İzinsiz ses ve konuşma kaydı almak suç mu? Delil olarak kullanılabilir mi?
İzinsiz ses ve konuşma kaydı almak suç mu? D... Ses ve görüntü kaydı almak suç mu? Mahkemede delil olarak kullanılabilir mi? Ses ve görüntü kaydı almanın hukuki boyutu! İzinsiz kayıtların delil olabilmesi için neler gerekli? bilinmeyen yargı detayları burada!
Son yıllarda teknolojinin hızla gelişmesi ile ses ve görüntü kaydı almak (kamera kaydı almak) çok kolay hale gelmiştir. Ses kaydı almak suç mu, izinsiz alınan ses ve görüntü kaydı delil olarak kullanılabilir mi, boşanma davasında bunu mahkemeye sunabilir miyim gibi birçok sorunun cevabını ceza avukatı Umur Yıldırım yanıtladı. Ankara Barosu avukatlarından Umur Yıldırım; “Kişinin rızası olmadan ses ve görüntü kaydı alınması hukuka aykırılık teşkil ettiğinden bu verilerin delil olarak kullanılması mümkün değildir. Ayrıca kayıt alan kişi de Türk Ceza Kanunu bakımından suç teşkil eden bir eylem gerçekleştirmiş olacaktır. Kişinin rızası olmadan alınan ses ve görüntü kayıtlarının delil olarak kullanılabilmesi yani hukuka uygun kabul edilebilmesi için birtakım koşullar bulunmaktadır. Bu koşullar varsa mahkemeler tarafından delil olarak kabul edilmektedir.” dedi.
Kişinin izni olmadan alınan ses, görüntü veya video kayıtları, hukuka uygun elde edildikleri takdirde hukuk ve ceza yargılamalarında delil değerine sahiptir. Sistematik ve planlı bir şekilde delil üretmek amacıyla gizlice veya habersizce kaydedilen, bu nedenle hukuka aykırı bir şekilde elde edildiği kabul edilen ses, görüntü veya video kayıtları hukuk ve ceza davalarında delil olarak kullanılamayacağını belirten ceza avukatı Umur Yıldırım; “Ceza hukuku ve özel hukukta hukuka aykırı delillerin ispat aracı olamayacağı açıkça düzenlenmiştir. Ceza Muhakemesi Kanunu 217/2. maddesi “Yüklenen suç, hukuka uygun bir şekilde elde edilmiş her türlü delille ispat edilebilir.”, CMK 206/2. maddesi, “Delil, kanuna aykırı olarak elde edilmişse.”, CMK 230/1 maddesi “Delillerin tartışılması ve değerlendirilmesi, hükme esas alınan ve reddedilen delillerin belirtilmesi; bu kapsamda dosya içerisinde bulunan ve hukuka aykırı yöntemlerle elde edilen delillerin ayrıca ve açıkça gösterilmesi.” bu hususu açıkça düzenlemiştir. Yine Hukuk Muhakemeleri Kanunu 189/2 maddesi “Hukuka aykırı olarak elde edilmiş olan deliller, mahkeme tarafından bir vakıanın ispatında dikkate alınamaz.” şeklinde düzenleme ile hukuka aykırı delillerin hükme esas alınamayacağını düzenlemiştir.” dedi.
Hangi Durumlarda İzinsiz Ses ve Görüntü Kaydı Delil Olarak Kullanılır?
Ceza ve özel hukuk davalarında hukuka aykırı ses ve görüntü kayıtların delil olarak hükme esas alınmayacağını belirten Ceza avukatı Yıldırım ekledi; “Hukuka aykırı şekilde elde edilen ses ve görüntü kayıtları ceza ve özel davalarında delil olarak kullanılamaz. Fakat, belli durumlarda gizli bu kayıtlar hukuka uygun delil olarak kabul edilip ispat amacıyla kullanılabilir. Yargıtay tarafından gizli ses ve görüntü kaydının delil olarak kabul edilebilmesinin için; kendisine ve yakınlarına karşı işlenen bir suçta kayıt alınmalı, gizli kayıt yapan kişinin veya yakınları aleyhine işlenen suç veya haksız saldırı, “tesadüfen” veya “ani gelişen bir olay” şeklinde oluşmalı, o an işlenen suç nedeniyle kolluk güçlerine başvurma imkanın olmaması gerekli, tekrardan elde edilme ve başka türlü ispatı mümkün olmayan bir durum olmalı ve son olarak bunu sadece yetkili makamlar ile paylaşması gereklidir.” dedi.
