İzocam grevi 8. gününde

Kristal-İş Genel Başkanı Bilal Çetintaş ve Genel Başkan Yardımcısı Serdar Başyiğit, grevin sekizinci gününde, İzocam’ın Tarsus’ta bulunan fabrikasına giderek grevdeki üyelerle bir araya geldi. Grev çadırında üyelerle ve greve desteğe gelenlerle değerlendirmelerde bulunan Bilal Çetintaş ve Serdar Başyiğit, bu değerlendirmelerin ardından coşkulu bir kalabalıkla birlikte açıklamalarda bulundu.

Genel Başkan Yardımcısı Serdar Başyiğit yaptığı konuşmada: "Hepinizi, değerli üyelerimiz ve sendikam Kristal-İş adına saygı ve sevgiyle selamlıyor, bugün burada bizlerle olduğunuz ve bizlere güç verdiğiniz için teşekkür ediyorum. 

Bizler bugün, tüm bu zorluklara göğüs gererek, sendika hakkımızdan, demokratik ve anayasal haklarımızdan vazgeçmeyerek buraya geldik. 

Geçen bunca zaman içerisinde yıpratılmış umutlara rağmen, sizlerde gördüğümüz inanç ve kararlılıkla bu haklarımızı alacağımıza inandığımız için bu yola çıktık ve bugün akan alın terimizin karşılığını almak için buradayız. 

İşverenin, geçen bu sürede uyguladığı baskı ve yıldırma politikalarına rağmen Kristal-İş Sendikasına olan inancını koruyarak sendika hakkından vazgeçmeyen tüm üyelerimizi yürekten kutluyorum. 

Bugünlere beraber geldik. Bugün hala buradayız, birlikteyiz ve birlikte olduğumuz için güçlüyüz. 

Farklı düşüncelerimiz, farklı inançlarımız olabilir. Çıkarlarımız da farklı olabilir ama tek bir çıkar için birleştiğimiz zamanlar hedefe ulaşacağımız ender zamanlardır. 

Bu duygu ve düşüncelerimle buraya desteğe gelen tüm emek dostlarına bir kez daha teşekkür ediyorum." ifadelerini kullandıktan sonra sözü Genel Başkan Bilal Çetintaş’a bıraktı.

Konuşmanın bitmesiyle birlikte üyelerin sloganları eşliğinde söze başlayan Bilal Çetintaş şu ifadeleri kullandı: 

" Değerli emek dostları, sizlerle birlikte basın açıklaması yapmaktan ve bu mücadelede bugün birlikte olmaktan büyük mutluluk duyuyor, sendikam Kristal-İş adına ve üyelerimiz adına sizleri saygıyla ve sevgiyle selamlıyorum. Bugün yağmur müsaade eder mi etmez mi bilemiyorum ancak her ne olursa olsun biz bu buluşmayı gerçekleştirecektik. Çünkü bizler, bu yola sizinle çıktık. Bu yolun sonuna birlikte varacağız. 

‘SADAKA İSTEMEYİZ’

İzocam işvereni özellikle yargı sürecinde, kasıtlı olarak yetkisiz mahkemelere başvuruda bulundu. Mahkemelerin yetki karmaşası ve bu arada yaşanan gelgitler nedeniyle de yetki belgemiz dört buçuk yılı aşkın bir süre gecikti. Ancak ne olursa olsun biz bu mücadeleden vazgeçmedik, vazgeçmeyeceğiz. Çünkü İzocam işçileri bize güvendi, sendikamıza güvendi, bizde onlara güvendik ve aramıza kimse giremedi. 

Buradan bir kez daha işverene sesleniyorum. Bizler biat kültürünü sevmeyiz, sadaka da istemeyiz. 

Bizler fabrikalarımızı seviyoruz ve çalışıyoruz. Bizler üretmeyi seviyoruz, biz ürettiğimiz için fabrikalar var, biz kaliteli ürünler ürettiğimiz için rekabet edebiliyorlar. 

Biz sadaka değil alın terimizin karşılığını istiyoruz. Bizler olmadan o fabrikalar olmaz. O fabrikalar bizim. Biz olmazsak onlar da olmaz, üretemezler. Ancak buna rağmen Kristal-İş Sendikasının buraya girmesini istemediler. İstememelerinin nedeni; Kristal-İş’in '79 ile '93 yılları arasında çok grev yapmış olmasıymış. Kristal-İş’in çok eylem yaptığından şikâyet ediyorlarmış. 

Oysa biz hiçbir zaman grevi amaçlamadık. Ne olursa olsun biz grev yapacağız demedik. Grevi bir hedef olarak görmedik. Siyasi grevler de yapmadık. Keyfi eylemler de yapmadık. Biz hakkımız olanı almak için, grevi bir araç olarak kullanmayı şiar edindik." 

Sözlerinin devamında, toplu sözleşmenin son aşamasında verilen tekliflerden ve süreç içerisinde yaşananlardan bahseden Çetintaş, hiçbir koşulda ilke ve mücadelelerinden vazgeçmeyen Kristal-İş Sendikasının, ne bugün ne de bugünden sonra ilke ve mücadelelerinden vazgeçmeyeceğini ifade etti. 

Yaklaşan 2019 yerel seçimlere de değinen Çetintaş; çalışma yaşamının geldiği noktada, işçilerin bazı konuları ciddi olarak düşünmesi gerektiğini, her geçen gün işçilerin aleyhine yeni düzenlemelerin yapıldığını, işçilerin de tüm bunları göz önünde bulundurarak tercihlerini belirlemesi gerektiğini söyledi. 

Çetintaş: “Bizler sendikalar olarak her ne kadar tarafsızlığımızı korumak zorunda olsak da, daha önce de belirttiğimiz gibi, işçilerin sorunlarını derinleştirenleri değil, sorunlarına çözüm önerisi getirenleri ve işçinin zor zamanında yanında olanları göreve getirmemiz gerekir.”dedi.

Çetintaş konuşmasını sonlandırırken, üyelerin sloganları eşliğinde bir kez daha işverene çağrısını yineledi. 

Grev alanında yapılan basın açıklamasına, CHP Mersin Büyükşehir Belediye Başkan adayı Vahap Seçer, CHP Tarsus Belediye Başkan Aday Adayı Dr. Haluk Bozdoğan, Mezitli CHP Belediye Başkanı Neşet Tarhan ve partililer, TKP Mersin il ve ilçe yöneticileri, EMEP Mersin il ve ilçe yöneticileri, Eğitim-Sen ve Eğitim-İş Mersin il temsilcilerinin yanı sıra üyelerin aileleri ve farklı STK’lar tarafından katılım gerçekleşti.

Kamu Emekçileri Sendikaları Konfederasyonu (KESK) Kocaeli Şubeler Platformu temsilcileri de İzocam’ın Dilovası’nda ki fabrikasına gelerek grevdeki üyeler ile görüştü. 

Platform adına açıklamalarda bulunan KESK Dönem Sözcüsü Yapı-Yol Sen Şube Başkanı Ethem Kartal, grevin işçilerin en demokratik hakkı olduğunu belirterek, Kristal-İş üyesi İzocam işçileri başta olmak üzere sendikal hakları için mücadele eden Flormar ve Cargill işçilerine her türlü desteği vereceklerini ve direnişleri süresince de KESK Kocaeli Şubeler Platformu olarak işçilerle birlikte hareket edeceklerini ifade etti.