Eski Yargıtay Cumhuriyet Savcısı Ömer Faruk Eminağaoğlu: Önce ve mutlaka en az 360 milletvekili

Eminağaoğlu, bu seçim sistemiyle genel seçimlerin yapılması ve genel seçimlerde de muhalefetin ittifak yapmaması durumunda neler yaşanabileceğine dikkati çekti.

“Birlikte hareket eden Adalet ve Kalkınma Partisi ve Milliyetçi Hareket Partisi genel seçimlerde 200’ün üzerinde milletvekili çıkarırsa, AKP’li bakan, başbakan, cumhurbaşkanları görevleriyle ilgili suçlardan Yüce Divan’a sevk edilemeyeceğinden, Anayasa değişmedikçe, bu kişilerden hesap sorma şansı olmayacak. Birlikte hareket eden Adalet ve Kalkınma Partisi ve MHP, 240’ın üzerinde milletvekili çıkarırsa, Anayasa değiştirilemeyeceğinden, güçlendirilmiş parlamenter sisteme geçme şansı da olmayacak” diyen Eminağaoğlu, “Sadece Cumhurbaşkanı seçimleri kazanılıp, TBMM’de çoğunluk sağlanamazsa, yasa bile çıkaramayacak bir iktidar ortaya çıkacak” diye uyardı.

Korkusuz yazarı Ahmet Takan’a konuşan Eminağaoğlu’nun değerlendirmeleri şöyle:

Kemal Kılıçdaroğlu: TCMB ve PPK üyelerini değiştireceğiz

“Şimdilik ittifakların, Cumhurbaşkanı seçimine yönelik oluşturulduğu görülüyor. Genel seçimlerde ise şimdilik ittifaklar konusundan yüksek sesle bahsedilmiyor. Cumhurbaşkanı seçimini kazanmak elbette önemli ve de kazanılmalı. Ancak onun kadar, yerine göre de ondan da önemlisi genel seçimlerden çıkacak sonuçlar.

Bu seçim sistemiyle genel seçimler yapılırsa ve genel seçimlerde de muhalefet ittifak yapmazsa neler mi olabilecek… Önce bu sorunun yanıtlarını ortaya koyarsak, nasıl hareket edilmesi gerektiği de zaten ortaya çıkıyor.

Birlikte hareket eden Adalet ve Kalkınma Partisi ve Milliyetçi Hareket Partisi genel seçimlerde 200’ün üzerinde milletvekili çıkarırsa, AKP’li bakan, başbakan, cumhurbaşkanları görevleriyle ilgili suçlardan Yüce Divan’a sevk edilemeyeceğinden, Anayasa değişmedikçe, bu kişilerden hesap sorma şansı olmayacak. Birlikte hareket eden Adalet ve Kalkınma Partisi ve MHP, 240’ın üzerinde milletvekili çıkarırsa, Anayasa değiştirilemeyeceğinden, güçlendirilmiş parlamenter sisteme geçme şansı da olmayacak.

Sadece Cumhurbaşkanı seçimleri kazanılıp, TBMM’de çoğunluk sağlanamazsa, yasa bile çıkaramayacak bir iktidar ortaya çıkacak.

Bu durumda Adalet ve Kalkınma Partisi mevzuatı sürüp gidecek. Bir tarafta mümkün olan konularda Cumhurbaşkanı kararnameleri çıkarılabilecek, öte yandan tek bir yasa bile çıkarılamayacak veya değiştirilemeyecek.

Gelecek günlerin sancılı olmaması için iyi düşünmeli.

Bu sisteme göre Cumhurbaşkanı seçimleri kazanılıp, TBMM’de çoğunluk elde edilemezse, Millet İttifakı Çankaya’da, Cumhur İttifakı TBMM’de güç sahibi olabilecek.

Türkiye için daha gerilimli günlerin gelmemesi, Çankaya ve TBMM çatışmasının ortaya çıkmaması için sadece Cumhurbaşkanı seçimleri düşünülmeden, onun kadar ve hatta ondan da çok, genel seçimler de düşünülerek çalışılmalı.

Bu seçim sistemi ve Anayasa hükümlerine göre kesin zafer, her durumda sadece Cumhurbaşkanı seçiminden geçmiyor. Bu durum kuşkusuz seçmen psikolojisi üzerinde çok etkili.

Ancak kesin zafer, TBMM’de birlikte hareket edecek en az 360 milletvekili çıkarmak ve o yolla yapılacak ‘Anayasa değişikliklerini’ halka götürüp bir dönemi kapatmaktan, yeni bir dönemi başlatmaktan ve geçmiş dönemden hesap sormaktan geçiyor.

Muhalefet parti liderlerinin 'Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem' toplantısının davetiyesi paylaşıldı

Cumhurbaşkanı seçimi elbette kazanılmalı, ancak zaten seçimler kazanıldığında hedef cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine son vermek olduğuna göre, Cumhurbaşkanı seçiminin kazanılamaması durumunda da, TBMM’de en az 360 milletvekili elde edilirse, yapılacak Anayasa değişikliğine gerekirse bir geçici madde konulur.

Geçici maddede, Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine son verilmekle, öyle seçilen Cumhurbaşkanının görev süresi, anayasa değişikliği yürürlüğe girince veya yeni cumhurbaşkanı seçilince sona erer de denilebilir…

Bu nedenle her durumda birlikte hareket edecek en az 360 milletvekilinin TBMM’de olması, yeni Cumhurbaşkanı seçimi kadar, hatta ondan da önemli.

Bu nedenlerle bir daha belirtmeli ki, önce ve mutlaka en az 360 milletvekili.

Sonra TBMM’de Anayasa değişikliği yapılarak, en azından Anayasa’nın yürütme ve yargı bölümlerini değiştirip, yürütme ve yargı organları mensuplarının görevlerine anayasaya konulacak geçici maddelerdeki hükümlerle son verip, bu organların yeni baştan oluşturulması.

Aksi halde TBMM’de ve AYM’de (hatta HSK’de, hatta Yargıtay, Danıştay ve YSK’da) Cumhur İttifakı etkin oldukça, sadece Cumhurbaşkanı seçimini kazanmak demek sadece yeni tek adam demek…

Cumhurbaşkanı seçimi mutlaka kazanılmalı. Her durumda seçim ve de seçimleri kazanmanın yolu ise, Anayasa zaten değiştirileceğine göre, TBMM’de birlikte hareket edecek en az 360 milletvekili çıkarmak ve gerekirse Anayasa’ya bir geçici madde konulup Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemine göre seçilen Cumhurbaşkanının görev süresine sona verip, yeni bir döneme adım atmaktan geçiyor.”