İlber Ortaylı'dan iktidara çok sert 'Atatürk dönemi' çıkışı

İlber Ortaylı'dan iktidara çok sert 'Atatürk dönemi' çıkışı

İlber Ortaylı'dan iktidara çok sert 'Atatürk... Tarihçi İlber Ortaylı, Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk'ün vefatının 83. yılı nedeniyle açıklamalarda bulundu.

Gazeteci Ruhat Mengü ise, Atatürk'le ilgili bazı soruları, Prof. Dr. İlber Ortaylı’ya Atatürk’ü sordu.

Atatürk dönemiyle günümüzün kıyaslanmasının ‘mesnetsiz’ bir yaklaşım olduğunu vurgulayan Prof. Dr. İlber Ortaylı, “Bunlar, alternatifi olup da bu alternatifi ideal için reddeden, canları pahasına dünyalarını değiştirip kelleyi koltuğa alan insanlar. Öyle günümüzün politikacıları gibi bir kader ile bir yerlere gelip oturmak veya mevcut boşluklar dolayısıyla ortaya çıkmak durumunda kalan adamlar değiller. Bunlar felaketin ortasında açan çiçekler. Kalkınmış bir ülkede rey alıp kriz döneminde geldiler, kendilerini ne zannediyorlar. O zamanki Türkiye’de bu adamların yeri olur muydu onu ayrıca konuşmak lazım.” dedi.

‘BEN YARATTIM’ DEMESİNLER

– Sayın Ortaylı, 1938’den 83 yıl sonra Atatürk hâlâ aynı canlılığı ile yaşıyor lakin milyonların takdiri ve sevgisi yanında, devamlı olarak onun dönemiyle bugünleri kıyaslayanlar da var. Bu konuda ne düşünüyorsunuz?

Zamanımızda bir moda var; “Biz daha iyisini yapıyoruz” modası, bu 50’lerde de vardı. “Atatürk ne yapmış, biz de barajlar yapıyoruz” gibi konuşmalar, şimdi çok açık bir şekilde böyle bir mukayese var; “Türkiye’yi biz kuruyoruz, biz yaratıyoruz” deniyor. Bu tamamıyla saçma bir olaydır, tarih yazılımı bakımından mesnetsiz bir yaklaşım olduğu gibi siyasal olayların değerlendirilmesi, vatandaşın tarih bilincini yerleştirme açısından da tercih edilmemesi gereken abes bir yoldur. Şunu söylemekte yarar var; Türkiye 2000’li yılların başında sanayileşmiş ülkeler arasındaydı zaten. Tabii her sanayileşmiş ülke İngiltere değil, Almanya değil, ABD veya Japonya değil lakin bunlar dünyayı idare eden devletler.

“Akan gözyaşları, içinde….” İşte Atatürk’ün hayattaki son beş dakikası

Türkiye bunların içindeydi zaten. G-20’ye girdik diye bizi oraya bu hükümet getirmedi, kimse kalkıp da “Türkiye’yi ben yarattım” demesin, öyle bir şey yok. Bin yıllık Müslüman bir devlet, bir imparatorluk, şanlı şerefli sayfaları var. Çok hazin dönemler de var, çok büyük bozgunlar da var…

ISTIRAP İÇİNDEYDİLER

Ülke paylaşılmış ve ortada bir bozkır, fakir Anadolu. Buna rağmen bir imparatorluk devam ediyor. Bu devletin ordusu var, dışarda büyükelçileri var… Ordu küçültülüyor, silahları alınıyor, sayısı azaltılıyor lakin bir ordu var, polis ve bir teşkilat var. Arasında asker ve sivillerin olduğu bir grup insan var; askerler kurmay eğitimi görmüş, eğitim düzeyleri ve kafa yapıları herhangi bir Batı Avrupa ordusunun kurmayından farklı değil, daha bile mükemmel. Yenilen taraftalar ve büyük ıstırap içindeler. Fakat bu adamlar alternatifsiz, işsiz güçsüz, gidecek yer arayan adamlar da değiller. Fevzi Paşa Harbiye Müsteşarı, Hikmet Bey albay ve Genelkurmay’da çok önemli bir görev başında, Rauf Bey öyle, Mustafa Kemal Paşa zaten itilaf devletlerinin bile saygı duyduğu bir askeri geçmişi olan ve Padişah’ın tanıdığı, konuştuğu danıştığı biri.

