Eskişehir'de dehşet: 6 yaşındaki Elif Nur'u aç bırakarak öldürmüşler

Eskişehir'de, cezaevindeki Sibel-Gökhan Tiftik'in, kaldığı akraba evinde rahatsızlanıp, götürüldüğü hastanede ölen kızları Elif Nur'un (6) halası Deniz Tiftik, amcası Sezer Tiftik ve babaannesi Cihangir Kurumlu (51) hakkında, "Çocuğu canavarca hisle veya eziyet çektirerek öldürme" suçundan ağırlaştırılmış müebbet, devlet korumasına alınan diğer 2 kardeşe yönelik "eziyet"" suçlamasıyla da 16'şar yıl hapis cezası istendi. Hazırlanan iddianamede, Elif Nur ve diğer çocukların haftalarca herhangi bir besin yemeden çatı arasında kaldıklarının tespit edildiği belirtildi.

Tepebaşı ilçesi Fevziçakmak Mahallesi'nde oturan Sibel-Gökhan Tiftik çifti, geçen yıl tutuklandı. Çocukları Elif Nur, Y. (10) ve M. (13) ise halası Deniz Tiftik, amcası Sezer Tiftik ile babaannesi Cihangir Kurumlu'nun yaşadığı aynı mahalledeki eve bırakıldı. Elif Nur, geçen yıl 14 Aralık'ta evde rahatsızlandı. Solunum yetmezliği ve kusma şikayetiyle ambulansla Eskişehir Yunus Emre Devlet Hastanesi'ne kaldırılan Elif Nur, doktorların tüm müdahalesine rağmen hayatını kaybetti.

Tutuklandılar

Eskişehir Emniyet Müdürlüğü'nce şüpheli görülen Elif Nur'un ölümüyle ilgili soruşturma başlatıldı. Çocukların yaşadığı evin sahibi olan hala Deniz Tiftik ile amca Sezer Tiftik, polis tarafından 'çocuklara kötü muamele' iddiasıyla gözaltına alınırken, çıkarıldığı mahkemece tutuklandı. Elif Nur'un babaannesi Cihangir Kurumlu ise 4 gün sonra yakalanıp, çıkarıldığı mahkeme tarafından tutuklandı. Eskişehir Cumhuriyet Başsavcılığı, Elif Nur'un ölümüne ilişkin soruşturmasını tamamladı. Eskişehir 4'ncü Ağır Ceza Mahkemesi tarafından kabul edilen iddianamede, tutuklanan Elif Nur'un halası Deniz Tiftik, amcası Sezer Tiftik ve babaannesi Cihangir Kurumlu hakkında Elif Nur'a yönelik 'Çocuğu canavarca hisle veya eziyet çektirerek öldürme' suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis, devlet korumasına alınan diğer 2 kardeşe yönelik ise 'Eziyet' suçlamasıyla 6 yıldan 16'şar yıl hapis cezası istendi.

Çocuklara bakmak için sosyal yardım almışlar

İstanbul Adli Tıp Kurumu 1'inci Adli Tıp İhtisas Kurulu rapora göre Elif Nur'un fiziksel istismarın yanı sıra ölümünün uzun süreli beslenme yetersizliğine bağlı meydana geldiği belirlendi. Ayrıca şüphelilerin çocuklara bakmak için sosyal yardım parası aldığı belirtilen iddianamede, "Elif Nur Tiftik ve mağdurlar M. ve Y.'nin bakımını üstlendikleri, hatta bakımları nedeniyle sosyal yardım aldıkları, ancak maktul ve mağdurların insani şartlarda ve insani koşullarda yaşamadıkları, çatı arasında, soğuk bir ortamda, eşyasız çocukların fiziksel ve ruhsal gelişimine uygun olmayan koşullarda yaşadıkları, ayrıca odadan ayrılmalarına engel olacak şekilde kapıya çan bağlamak suretiyle kapının açılmasından şüphelilerin haberdar oldukları mağdur çocukların ve maktulün günlerce ve hatta haftalarca herhangi bir besin maddesi yemeden çatı arasında kaldıkları tespit edildi" denildi.

Kan parası verdim yalanıyla savundu

Yaşantılarına devam etmişler

Eskişehir Osmangazi Üniversitesi Adli Tıp Kurumu Bölümü'nden alınan raporda, diğer 2 kardeşin de yaşıtlarına göre yeterince beslenmedikleri ve gelişim geriliklerinin olduğu bilgisine yer verilen iddianamede; "Şüphelilerin çocukların durumuna aldırış etmeyen yaşantılarına devam ettikleri, kendileri uygun ortamda ve yeterli beslenme imkanı bulmuş iken maktul ve mağdurları bu imkanlardan bilerek mahrum ettikleri, işledikleri suç nedeniyle şüphelilerin kanunda öngörülen cezanın en üst sınırından cezalandırılmaları gerektiği, yine şüphelilerin maktulün kardeşleri mağdurlara karşı ise çocuğa eziyet suçlarını işlediklerine ilişkin haklarında kamu davası açmaya yeterlilikte delil ve kanaat oluştuğu" ifadeleri yer aldı.

Suçlamaları reddettiler

Tutuklanan Elif Nur’un amcası Sezer Tiftik, halası Deniz Tiftik ile babaanne Cihangir Kurumlu, ifadelerinde suçlamayı kabul etmedi. Sezer Tiftik, yeğeninin ölümüyle ilgisi olmadığını savunarak, "O benim kanım, ciğerim. Öyle bir şey olmasına izin vermem. Yıllardır evden uzağım zaten" dedi. Deniz Tiftik ise, "Hiçbir şey yapmadım, onlar benim öz yeğenlerim. Eziyet diye bir şey yok" diyerek savunma yaptı.