Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı Medya Koordinatörü Mücahid Eker'e yanıtımızdır

Giderek büyüyen, T24 internet sitesinde bugün haberciliği ödüllerle tescillenmiş gazeteci Gökçer Tahincioğlu, öncelik sırasına alınan gazetecileri, akreditasyonu yazdı. T24'deki haberi sosyal medyasından paylaştı.

Gazetecilere aşı için de "akreditasyon" şartı https://t.co/uI4r2tIQ3S

— Gökçer Tahincioğlu (@gtahincioglu) March 31, 2021

T24'deki paylaşımın altına ise Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı Medya Koordinatörü Mücahid Eker şunları yazdı:

İletişim Başkanlığının, medya kurumlarını arayıp "Kovid-19 aşısı için liste istediği" külliyen yalandır. “İddiaya göre haberciliği” aldatmacasından utanmıyor musunuz? Operasyon haberciliğini bir kenara bırakıp gazetecilik dersinin ilk kuralı 5N1K'yı tekrar hatırlamalısınız!

İletişim Başkanlığının, medya kurumlarını arayıp "Kovid-19 aşısı için liste istediği" külliyen yalandır.

“İddiaya göre haberciliği” aldatmacasından utanmıyor musunuz?

Operasyon haberciliğini bir kenara bırakıp gazetecilik dersinin ilk kuralı 5N1K'yı tekrar hatırlamalısınız! https://t.co/VgL7tY4BEx

— Mücahid Eker (@MucahidEker) March 31, 2021

Külliye'de, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığında Medya Koordinatörü olarak çalışan Eker'in külliyen yalan dediği içerik tümüyle doğru.

Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı'nın üslubu bu mu?

Yılların gazetecisini külliyen yalancılıkla suçlayan, Külliye'deki görevlinin üslubuna bakalım.

1. Gazeteci hedef göstererek, yalancı diyor. Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı, velev ki haber yalan, eksik, bu şekilde mi hakkını arıyor? Tekzip hakkını kullanmaktan aciz mi?
2. T24 ve gazeteci Gökçer Tahinciğlu'na arka arkaya hakaretleri var. Yalancı - Utanmaz - Operasyon haberciliği - Gazetecilik dersi

Fahrettin Altun'un başında olduğu Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı, aynı zamanda hakim ve savcı mı? Ayrıca Külliye'dekilerin hakaret etme gibi Anayasal hakkı mı var?

Gelelim Külliye'deki şahsın "Küliyen yalan" dediği habere...

Gökçer Tahincioğlu gibi ben ve diğer meslektaşlarım, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığından istenen liste konusunda bu bilgiyi verenlerin ismini veremeyiz.

Bu haberden sonra ben de hükümete yakın yerlerde çalışan arkadaşlarımı aradım, "Gazetecilere aşı konusunda sizi arayan oldu mu, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığından liste istendi mi" diye sordum, "Evet Külliye'den liste istediler" dediler.

Bunun belgesi olmadığı için mecburen haberde iddia diye veriyoruz.

Ayrıca, inkar edilemeyecek bir gerçek daha var: Basın Kartını Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı veriyor. Yani Külliye'ye yakın değilsen, tıpkı Gökçer Tahincioğlu'nun haberinde tane tane anlattığı gibi gazetecilik kartı VERİLMİYOR. Bu durumda, başta ayrımcılık yapılıyor.

Gökçer Tahincioğlu'nun ilgili haberini okumak isteyenler lütfen linki tıklasın

Ayrıca, Mücahid Eker, Gökçer Tahincioğlu'nun haberindeki internet, 212 başvurusu, hükümete yakın olmayanlara verilmeyen basın kartı konusuna girmemiş.

Eker'in bu sorunlar konusundaki yüksek görüşlerini çok merak ediyorum.

Umarım üslubunda yine hakaret olmaz.

Bu yazıdan T24'ün GYY'si meslek büyüğüm Doğan Akın'ın ve hiç karşılaşmadığım ama haberlerini ilgiyle okuduğum meslektaşım Gökçer Tahincioğlu'nun haberi yok.

Buradan Doğan Akın ve Gökçer Tahincioğlu'na en yürükten selamlarımı iletiyorum. 

Yazının başındaki ifadeyi tekrar ediyorum Mücahid Eker'e: SENSİN YALANCI

Serkut Bozkurt / Gazeteci - TGC Balotaj Kurulu Üyesi