“Yargıtay tarafından uygulanan bu şartları taşıyan gizli ses ve görüntüler delil olarak kullanılabilir. Aksi durumda hukuka aykırı delildir ve Türk Ceza Kanunu kapsamında kaydı alan suç işlemiş sayılır.” ifadelerini kullandı.
Ankara Bölge İdare Mahkemesi 12. İdari Dava Dairesi 2019/1589 sayılı kararında: “Telefonla tehdit edilen avukatın, kendisini savunmak için konuşmayı kayıt altına alması ve savcılığa şikayette bulunması, özel yaşamın gizliliğini ihlal suçunu oluşturmadığı gibi Av. K. ve Meslek Kurallarına aykırı bir disiplin suçu da değildir.” İfadelerine vermiştir.
İzinsiz Ses Kaydı Almak Suç Mudur? Detaylı okumak için tıklayınız.
İzinsiz Ses ve Görüntü Kaydı Almak Suç Mudur?
Türk Ceza Kanunu kapsamında ses kaydı alınması şeklinde spesifik bir suç türü olmadığını belirten Ceza avukatı Yıldırım, “İzinsiz ses kaydı alınması sonucunda TCK’da düzenlenen birtakım suçlara sebebiyet verilmektedir. Bu suçlara örnek vermek gerekirse;
- Özel hayatın gizliliğini ihlal suçu (TCK 134)
- Haberleşmenin gizliliğini ihlal suçu (TCK 132)
- Kişiler arasındaki konuşmaların dinlenmesi ve kayda alınması suçu (TCK 133)
Oluşmasına sebebiyet verebilir. Ses kaydının alınmasının bir suça sebebiyet verebilmesi için aranan kriter bu ses kaydının elde ediliş şeklidir. Kişinin izni olmaksızın ses kaydı alınması hukuka aykırılık teşkil edeceğinden dolayı bu verilerin delil olarak kullanılması mümkün değildir. Ses kaydını izinsiz alan kişi de Türk Ceza Kanunu kapsamında suç teşkil eden bir eylem gerçekleştirmiş olacaktır. Kişinin rızası olması dahi bu kayıtların delil olarak kullanılabilmesi için yeterli değildir.
İzinsiz ses ve görüntü kaydı alınmasında önemli olan husus aleniliktir. Burada suç teşkil eden hareket kişiler arasında yapılan özel konuşmaların ses veya video kayıt cihazı ile kayda alınmasıdır. Özelden kasıt ise konuşmanın aleni yapılıp yapılmadığıdır. Eğer kişiler arasında yapılan konuşmalar üçüncü kişiler tarafından duyulması için özel çaba gerektirir ise bu konuşma aleni bir konuşma değildir. Yani diğer üçüncü kişiler tarafından duyulması için çaba sarf edilmeyen konuşmalar alenidir ve herkes rahatlıkla duyabilecektir. Dolayısıyla aleni konuşmaların kayda alınması işbu suçu oluşturmaz.” dedi.
İzinsiz Ses ve Görüntü Alanlar Ne Kadar Ceza Alır?
Belli durumlarda izinsiz ses, görüntü ve videoların delil olabileceğini anlatan Avukat Umur Yıldırım; “Yargıtay tarafından belirtilen şartları taşımayan ses ve görüntü kayıtları TCK kapsamında; “TCK 132 haberleşmenin gizliliğini ihlal, TCK 133 kişiler arasındaki konuşmaların dinlenmesi ve kayda alınması ve TCK 134 özel hayatın gizliliğini ihlal suçlarının meydana gelmesine neden olabilir.” dedi. Bu suçların basit halinin cezası 1 yıldan başlayarak 5 yıla kadar arttığını, hatta kayıt alma suretiyle gerçekleştiğinden cezanın 1 kat arttırılacağını belirten avukat Yıldırım; “İzinsiz ses ve görüntü kaydı almak cezası, kişinin hangi suçtan cezalandırılacağına göre değişir.
- Özel hayatın gizliliğini ihlal suçu işlemiş ise 2 yıldan 6 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
- Haberleşmenin gizliliğini ihlal suçu işlemiş ise 2 yıldan 6 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.
- Kişiler arasındaki konuşmaların dinlenmesi ve kayda alınması suçu işlemiş ise 2 yıldan 5 yıla kadar hapis cezası ile cezalandırılır.” Diyerek “dikkat etmeniz ve suça karışmamanız gerektiğini” belirtti.