BUGÜN ÖYLE BİR AYDIN YOK

Her an Harbiye Nazırı olması söz konusu. Adnan Bey ve eşi Halide Edip Adıvar’ın Milli Mücadele’ye katılması da böyledir. Halide Hanım zaten fikirleriyle, konuştuklarıyla dikkati çekiyor, yıldız gibi parlıyor, öyle bir aydın bugün bile yok. Bu hanımefendi kalkmış Anadolu hükümetine sempatilerini beyan eder şekilde, itilaf devletlerinin idaresiyle açıkça çatışır şekilde Anadolu’ya geçiyor. Canları pahasına Anadolu’ya geçmek yerine pekala bu işlere karışmadan ortalarda dolaşabilir, Adnan Bey de mevcut kabinelerde nazır olurdu, değil mi?

Padişah, Mustafa Kemal’i Anadolu’ya İstiklal Savaşı’nı yönetsin diye değil, “Orada Müslümanlarla gayrimüslimler arasında çıkan çatışmaları bastırıp önleyebilecek tek maharetli ve akıllı komutan budur” diye bakıyor, onun için gönderiyor. Bu özellikleriyle İstanbul’da oturmaya devam edebilirdi. Bunlar, alternatifi olup da bu alternatifi ideal için reddeden, canları pahasına dünyalarını değiştirip kelleyi koltuğa alan insanlar. Öyle günümüzün politikacıları gibi bir kader ile bir yerlere gelip oturmak veya mevcut boşluklar dolayısıyla ortaya çıkmak durumunda kalan adamlar değiller. Bunlar felaketin ortasında açan çiçekler. Kalkınmış bir ülkede rey alıp kriz döneminde geldiler, kendilerini ne zannediyorlar. O zamanki Türkiye’de bu adamların yeri olur muydu onu ayrıca konuşmak lazım.

ASLA MUKAYESE EDİLEMEZ

– Neden bugünle karşılaştırma yapılamayacağı en baştan belli zaten.

O devir, bu devir değil.

O devrin Anadolu’su kıyaslanamayacak şartlar altında.

O nedenle 1930’ların, 40’ların hayatıyla hiçbir şekilde bugünü mukayese edemezsiniz. Bunu yaptığınız, hele bir de hesap sormaya kalktığınız zaman komik duruma düşersiniz. Bak ben bu kadar mal mülk edindim, son model arabam, yatım var, param var, peder bunlara sahip miydi filan diyen adama ne dersin sen? Geri zekalının biri dersin değil mi?
Vatanı kurtaran Atatürk’ün köşkünü valiler beğenmiyor

– Çalışma Bakanı Vedat Bilgin, Meclis Bütçe Komisyonu görüşmeleri sırasında “Bazı arkadaşlarımız saraylardan vazgeçip halka inecek misiniz diye konuşuyorlar. Cumhuriyet’in kuruluş yıllarında, Türkiye’nin yoksul olduğu yıllarda Atatürk Çankaya Köşkü’nü yaptırmış” dedi. Bu sözler “Atatürk’le karşılaştırma yapıyor” tepkisiyle karşılaştı. Siz bu karşılaştırmayı nasıl değerlendirirsiniz?

Bu kişiler devamlı Atatürk devriyle yarışacaklarını sanarak çıkmasınlar, o başka bir devir ve çok büyük adamların devriydi. Bırakın, böyle siyaset olmaz, böyle karşılaştırma olmaz. Yüz sene evveli ile nasıl karşılaştırılabilir? Yüz sene evveli ile kim yarışa çıkıyor? Atatürk uzun süre bir bağ köşkünde yaşadı, bugün müzedir. Meclis dönemi dahil, Meclis’ten sonra da çok uzun zaman burada oturdu. 1920’lerin sonunda Çankaya Köşkü yapıldı. Bugünkü valilere Çankaya Köşkü gibi rezidanslar yapılıyor, büyükelçilikler de aynı şekilde. Vatanı kurtaran Atatürk’ün köşkünü bugün valiler beğenmiyor. Ne yapıyorsanız yapın, bir devirle bir devir, Kemalist devirle bu devir mukayese edilmez, bu çok yanlıştır. Eğer zihniyetinize bu yerleşirse herkes bunun zararını çeker, çok açık ve net. Kemalist devir çok önemli bir devirdir. Dolayısıyla bu mukayeseden vazgeçelim. Mustafa Kemal Atatürk tüm liderler arasında müstesna bir yere sahip, unutulmayan bir liderdir, tartışılamaz.

