İsmail Saymaz yazdı: CHP seçmeninin yüzde 78.5’i ‘Değişim’ diyor

CHP'de 14-28 Mayıs'tan sonra Ekrem İmamoğlu'nun başlattığı değişim çağrısı parti tabanında nasıl karşılık buldu?

İmamoğlu için yapılan “CHP'de Değişim Araştırması Seçmen Raporu” bu sorunun yanıtını veriyor.

Kılıçdaroğlu'na raporlar sunduğu bilinen ve kendisi de CHP Gençlik Kolları'nda yetişen Ertan Aksoy'a ait Aksoy Araştırma, 1069 CHP seçmeniyle bilgisayar destekli telefonla anket yoluyla görüşerek, bu araştırmayı hazırladı.

İKİ CHP'LİDEN BİRİ İMAMOĞLU'NU İSTİYOR

Rapordaki bulgular şöyle:

-Yüzde 78.5'i değişim gerektiği fikrine katılırken, yüzde 21.5'i karşı çıktı.

-“Değişim denildiğinde aklınıza ne geliyor?' şeklinde açık uçlu soru soruldu. Yüzde 27'si “Kılıçdaroğlu'nun istifası” dedi. Yüzde 8.2'si “İmamoğlu” yanıtını verdi ve yüzde 7.6'sı “Daha genç bir genel başkan” diye konuştu.

-“İmamoğlu'nun değişim talebinden ne anlıyorsunuz?” sorusu üzerine yüzde 27.5'i “Lider değişikliği”, yüzde 25'i “Genel başkan olma isteği” dedi.

-“CHP değişim yetkisini size verse neyi değiştirirdiniz?” diye soruldu. Yüzde 21.9'u “Kılıçdaroğlu” dedi.

-“Kimi CHP genel başkanı görmek isterdiniz?” diye açık uçlu soruldu. Yüzde 38.5'i İmamoğlu'nu, yüzde 22.7'si Kılıçdaroğlu'nu, yüzde 8.4'ü Mansur Yavaş'ı, yüzde 8.2'si Özgür Özel'i söyledi.

-“CHP Genel başkanının kim olacağını belirleyecek olsaydınız görevi kime verirdiniz?” diye soruldu. Yüzde 55.3'ü İmamoğlu'nu, yüzde 22.9'u Özel'i, yüzde 21.8'i Kılıçdaroğlu'nu söyledi.

-Kılıçdaroğlu'nu yeğlenmesinde ilk üç neden; dürüst, tecrübeli ve başarılı bulunuyor olması. İmamoğlu genç, başarılı ve atılgan; Özel ise Hatip, genç ve diğerlerinden daha iyi olduğu gerekçesiyle tercih edildi.

-Kılıçdaroğlu'na onay vermeyeceğini söyleyenler ilk üç neden olarak “Seçim kazanamıyor”, “Yaşlandı” ve “Yeter artık” şeklinde görüş belirtti. İmamoğlu'na onay vermeyenler ise “İBB'yi kaybetmemek lazım”, “Beğenmiyorum” ve “Sağa destek oluyor” diye konuştu.

Kılıçdaroğlu: Umutsuzluğa kapılmak bizim kitabımızda yok

‘KILIÇDAROĞLU BIRAKSIN'

-“Kılıçdaroğlu size, ‘CHP başkanlığı görevine devam edeyim mi, yoksa bırakayım mı diye sorsa ne yanıt verirsiniz?” şeklinde soruldu. Yüzde 72.5'i “Bırakmasını söylerim” dedi.

-Aynı soru İmamoğlu için de yöneltildi. Yüzde 53'ü İmamoğlu'na “İBB başkanlığına devam etmesini söylerim” dedi.

-“Kılıçdaroğlu'nu bir kelime ile tarif etseniz ne söylersiniz?” diye soruldu. Yüzde 44.7'si dürüst, yüzde 12'si iyi biri ve yüzde 4.6'sı başarısız diye tarif etti. İmamoğlu'nu ise yüzde 13.1'i dürüst, yüzde 8.9'u çalışkan, yüzde 7.7'si genç diye niteledi.

– “Şirketiniz olsa kimi genel müdür olarak görevlendirirsiniz?” diye soruldu. Yüzde 42.9'u İmamoğlu, yüzde 36.7'si Kılıçdaroğlu, yüzde 20.3'ü Özel'i söyledi.

-“Koalisyon müzakeresi yürütmek, hükümet programı yazmak için kimi görevlendirirsiniz?” diye soruldu. Yüzde 43.3'ü İmamoğlu, yüzde 32.6'sı Özel ve yüzde 24.1'i Kılıçdaroğlu'nu söyledi.