Ceza avukatı Yıldırım: “Teknolojinin gelişmesine paralel olarak, cep telefonları ve diğer aletler kullanılarak çok kolay bir şekilde ses ve görüntü kaydı yapılabilir hale gelmiştir. Birçok kişi, gerektiğinde delil olarak kullanabilmek için, izinsiz ses veya görüntü kaydı yapmaktadır. Bu kayıtlar, bir gereklilik sonucunda ya da hukuki olarak elde edilmediği için, mahkemeler tarafından delil kabul etmez ve suç teşkil eder. Bu nedenle de çok sayıda izinsiz ses veya görüntü kaydı almaktan ceza davası açılmaktadır.”
Boşanma Davasında Ses Kayıtları Delil midir?
Eşlere ait ses kayıtları, görüntü ve videolar evlilik süreci ve boşanma aşamasından sonraki süreçte taraflar arasındaki en hassas noktalardan birisidir. Boşanma aşamasındaki eşler, birlikteliklerinde veya ayrı kaldıkları süreçte eşleri ile ilgili mevcut delillerini mahkemeye sunmakta ve davanın kendileri lehine sonuçlanması için ellerini kuvvetlendirmektedirler.
Avukat Umur Yıldırım: “Gizli alınan ses kayıtları Yargıtay’ın belirttiği şartları taşıyorsa ve hukuki kurallar ihlal edilmeden mahkemeye verilirse delil olarak kabul edilir. Bir kişi tehdit edilmişse, hakarete uğramışsa, darp edilmişse veya şantaja uğramışsa ve kayıt altına almışsa mahkeme bunları hukuki delil olarak kabul etmektedir. Boşanma davaları için karşı tarafın bilgi ve rızası olmadan elde edilen ses kaydı, sms kaydı, ekran görüntüsü ve video kaydının kullanılması bazı istisnai durumlar hariç yasalar tarafından üstte belirttiğimiz şekilde yasaktır.
Evlilik birliğinde eşler birbirinin sadakatini ölçmek için, evlerine koydukları kayıt cihazları boşanma sebebi sayılmaktadır. Çünkü burada yaşanılan ortak alan kişinin özel hayatının mahremiyetinden daha önemli değildir. Eve yerleştirilen kayıt cihazlarında her iki tarafında haberi olmalı kişinin rızası olmadan ortam dinlemesi yapılmamalıdır. Bu durum TCK bakımından suç teşkil etmektedir. Bu duruma göre konut, iş yeri mekanlarda dinleme cihazı yardımıyla ele geçirilen kayıtların mahkemede delil niteliği yoktur. Bu gibi durumlarda taraflardan herhangi birinin diğer tarafın rızası olmadan telefon konuşması sırasında kaydettiği ses veya video görüntüsü delil olarak kullanılamaz.
Evlilik birliği içinde bulunan tarafların birbirlerinin özel hayatına müdahale etmesi “özel hayatın gizliliğini ihlal” suçunu meydana getirebilir. Ancak kişilerin içinde bulundukları şartlar, TCK m. 25/2 hükmünde düzenlenen “zorunluluk hali” oluşturduğu takdirde hukuka uygunluk nedeni bulunacağından söz konusu eylemler suç teşkil etmeyecektir. Yargıtay’ın belirttiği şekilde elde edilmişse delil olarak kullanılabilir.” dedi.
Telefonla Konuşurken Ses Kaydı Almak Suç Mu?
Her durumda telefon ile konuşurken gizlice ve izinsiz ses kaydı alınması halinde haberleşmenin gizliliğini ihlal suçu oluşmayacaktır. Ceza avukatı Yıldırım: “İzinsiz ses kaydı yapılması halinde bu suçun oluşması için iki şarttan birinin varlığı gerekmektedir. Bu şartlardan ilki, haberleşme içeriğinin 3. bir kişi tarafından kaydedilmiş olmasıdır. Konuşmanın taraflarından birinin kayda alması bu suça sebebiyet vermez. Diğer şart ise izinsiz alınan ses kaydı ifşa edilmelidir.
Keza Yargıtay kararlarında da kendisine veya aile birliğine yönelen, onurunu zedeleyen, haksız bir saldırıyı önlemek için, kaybolma olasılığı bulunan kanıtların kaybolmasını engelleyip, yetkili makamlara sunarak güvence altına almak amacıyla, saldırıyı gerçekleştiren tarafın bilgisi ve rızası dışında, özel hayata ait bilgileri okuma, konuşma ve haberleşme içeriklerini veya özel hayata ilişkin ses ve görüntüleri dinleme, izleme ya da kaydetme, kişisel verileri kaydetme, ele geçirme ve yayma eylemlerinin hukuka aykırı olduğunu kabul etmek mümkün olmadığı belirtilmektedir.” dedi.
YORUM YAZ
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.