“DOĞRU SESLERİN ÇIKMASI GEREKİR”

Prof. Dr. İlber Ortaylı, Türkiye’de Atatürk ve Cumhuriyet değerlerine hücum etme alışkanlığında bir grubun bulunduğunu belirterek sözlerini şöyle sürdürdü:

“Bazı aydınlar da bu gruba giriyor, masum bir hareket kabul edilemez. Bugünün dünya demokrasisinde herkes böyle şeyleri yapabilir, bir şey söyleyemeyiz lakin bir şey söyleyemeyiz demek o mavalları aynen yutmak anlamına gelmez. Batı demokrasisinin kurallarını benimsemek kadar Batı demokrasisinin kontrol kurallarını da benimsemek gerekir. Dünyada söz kadar kuvvetli bir silah yoktur, saçma bir söze doğru sözle cevap verilir, doğru seslerin çıkması gerekir.”

"İlber Ortaylı'dan iktidara çok sert 'Atatürk dönemi' çıkışı" haberi, 10 Kasım 2021 tarihinde yazılmıştır. 10 Kasım 2021 tarihinde de güncellenmiştir. Gündem kategorisi altında bulunan İlber Ortaylı'dan iktidara çok sert 'Atatürk dönemi' çıkışı haberi 2021 yılına aittir. Bu haberin yanı sıra sayfamızda birçok güncel bilgi ve son dakika haberler yer almaktadır. İlber Ortaylı'dan iktidara çok sert 'Atatürk dönemi' çıkışı 2024 konusundaki bu haber içeriği objektif bakış açısının yansımasıdır. Gündem konusunda 28 Mart 2024 tarihlidir, bugüne ait güncel gelişmelerden haberdar olmak için bizi Twitter ve Facebook sayfalarımızdan takip edin.

YORUM YAZ

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
SON HABERLER
  1. 20:41 Edirne'de Jandarma Operasyonu: FETÖ ve PKK-KCK Üyeleri Yakalandı
  2. 20:22 İpek Kıraç, bir haftada elde ettiği 174 milyon dolarlık gelirle Türkiye'nin en zengin kadını oldu
  3. 20:22 Altın sahiplerini endişelendiren uyarı: 200 lira düşüş yolda!
  4. 19:53 Gazze'deki Şifa Hastanesi Baskını: 200'den Fazla Filistinli Öldü
  5. 19:48 Enerji Bakanı: Nisan Ayında Elektrik ve Doğalgaz Fiyatlarında Değişiklik Olmayacak
  6. 19:46 Pratik ve Doğal Çözümlerle Pas Lekelerinden Kurtulun!
  7. 19:20 Ekonomistler uyarıyor: Seçim sonrası dolar kurunda tsunami riski!
  8. 18:17 Işın Karaca’nın Eski Eşi Sedat Doğan'dan Şok Haber! Tanzanya’da Mahsur!
  9. 18:10 İnci taneleri yine bomba gibi! Azem ters köşe yapacak gibi!
  10. 18:00 Icardi, gol sıralamasında tarihi bir geri sayıma mı gidiyor?
  11. 17:52 Amerikalı Tüketicilerin Güveni Endeksi Mart Ayında Yükseldi
  12. 17:48 İzmir'de Zeki Müren'e Özel Heykel: Sanatın Mirası Sonsuza Kadar Yaşayacak
  13. 17:44 Zelyut Yorumuyla: Türkiye'de Dolar ve Sermaye Girişi Tartışmaları
  14. 17:41 İsrail'in Batı Şeria'da Filistin Topraklarına El Koyması: Raporun Şok Edici Bulguları
  15. 17:36 Oyuncu Kadir İnanır İyileşme Sürecinde: Türkan Şoray'dan Destek Mesajı Geldi
  16. 17:32 Fransa'da Milli Takımda Oruç Yasak Tartışması: Diawara Kamptan Ayrıldı
  17. 17:29 Peygamber Efendimiz’in Mukaddes Emanetlerinin Restorasyonu: Şişli’de Bir Mirasın Geleceğe Taşınışı
  18. 17:14 YEO Teknoloji ve Robo Otomasyon İş Birliğiyle Türkiye'nin Enerji Geleceğine Yön Veriyor
  19. 17:08 Salihli'de Şaka Görünümlü Tragedya: Arkadaşını Kazara Vuran Genç Tutuklandı
  20. 17:05 Aile ve Gençlik Fonu'na Başvurular Artıyor: Bakan Göktaş'tan Açıklamalar
Gündem Haberleri