Fehmi Koru yazdı: Avrupa ülkelerinde sistemi darbe yoluyla değiştirme girişimi, olacak şey mi bu? Ama oldu

Fehmi Koru yazdı: Avrupa ülkelerinde sistemi darbe yoluyla değiştirme girişimi, olacak şey mi bu? Ama oldu

Fehmi Koru yazdı: Avrupa ülkelerinde sistemi... Avrupa’nın en güçlü ülkesi, demokrasinin sağlam kalelerinden biri olan Almanya’da darbe yoluyla hükümeti devirmek ha, olacak şey değil…

Almanya’da seçilmiş hükümete son vermek ve 1918 öncesinde olduğu gibi asil kanlıların işbaşında olduğu yeni bir oluşuma yol açmak amaçlı bir darbe girişimi hazırlığına ilişkin haberi duyunca herkes ne hissetti, bilmiyorum.

Öğrendiğime göre, önceki gün 25 kişinin evlerine sabaha karşı baskın yapılarak gözaltına alındıkları haberini alan Almanların bazısı işitip okuduklarına inanamamış, içlerinden gülenler ve “Yok canım, daha neler” tepkisi verenler çıkmış…

Avrupa’nın en güçlü ülkesi, demokrasinin sağlam kalelerinden biri olan Almanya’da darbe yoluyla hükümeti devirmek ha, olacak şey değil…

Fakat olmuş işte. Darbe girişimi planladıkları iddiasına muhatap olanlar şimdilik 25 kişi; ancak konunun uzmanları, onlarla aynı görüşleri paylaşan ve böyle bir kalkışma olduğunda evlerinde sakladıkları silahları alıp sokaklara fırlayacakların sayısının hayli fazla olduğunu söylüyor.

Gözaltına alınanların mensup olduğu örgütü yıllardır yakından gözleyen bir uzmana göre, ülkedeki yönetim tarzını radikal biçimde değiştirmeyi düşünen ve bu amaçla demokratik olmayan yollara başvurulmasını onaylamaya hazır onbinlerce Alman var.

Örgütün adı ‘Reichsbürger’; Türkçeye bunu ‘Halkın Reich’i’ olarak çevirebiliriz.

Hitler’inki ‘Üçüncü Reich’ idi, başarılı olsaydı Prens Sekizinci Heinrich’in kuracağı yeni yönetim rakam yerine başına ‘halkın’ sıfatı eklenmiş yeni bir ‘reich’ olacaktı. Halkın yönetimi…

Niyet buymuş, lakin uzmanlar bu hareketin sevdalıları içerisinde ‘Neo-Nazi’ denilebilecek tipler bulunsa bile, ‘aşırı sağcı’ olduğu muhakkak bu grubun Nazi düşüncesiyle bire bir örtüştüğü kanaatinde değiller.

‘Post-modern darbe’ adı bundan dolayı veriliyor bu girişime.

Dünyanın ve bu arada Almanya’nın Birinci Dünya Savaşı ile birlikte sapkın bir yönetime saplanıp kaldığı iddialı bir grup insan düşünün. Sonrasında oluşmuş ‘demokratik’ iddialı bütün hükümetlerin halk düşmanı oldukları ve dar bir kesimin çıkarları istikametinde işler çevirdikleri düşüncesi grup üyelerine hakim. Yakın zamanlara kadar ülkedeki düşük seçim barajını bile aşamazken son yıllarda parlamentoda temsil edilme imkanı yakalamış ‘aşırı sağcı’ bir partiye de sızmış durumda oldukları anlaşılıyor. Gözaltına alınanlar arasında o partiden milletvekilliği yapmış olanlar var.

İddiaya göre, Putin Rusya’sından destek de görüyorlar.

Varlıkları bir örgüt üyesinin 2016 yılında Bavyera eyaletinde polisle çatışmaya girip bir polis memurunu öldürdüğü duyulana kadar fark edilmemiş bu grup, iki yıl önce Covid tedbirlerine karşı gösterilerde boy göstererek yeni bir taraftar kitlesine kavuşmuş.

Biraz daha görmezden gelinseymiş, parlamentoyu basıp iktidar milletvekilleriyle birlikte bakanları tutuklayacak ve ‘halkın yönetimi’ adıyla kendi iktidarlarını ilan edeceklermiş.