-“Türkiye adına Putin ile müzakere için kimi görevlendirirsiniz?” diye soruldu. Yüzde 46'sı İmamoğlu, yüzde 32.8'i Kılıçdaroğlu, yüzde 21.2'si Özel dedi.

İTTİFAK KURULMASIN

-Yüzde 79'si İmamoğlu'nun aday olursa İBB'yi kazanacağını düşünüyor.

-Yüzde 64.5'i İmamoğlu genel başkan seçilirse CHP'ye olumlu yansıyacağını söyledi.

-“Kılıçdaroğlu'na tavsiye verecek olsanız ne dersiniz?” sorusu üzerine yüzde 22.1'i “Koltuğu bırakmalısınız”, yüzde 17.2'si “Artık çekilmelisiniz” ve yüzde 9.4'ü de “Emekliye ayrılmalısınız” dedi.

-İmamoğlu için ilk üç tavsiye şöyle: Yüzde 21.8'i “Bu şekilde devam etmelisiniz”, yüzde 11.5'i “İBB'de kalmalısınız” ve yüzde 10.9'u “Genel başkanlığa aday olmalısınız” dedi.

-Kılıçdaroğlu'nun devam etme amacı soruldu. Yüzde 49.8'i CHP'yi başkan tartışması olmaksızın yerel seçime götürmek, yüzde 33.4'ü koltuğu korumak, yüzde 16.8'i ise bir sonraki seçimde cumhurbaşkanı adayı olmak istediğini söyledi.

-Yüzde 56.9'u CHP'nin seçimde ittifak kurmamasını, yüzde 43.1'i kurmasını istedi.

-Yüzde 67.7'si CHP'nin yerel seçimde başarılı olacağını ifade etti.

-Yüzde 57.5'i CHP'nin sonraki genel seçimde birinci olabileceğini söyledi.

Kurt: Eskişehir'de bile kaybedebiliriz

Ekrem İmamoğlu'na yakın isimlerden CHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın, geçen hafta Ankara'da ‘ağabeyler' buluşması gerçekleştirdi. Günaydın, CHP'nin eski liderlerinden Murat Karayalçın, Hikmet Çetin ve Altan Öymen ile bir araya geldi.

Bu buluşmada, Eskişehir'in en büyük merkez ilçesi olan Odunpazarı'nın belediye başkanı Kazım Kurt da vardı.

Kurt, 2014'te Eskişehir Milletvekiliyken belediye başkanlığına aday olup Odunpazarı'nı AK Parti'den aldı ve iki dönemdir yönetiyor. Kurt'un adı, Yılmaz Büyükerşen'den sonra Eskişehir Büyükşehir Belediye Başkanlığı için geçiyor.

Ankara'daki buluşmada nelerin konuşulduğunu öğrenmek için Kurt'u aradım.

Sohbet döndü dolaştı, değişim çağrısına geldi.

– Değişim çağrısı hakkında ne düşünüyorsunuz? 

-Değişim olması lazım diye düşünüyorum.

– Değişimden kastınız ne?

-Önce Kemal Bey değişmezse öteki tarafın hiçbiri değişmez.

– Size göre nasıl bir değişim olmalı?

-Uygulanan politikalar doğru çıkmadı. Genel başkan stratejiyi oluşturdu. Ama başarılı olmadı. Demek ki tutmadı. Şimdi Oğuz Kaan Salıcı ile Selin Sayek Böke mi bu işin kabahatlisi? Onları değiştirince bu iş düzelmez. Genel başkan yıpranmadan, bu işi kendi dizayn ederse, onursal genel başkan gibi kendini de kurtarır, partiyi de.

CHP'de Koltuk Savaşları: İmamoğlu ve Soyer Arasında Anlaşmazlık

– Yani çekilmeli.

-Evet.

– Ne zaman? Seçimden önce mi, sonra mı?

-Genel seçimden sonra olmalıydı.

– 28 Mayıs akşamı mı?

-O akşam olmasa bile iki üç gün içinde. “Ben aday olmayacağım, kurultaya gidiyorum” diyebilirdi. Belki şunu derdik: “Gitme, ortalık karışır. Gel, beraber dizayn edelim.”

– O da demedi bunu.

-O da demedi. Şimdi ikinci ve üçüncü adımlar tehlikeli adımlar.

– Hangi adımlar?

-MYK'daki değişiklikler, örgütü kendine bağlaması, danışmanla örgütün dizayn edilmesi.

– Olması gereken nedir?

-Kemal Bey'in bırakmasıdır.

