İklim Krizi ve Aşırı Avlanma: Güneydoğu Afrika'daki Sardalya Göçünün Tehlikeleri

Güneydoğu Afrika'daki sardalya göçü, iklim değişikliği ve aşırı avlanma baskıları altında kritik bir dönemeçte. Nelson Mandela Üniversitesi’nden Prof. Dr. Lorien Pichegru, sıcak suyu sevmeyen sardalyaların, artan deniz sıcaklıkları nedeniyle üreme ve varlıklarını sürdürme konusunda zorlandığını belirtmektedir.

Ülkedeki farklı üniversiteler ve araştırma merkezlerinde görevli akademisyenler tarafından kaleme alınan "Güneydoğu Afrika'daki Kitlesel Göç Sardalya Koşusu Ekolojik Tuzak İçinde" başlıklı makaleye göre, Güney Ekvator akıntısının bir parçası olan Agulhas akıntısı, okyanuslardaki en hızlı akıntılardan biridir ve bu akıntı süresince sardalya göçleri gerçekleşmektedir. Bu göç hareketine çeşitli yırtıcı kuşlar ve diğer deniz canlıları da katılmaktadır.

Nelson Mandela Üniversitesi Kıyı ve Deniz Araştırmaları Enstitüsü’nden Prof. Dr. Lorien Pichegru, sardalyaların sıcak suları tercih etmediğini ve bu bağlamda iklim krizinin bu balıklar üzerindeki etkilerini değerlendirmiştir. Pichegru, "Afrika’daki sardalyaların iklim krizi ve aşırı avlanma baskısı altında azaldığını söyleyebiliriz. Sardalyaların ortalama 2-3 yıllık ömrü bulunmaktadır. Dolayısıyla, sardalyaların varlığını sürdürebilmesi, yumurta ve larvalarının hayatta kalmasına bağlıdır ve bu durum deniz suyu sıcaklığından doğrudan etkilenmektedir. Sıcaklık yüksekse larvaların büyümesi ve yeniden yumurtlama süreci zorlaşır. Yani iklim değişikliği kesinlikle sardalya sayısını azaltmaktadır. Bu koşullar altında, önümüzdeki yıllarda sardalya göçünün durması da muhtemeldir. Böyle bir durumda birçok hayvan göç etmek zorunda kalacaktır. Örneğin, köpek balıkları bu hayvanlar arasındadır. Ayrıca, nesli tükenmekte olan Cape gannet kuşlarının geleceği de daha da tehlikeye girecektir. Bunun yanı sıra, bu balıklara bağımlı olan balıkçılar da olumsuz etkilenecektir. Bu durum, aslında tüm gıda zincirinin etkilenmesi anlamına gelmektedir." şeklinde ifade etmiştir.

Pichegru, bölgede devam eden petrol ve gaz arama çalışmalarının da habitatı olumsuz etkilediğini belirtmiştir. Deniz tabanındaki kazı işlemlerinin ciddi bir ses kirliliği yarattığını ve bunun da deniz canlılarını olumsuz yönde etkileyebileceğini vurgulamıştır. Olası petrol sızıntıları konusunda endişelerini dile getiren Pichegru, "Bunların yanı sıra bölgede dünyanın en hızlı akıntılarından biri olan Agulhas akıntısı bulunmaktadır. Bu, olası bir sızıntının etkilerinin çok geniş bir alana yayılmasına yol açabilir" şeklinde uyarıda bulunmuştur.