Prens lakaplı emlakçı Heinrich de devletin başına geçip yeniden hanedanla yola devamı sağlayacakmış.

Fantastik bir senaryo gibi geldiğinin ben de farkındayım, ancak Almanya gibi fanteziye sırt dönmüş insanların ülkesinde gerçekleştiği için, olanı ve bundan sonra olacakları takip etmekte yarar görüyorum.

Darbeler veya daha doğrusu darbe yoluyla sisteme müdahale etme niyeti Avrupa ülkelerine yabancı sayılmaz.

1960’ların sonuna doğru ve 1970’lerde, İngiltere’de de, demokrasiye bir darbe ile son verilmesi gündeme gelmişti. İktidardaki İşçi Partisi’nin başkanı ve başbakan Harold Wilson’un aslında bir ‘Sovyet ajanı’ olduğu iddiası ortaya atılmış ve darbe lideri olarak, iddiayı ciddiye alıp gelişmeyi devlet için tehlikeli bulacağı hesap edilen Kraliyet Ailesi’nden biri -şimdiki kral III. Charles’in dayısı Kont Mountbatten– düşünülmüştü.

“Başbakan Wilson Sovyet ajanıdır” iddiasının sahibi Amerikan istihbarat örgütü CIA’nin kontrespiyonaj dairesi başkanı Jim Angleton’du.

Kont Mountbatten’i darbenin başına geçmesi için ikna etme görevini üstlenen kişi ise, ülkenin en büyük medya grubunun patronu ve aynı zamanda İngiliz Merkez Bankası başkanı da olan Cecil King’di.

[Bizde de 1962 ve 1963 yıllarında üst üste girişilen iki askeri darbede bir medya patronunun parmağı olduğu duyulmuştu. İrem Barutçu’nun kaleme aldığı ‘Babıali Tanrıları: Simavi Ailesi’ kitabında o konu ayrıntılarıyla işlenir.] 

Medya patronu Cecil King, Merkez Bankası başkanı olarak uyguladığı yanlış ekonomik politikaların ürettiği sorunları, sahibi olduğu gazetelerde abartılı haberler ve yorumlarla halka iletirken, sorunların sebebi olarak tanıttığı İşçi Partisi hükümeti ile başbakan Wilson’u devirmenin altyapısını hazırlıyordu.

Wilson devrilecek, Kont Mountbatten onun yerine başbakanlığı üstlenecek, Cecil King de ‘kingmaker’ olacaktı.

Ülke seçime gitti ve 1970’de Muhafazakar Parti seçimi kazandı, onun başkanı Edward Heath başbakan oldu, darbe tehlikesi öyle atlatıldı.

Dört yıl sonraki seçimde İşçi Partisi ve Harold Wilson yeniden iktidar olunca darbe bir kez daha gündeme gelse de, taraflar eski iştahlarını yitirdikleri gibi, Wilson seçim zaferiyle halkı arkasına almış oldu.

İngiltere’de olamayan, öyle anlaşılıyor ki, Almanya’da da olamayacak.

Gözaltılarla ilgili haberi okuduğumda aklıma ilk geleni de paylaşayım:

Aklıma ilk gelen “Demek ki, Gladio bütünüyle temizlenmemiş” düşüncesiydi.

NATO üyesi ülkelerde istenmeyen iktidarlar işbaşına gelemesin diye Amerikan CIA ve İngiliz MI5 istihbarat örgütleri her üye ülkede gizli birer örgüt kurulmasına ön ayak olmuştu. Ülkelerin değişik yerlerinde silah ve mühimmat depoları oluşturulmuş, örgütlere devşirilen kişilere her ülkede ‘sağduyulu vatan evlatları’ muamelesi çekilmişti.

İtalya’da aldığı adla örgüt ‘Gladio’ (Kılıç) olarak anılır.

Örgüt ülkelerde çeşitli yasadışı işlere karıştı, faili meçhul cinayetler, siyasi suikastlar, adam kaçırmalar örgüt eliyle gerçekleştirildi.

Darbelerde de bu örgütün parmağı olduğu biliniyor.