– Bırakmazsa?

-Ekrem Bey'in tavrının ne olacağını bilmiyorum. O da kararlı bir biçimde “Aday olurum” ya da “Olmam” demiyor. Ben onlara daha farklı bir formül söyledim. Madem öyle Kemal Bey çekilsin. Özgür Özel, genel başkan olsun. Ekrem Bey, İstanbul'u kazansın. İnsanların karşısına çıkalım, “Bak, biz değiştik” diye insanları inandıracak bir şey yapalım.

– Gönlünüzden geçen kim?

-Ben Ekrem Bey'in “Cumhurbaşkanı adayıyım” diye çıkmasını beklerdim, lider olacaksa.

– CHP istemedi.

-O da geri adım attı. Zorlayabilirdi. Zorlayamadı.

– Sizce hata mı etti?

-Bence hata etti.

– Parti kamuoyunda destek yoktu.

-Oluştururdu. Şimdi ne oldu? Cumhurbaşkanı yardımcısı diye sundular. Gezdi kapı kapı, çalıştı. Şimdi ne diyorlar? “O da kaybetti” diyorlar. Çalışmasaydı yani İmamoğlu?

– Bu durumda Kılıçdaroğlu'nun adaylığı hatalı mıydı?  

-Ben Kemal Bey'e anlatmaya çalıştım. “Erdoğan'la konuş” demişti. Erdoğan Toprak'la konuşmuştum.

– Ne söylediniz?

-Adaylık meselesinin iyi düşünülmesi gerektiğini, doğru olmayacağını. Ama “Fark çok, biz alırız” dediydi.

– İmamoğlu aday olsa ne olurdu?

-Alabilirdi.

– İmamoğlu sizce ne yapmalı?

-Eğer çıkacaksa programatik birşey yapmalı. Liderlik illla genel başkan olmak anlamına gelmez. “Ben partinin solda ve halkın örgütlenmesine uygun biçimde gelişmesini sağlayacak bir programla çıkarım. Genel başkan Ali olmuş, Veli olmuş, farketmez” diyebilirse faklı bir eylem geliştirmiş olur.

– CHP, Kılıçdaroğlu ile devam ederse ne olur?

-Sıkıntı olur.

Nasıl bir sıkıntı?

-Büyük bir kesimin CHP'den desteğini çekebileceğini düşünüyorum. Seçime gelmez. Oy vermez, verdirmez. Yüzde 25'i bile ararız.

– Sizce kampanyada nerede hata yapıldı? 

-CHP, örgüte dayalı bir parti olmaktan çıktı. Lidere dayalı parti halinde geldi.

– Altılı Masa?

-Gelecek Partisi'nin oyu ne? Bilmiyoruz. Ama biz 10 milletvekili verdik. Ben DEVA filan görmedim Eskişehir'de. Ama 15 milletvekili verdik. Bunlar doğru değildi. Şimdi oturup grup kuruyorlar. O zaman seçime ittifak yapıp girmediler. İYİ Parti ile bu işi çok daha samimi götürebilirdik.

– 7 cumhurbaşkanı yardımcılığı da eleştiriliyor.

-Doğru değil tabi. İnandıramadık insanları.

İktidarın PKK ile ilişkili gösteren propagandasına karşı yetersiz kalındığını düşünülüyor. 

Sessiz kaldık. Ne HDP'ye yaranabildik ne sağcılara. Demokrasi ve insan hakları açısından Kürt meselesine nasıl baktığımızı korkmadan anlatabilirdik. Anlatamadık. Çekindik. Fotoğraf çektirmeye korktuk HDP ile.

– İkinci turda Zafer Partisi ile yakınlaşıldı.

-Ondan sonra 2 bin küsur maddelik işi bir günde unutup Zafer Partisi ile şey imzaladık. Üstelik Anayasa'nın ilk dört maddesini değiştirmeyeceğiz” filan… Bunların hepsi yanlış işlerdi.

– Eskişehir için risk var mı?

-Var tabi. Burada toplantı yaptık başkanlarla. Ben şunu dedim: “Eğer İYİ Parti doğru adaylar çıkarırsa hepimiz kaybedebiliriz.”

– Eskişehir'de de?

-Eskişehir'de bile kaybedebiliriz. Bizim başkanlar “Özel oylarımız var” diyor da ben garanti görmüyorum.

– Yani ittifak kurulmazsa risk var.

-2019'da İYİ Parti aday çıkardı. Ona rağmen kazandım. Bu başka. Kazanılabilir. Ama genel seçimde alınan oylar toplandığı zaman Eskişehir'de hepsini kaybedebiliriz.