İYİ Parti ne yapmak, nereye varmak istiyor? İYİ Parti’nin dilinde İmamoğlu gönlünde Yavaş mı var?

İşte başlıklar:

• İYİ Parti, Kemal Kılıçdaroğlu’ndan “feragat” bekliyor. Kılıçdaroğlu yerine dillerinde İmamoğlu olsa da kafalarındaki isim Mansur Yavaş.
• Kemal Kılıçdaroğlu’na “evet” demeleri için Meral Akşener’i diğer liderlerden ayrıştıracak güçlendirilmiş yetkide ısrarcılar. “Biden -Harris” modeli gibi bir kampanya ve yetki istiyorlar. 
• Kılıçdaroğlu’na en büyük destek Masa’nın en muhafazakarı Saadet Partisi ile tek parti döneminden husumeti olan DP’den. Babacan ve Davutoğlu da Kılıçdaroğlu ismini tercih ediyor. 
• Bu hafta liderler ikili görüşmelerde isim konusunu ele alacak. 13 Şubat’ta mutabakat sağlamaya çalışacaklar. Meral Akşener, liderlere cebindeki isimlerle gidecek. 

Ömer Şahin / Ankara

Başlığı MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’den ödünç aldım.
Elini çabuk tutan o olmuştu.
“Aday belli karar net” dedi ve Cumhurbaşkanı  Recep Tayyip Erdoğan’ın adaylığını Erdoğan’dan önce o açıkladı. 
Darısı Millet İttifakı’nın adayında…
Sandık 14 Mayıs tarihinde önümüze gelecek gibi  görünüyor.
Yumurta kapıya dayanmışken 6 muhalefet partisi diken üzerinde. 
İsim konuşma safhasına yeni başladılar ve işleri de o kadar kolay değil.
Adayları belli gibi de kararları net değil!
En zor işi en sona bıraktıkları için stresliler. Gün geçmiyor ki bir partiliden ortamı geren, “acaba masa dağılacak mı?” diye yüreklerini ağza getiren açıklama gelmiş olmasın!
Stresin temel sebebi Kemal Kılıçdaroğlu’nun adaylığı ve İYİ Parti’nin direnişi.
Kılıçdaroğlu aday olmayı çok istiyor ve kazanacağına inanıyor.
Hakkı mı? Elbette.
“Beş benzemez” denilen partileri bir araya toplayıp bugünleri ilmek ilmek işleyen isimdi. 6’lı Masa’nın kurucusu ve moderatörlüğünü üstlenen isimdi. 
Kemal Kılıçdaroğlu’nun adaylığına karşı İYİ Parti neden bariyer ördü?
Masa’nın diğer sakinlerinin bakışı nasıl? 
Saadet Partisi, Demokrat Parti, Gelecek Partisi ve DEVA Partisi Kılıçdaroğlu’na gayri resmi olarak “evet” demiş durumda.
Kılıçdaroğlu’na en açık destek tarihi ve ideolojik açıdan en zor “evet” demesi beklenen
partiler / isimlerden geliyor. 
Masanın en “muhafazakar” partisi olan Saadet’in lideri Temel Karamollaoğlu Kılıçdaroğlu’nun ismini görüştüğü liderlere adeta telkin ediyor. Kılıçdaroğlu’na ve onun kazanacağına olan güvenini aktarıyor.
CHP ile tek parti döneminden kalma “tarihi hesaplaşma” geçmişine sahip Demokrat Parti’nin Genel Başkanı Gültekin Uysal da Kılıçdaroğlu’na açıktan destek veriyor.
DEVA ve Gelecek Partileri de açık söylemek gerekirse Kılıçdaroğlu’nu adı geçen diğer CHP’liler Mansur Yavaş, Ekrem İmamoğlu ve İlhan Kesici’ye tercih ediyorlar.
Gönüllerinden geçen CHP dışından isimler var ama şu aşamada onların şansının olmadığının da farkındalar.
İş geliyor İYİ Parti’de düğümleniyor.
İYİ Parti, seçime girme hakkını CHP’den geçici olarak katılan milletvekilleri sayesinde kazanmıştı. İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener bunu ömrü boyunca unutamayacağını ve minnet duygularını söylüyor. İstanbul, Ankara gibi büyükşehirlerin kazanıldığı 2019 yılındaki yerel seçimlerde verilen destek ile ödeşildiğini de ekliyor Meral Hanım. 
İYİ Parti’nin, neredeyse 4 yıldır kader birliği yaparak “Millet İttifakı”nın omurgasını birlikte oluşturdukları CHP’nin genel başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun adaylığına bu kadar soğuk yaklaşmasının sağlam gerekçeleri olmalı, değil mi? 
Bir haftadır İYİ Parti çevreleriyle yaptığım görüşmelerden sonra edindiğim izlenimleri madde madde aktarayım: 

