikte toplanan bağışların üniversiteye harcandığı kanaat ve sonucunda varılmıştır.”

24 MİLYON NEREDE

Antalya’da avukatlık yapan emekli hakim Osman Kaçmaz, karara karşı nöbetçi sulh ceza hakimliğine itirazda bulunarak takipsizlik kararının kaldırılmasını istedi. Kaçmaz, “64 milyon TL bile doğru kabul edilse, üniversitenin kuruluş ve bitim aşamasında 40 milyon TL harcandığı yöündeki kabul karşısında bile yaklaşık hesabı belli olmayan 24 milyon TL gibi paranın nereye harcandığı belli değildir” dedi.

SAVCI DAVA AÇMAK YERİNE İTİRAZ ETTİ

Mevzuata göre soruşturma savcısı, yargıcın bu kararı karşısında Fettah Tamince hakkında “eksik olarak soruşturmayı” tamamlayıp dava açması gerekiyordu. 

Savcının 3. Sulh Ceza Hakimliği’ne yaptığı “karar düzeltme” talebini kararı veren Hakim İbrahim Hakkı Kılınç’ın incelemesi gerekiyordu. Ancak Kılınç, bu süreçte izne ayrılmak zorunda kaldı. Kılınç’ın yerine 3. Sulh Ceza’da görevlendirilen hakim Mehmet Karson, savcının talebini kabul ederek “takipsizlik kararını kaldırma” kararını kaldırdı. Hakim, FETÖ Çatı Davası’nda müşteki olan Osman Kaçmaz’ın bu olayda suçtan zarar gören sıfatının bulunmadığını öne sürdü. Böylece Fettah Tamince, bir kez daha mahkemeden kaçırıldı.

Osman Kaçmaz, soruşturma savcısı Gözkaya ile kesin olan hakim kararını kaldıran Karson’u HSK 2. Dairesi’ne şikayet ederek haklarında inceleme ve soruşturma açılmasını istedi, “hukuk cinayeti işlendiğini” kaydetti.