1980’lerde deşifre olunca, pek çok ülke, bu gizli örgütü devlet sistemi içerisinden tasfiye etti.

Tek istisna NATO ülkesinin Türkiye olduğu konuya ilişkin akademik eserlerde özellikle belirtilir.

Neyse.

Almanya’da ‘darbe girişimi’ önleme amaçlı gözaltılarla başlayan bu yeni süreç eskide kaldığı sanılan hesaplaşmanın bütünüyle sona ermediğine mi ışık tutacak, yoksa yepyeni bir örgütü mü karşımıza çıkaracak?

Merakla beklenmeye değer.

"Fehmi Koru yazdı: Avrupa ülkelerinde sistemi darbe yoluyla değiştirme girişimi, olacak şey mi bu? ." haberi, 10 Aralık 2022 tarihinde yazılmıştır. 10 Aralık 2022 tarihinde de güncellenmiştir. Gündem kategorisi altında bulunan Fehmi Koru yazdı: Avrupa ülkelerinde sistemi darbe yoluyla değiştirme girişimi, olacak şey mi bu? .. haberi 2022 yılına aittir. Bu haberin yanı sıra sayfamızda birçok güncel bilgi ve son dakika haberler yer almaktadır. Fehmi Koru yazdı: Avrupa ülkelerinde sistemi darbe yoluyla değiştirme girişimi, olacak şey mi bu? .. 2024 konusundaki bu haber içeriği objektif bakış açısının yansımasıdır. Gündem konusunda 06 Kasım 2024 tarihlidir, bugüne ait güncel gelişmelerden haberdar olmak için bizi Twitter ve Facebook sayfalarımızdan takip edin.

YORUM YAZ

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
SON HABERLER
  1. 14:23 Bengü'den eski eşi Selim Selimoğlu'na gönderme!
  2. 14:19 Kayyum protestolarına müdahale eden polislere soruşturma!
  3. 14:14 Deniz Akkaya, ruh ve sinir hastalıkları hastanesine sevk edildiği iddiasına cevap verdi
  4. 14:10 Netflix'e vergi kaçakçılığı baskını düzenlendi!
  5. 14:08 Nvidia, Apple'ı geçerek dünyanın en değerli şirketi oldu
  6. 14:04 Çok tartışılan o fotoğraftaki AKP'li konuştu: 'Akademisyen olarak oradaydım'
  7. 14:01 Türkiye-İran sınırında güvenlik duvarının yüzde 70'i tamamlandı!
  8. 13:59 Mansur Yavaş ile Osman Gökçcek arasında SMS'te kavga çıktı!
  9. 13:55 Abdülgaffar Karacadağ Yalısı'nı 'petrol kralı' Ercüment Cafer Bayegan satın aldı!
  10. 13:51 KVKK 'kişisel verilerinizi' koruyun diyerek uyardı
  11. 13:47 Cumhurbaşkanı Erdoğan: 'Kötü bir sınav veriyorlar'
  12. 13:42 Ekrem İmamoğlu: 'Türkiye'nin geleceği için demokratik mücadeleye devam etmeliyiz'
  13. 13:41 Ali Koç: 'Başkanlık dönemimde göz göre göre, pervasızca Fenerbahçe’nin hakkı yendi'
  14. 13:38 Real Madrid’de Ancelotti’nin Sonu mu? Perez’den Kritik Karar Bekleniyor!
  15. 13:38 Türkiye Golf Federasyonunda başkanlığa yeniden Yıldırım Demirören seçildi!
  16. 13:34 Yunus Akgün'den Fenerbahçe sözleri! "Onlara karşı kazanmaya alışkınım"
  17. 13:33 Kalp Krizi Gelmeden Önce Vücudunuzdan Gelen Uyarılar! Bu Belirtilere Dikkat Edin!
  18. 13:31 Dervişoğlu’ndan Bahçeli’ye Sert Çıkış: İmralı’da Toplantı Yapmak İstersen Yakışır!
  19. 13:30 Erdoğan, "dostum" diyerek Trump'ı tebrik etti!
  20. 13:25 Özel'den Dervişoğlu'na "Tuncer Bakırhan" yanıtı
Gündem Haberleri