• İYİ Parti’nin Kemal Kılıçdaroğlu’nun kimliği, kişiliği ve yeterliliğiyle ilgili sorunu da kaygısı da yok. Onun dürüstlüğüne, devlet adamlığına, “milli ve manevi değerlere” bağlılığına güveniyor.
• Sorunu Kılıçdaroğlu’nun kimliği, kişiliği değil toplumdaki karşılığı olarak görüyorlar. Kılıçdaroğlu  aday olursa seçimi kazansalar dahi potansiyel oyun alınamayacağı düşünülüyor.
• 6’lı Masaya yükledikleri anlam içlerinden bir lideri Cumhurbaşkanı seçmek değil sistemi değiştirecek milletvekili çıkarmak. Masa, Cumhurbaşkanı aday ismiyle özdeş haline gelmişti ama onlar TBMM çoğunluğuna adayın isminden daha fazla önem veriyorlar.  
• İYİ Parti’ye göre seçimi kıl payı ve zorlanarak değil açık ara farkla kazanma şansı var ve bu heba edilmemeli. Kılıçdaroğlu ile seçimin rahat değil zorlanılarak kazanılacağı düşüncesi hakim. “Ortak aday” ın en yüksek oy alabilecek isim olması gerektiğini vurguluyorlar. 
• Milletvekili çoğunluğunu önemsiyorlar. Anayasa değişikliği için en az referandum eşiği olan 361 milletvekili çıkaracak çoğunluğa erişilmesini savunuyorlar. Bir an önce “Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem” e geçiş için bu sayıyı zorunlu görüyorlar. Aksi takdirde seçilecek Cumhurbaşkanının mevcut yetkilerle devam edeceğini, bunun başka sorunlar doğuracağını da söylüyorlar. 
• İYİ Parti, Kemal Kılıçdaroğlu’ndan açıkça “feragat” bekliyor. Kendi iradesiyle aday olmayıp üzerinde uzlaşılacak başka bir isim önermesini istiyor.
• İYİ Parti’nin listesinde 3 CHP’li isim var.  : Mansur Yavaş, Ekrem İmamoğlu ve İlhan Kesici.  Akşener, bu hafta görüşeceği liderlere bu isimleri iletecek. İYİ Parti’de her ne kadar İmamoğlu ismi önde gibi gözükse ve kendisi Kılıçdaroğlu lehine feragat ettiğini söylese de akıllarındaki isim Mansur Yavaş. İYİ Parti tabanı ve milletvekillerinin çoğunluğunun birinci tercihi Mansur Yavaş. Şu sıralar bilinçli bir şekilde onun ismini telaffuz etmiyorlar. Kriz tırmanır ve uzlaşma sağlanamaz ise ‘son çare’ olarak kamuoyu desteği yüksek olan Yavaş ismi gündeme getirilecek. İYİ Parti, Kesici ismine de sıcak bakıyor.
• İYİ Parti’nin masayı dağıtma gibi niyeti yok. Bunun doğuracağı siyasi bilançonun da farkında. 2018 olayından ders alınmış ve çoklu adaya da karşılar. 
• İYİ Parti’nin ne istediğini daha önce birkaç kez yazmıştım. O isteklerin yerine getirilmesi halinde Kılıçdaroğlu’nun adaylığına “evet “ demeye hazırlar. Nedir bu istekler? Bütün liderler yerine Meral Akşener’in tek Cumhurbaşkanı Yardımcısı olması. Ya da fiili Başbakan rolünü üstlenecek yetkilerle donatılarak diğer yardımcılardan ayrışması. Mesela kabinenin Akşener başkanlığında toplanması. ABD seçimlerinde gördüğümüz “Başkan-Başkan Yardımcısı” benzeri ikili görüntüyle meydanlara çıkılması, stratejik önemi olan bakanlıkların İYİ Parti’ye bırakılması…En azından 1’er bakanlığı garantileyecek olan diğer partiler (Saadet, Deva, Gelecek, Demokrat) ile aynı kefede tartılmayı doğru bulmuyor İYİ Parti yöneticileri.  

Cumhurbaşkanı adayının Kılıçdaroğlu olması halinde CHP’nin kafadan üç-beş puan fazla alacağını bunun haksız rekabete yol açacağını da düşünüyor. Kısaca, “Cumhurbaşkanlığı sizin olacaksa Hükümet yönetimi bizim olsun” formülünü kabul ettirmeye çalışıyorlar. 
Evet, süre çok daraldı. Temaslar hızlandı. Bu hafta liderler yine ikili görüşmeler yapacak.  
Her ne kadar partilileri, “susun!” diye uyarmış olsalar da yine ağızdan kriz görüntüsü doğacak sözcükler çıkacak. İktidar cenahı bazı gelişmeleri ellerini ovuşturarak izliyor. Enteresandır, şu sıralar en çok gayret gösteren isim Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın da “ orada ne işin var, gel bize katıl” kabilinden mesajlar verdiği SP lideri Temel Karamollaoğlu.13 Şubat’taki toplantının ev sahibi olan Temel Bey, ortalığı yatıştırma hatta Kılıçdaroğlu’nun önündeki engelleri kaldırma adına dikkat çekici adımlar atıyor. 13 Şubat’ta yapılacak son toplantıda aday ismine son noktanın konulması hedefleniyor. 
Sinir harbi halinde geçecek bir hafta başlıyor. Kriz yönetimindeki başarı seçimin kaderini de etkiler.