Erdoğan'ın Diyarbakır ziyareti oyları geri getirecek mi?

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, en son yerel seçim mitingi için 9 Mart 2019’da ziyaret ettiği Diyarbakır’ı uzun bir aradan sonra ziyaret edecek. Cuma öğlen saatlerinde başlayacak ziyaretinde Erdoğan'ın yoğun bir programı olacak. Sur ilçesini ziyaret edecek, hendek olayları sırasında yakılan ve daha sonra restore edilen tarihi Kurşunlu Camii’nde namaz kılacak. Erdoğan'ın HDP il binası önünde eylem yapan aileleri de ziyaret etmesi bekleniyor. Bir de toplu açılış töreninde kent sakinlerine hitap edecek.

Ancak kentte Cumhurbaşkanı'nın ziyaretine yönelik hazırlıklar sürerken, sokağın gündeminde farklı konular var. DW Türkçe'ye konuşan vatandaşlar ve özellikle de esnafın çoğunluğu, ziyaretten bir beklentileri olmadığını söylüyor. Gündemlerinde Erdoğan'ın ziyareti değil, yaşadıkları ekonomik sıkıntılar bulunuyor.

Adını vermek isteyemeyen yaşlıca bir adam, "Açılışlar yapacak, yani ilgili vatandaşları ilgilendirecek, bizlik bir şey yok" diyor. Sur'daki esnafların çoğu da benzer görüşte. Esnaflık yapan vatandaşlardan biri, "Ne bekleyebiliriz? Çözülen bir sorun var mı? Ben oyumu AKP'ye verdim. Esnafım, bir ayın içinde 300 bin TL dibe vurdum" diye konuşuyor.

Ancak sorunların çözülmesi için Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın desteklenmesi gerektiğini savunanlar da var. Diyarbakır Toptancılar Sitesi’ndeki bir esnaf, sorunların bitmesi için Erdoğan’a destek verilmesi gerektiği görüşünde. "Erdoğan Kürt meselesinde cesur adımlar attı, lakin karşılık bulmadı. Kürt meselesi ve ekonomik sorunların çözümü için Erdoğan'a destek olmalıyız" yorumunu yapıyor.

"Yolsuzluk ve yasaklar Kürt seçmende hayal kırıklığı yarattı"

Peki, Erdoğan’ın Diyarbakır ziyareti siyaseten ne anlama geliyor?

Bölgedeki araştırmacılara göre, Erdoğan, partisinin bölgede eriyen oy oranının farkında ve ziyaretin önemli sebeplerinden biri de bu. Erdoğan’ın daha önceki bazı Diyarbakır ziyaretlerinin tarihi önemde olduğuna dikkat çeken Rawest Araştırma Merkezi Müdürü Roj Girasun’a göre, Cumhurbaşkanı’nından beklentinin bu kadar düştüğü herhangi bir dönem olmadı. Girasun, bunun da farklı nedenleri olduğu görüşünde:

"Cumhur ittifakının kullandığı güvenlikçi ve milliyetçi dilin had safhaya gelmesi, artık ekonomik krizin belirginleşmesi, ekonomik refahın ortadan kalkmış olması ve Türkiye'nin son günlerde yolsuzluklarla bu şekilde kamuoyu gündeminde yer alması. Yani yolsuzluk ve yasaklarla mücadeleye gelen Ak Parti'nun bugün hem yolszuzluklar meselesinde bir adım atmıyor olması, hem de yasakların bu şekilde genişlemiş olması Kürt seçmende nihayetinde bir hayal kırıklığına sebebiyet verdi."

"Ziyaretler ile oyların toparlanması çok mümkün değil"

AKP'nin bölgedeki oylarında "çok önemli bir oranda erimeden" bahsedilemeyeceğine dikkat çeken Girasun, ancak, oy oranının hızlı bir düşüş trendine girdiğini savunuyor.

Rawest Araştırma Merkezi Müdürü Roj Girasun

"Kararsız Ak Partili oyların arttığından ve DEVA ile Gelecek gibi iki yeni siyasal partinin varlığından bahsediyoruz. Ak Parti’nin şu dönemde Erdoğan'ın bu ziyaretleri ile bu oyları toparlaması çok mümkün değil. Belki Erdoğan’ın kendi tabanına, kendi teşkilatlarına yeni bir kan getirme isteği olabilir. Bir sinerji katmak istiyor olabilir. Ancak halihazırdaki araçlarla, müttefiklerle bunun çok mümkün olduğunu ifade etmek zor."

MHP ile ittifak halinde olan AKP’nin önümüzdeki seçimlerde, bölgede oy kaybına uğrayacağı sıklıkla dile getiriliyor. Erdoğan’ın Diyarbakır ziyaretinin kötü gidişatı engelleyeceğine dair Adalet ve Kalkınma Partisi çevrelerinde ciddi bir beklenti var.

Son günlerde Cumhurbaşkanlığı’nın programlarına davet edilmediği iddia edilen İçişleri Bakanı Süleyman Soylu da Çarşamba günü Diyarbakır’daydı. Soylu, HDP önünde eylem yapan annelerle görüştükten sonra kentten ayrıldı. Parti kaynaklarına göre, dün kenti ziyaret eden Soylu’nun ismi, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Diyarbakır programında yok. Kaynaklar, bir değişiklik olmazsa Erdoğan’ın programına üç bakanın katılacağını, ancak Soylu’nun isminin programda yer almadığını belirtiyor.

Felat Bozarslan / Diyarbakır

© Deutsche Welle Türkçe