Kemal Kılıçdaroğlu: Orta direk güçlenirse devlet ayakta kalır
Kemal Kılıçdaroğlu: Orta direk güçlenirse de... Kılıçdaroğlu Kayseri'de sivil toplum temsilcileriyle buluştu. Temsilcilerinin sorunlarını dinleyen Kılıçdaroğlu, "Rahmetli Özel, esnaf için orta direk derdi. Orta direk güçlenirse devlet ayakta kalır. Türkiye’de huzur olur. Şimdi orta direk'' dedi
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Kayseri’de bulunan, Sanayiciler Derneği, Kırmızı Et Üreticileri Birliği, Esnaf ve Sanatkarlar Derneği, Lokantacılar ve Pastacılar Odası, Özel Okullar Birliği Derneği, İşçi Emeklileri Derneği, Veteriner Hekimler Odası, Gıda Mühendisleri Odası ve Koop-İş Şubesi Başkan ve Temsilcileri ile video konferans yöntemiyle görüştü. Kılıçdaroğlu, 1 milyon 700 bine yakın işyerinin kapandığını vurgulayarak, "Bu mesleklerin özelliği bunlar günlük yaşarlar. Lokanta sahibi, o gün elde ettiği gelirle geçimini sürdürmeye çalışır. Yanındaki işçinin gündeliğini öder, masrafları vardır onları öder. Kalan kısmına da ‘Allah bereket versin’ der ve ertesi günün, haftanın veya yılın hesabını yapar" dedi. Esnafın sorunlarını sıralayan Kılıçdaroğlu, "Sicil affının olması, kira sorunu ve özellikle kira ödeyen esnafın stopaj sorunu var. Stopaj sorunu şöyle; kira gelirinden kesilmesi gereken vergiyi esnaf yatırsın diyorlar. Kira sahibi ‘ben alacağım kiraya bakarım, stopaj senin sorunun’ diyor. Dolayısıyla stopaj, esnafın sırtında kalıyor. Bunun kalkması lazım" diyerek defalarca dile getirdiklerini söyledi. Kılıçdaroğlu görüşmede özetle şunları söyledi: "Öncelikle sicil affı konusunda, hemen hemen ticaretle uğraşan bütün arkadaşların ortak görüşü şeklinde bir beklenti ortaya çıktı. Sicil affını biz getirmek istedik. Yasa teklifi de verildi fakat sicil affını iktidar kabul etmedi. Şöyle bir sıkıntısı var bu işin. Durumu iyi olan, çekini, bonosunu zamanında ödeyen birine kredi veriyorsunuz. Bu kişinin krediye ihtiyacı yok ki. Krediyi alıyor, dolara yatırıyor, orada tutuyor. Asıl ihtiyaç duyan, geçmişte herhangi bir nedenle bonosunu veya çekini ödeyememiş. Banka almış kara listeye. Gidiyorsunuz kredi almaya, banka diyor ki ‘hayır sen kara listedesin, ben sana kredi vermem.’ Özellikle pandemi sürecinde bunun uygulanmaması gerektiğini hemen hemen yaptığım her konuşmada ifade ettim. Bundan sonra da ifade edeceğiz. Restoran, manav, kahvehane, pastane, berber, kuaför gibi 1 milyon 700’e yakın işyeri kapandı. Bu mesleklerin özelliği bunlar günlük yaşarlar. Lokanta sahibi, o gün elde ettiği gelirle geçimini sürdürmeye çalışır. Yanındaki işçinin gündeliğini öder, masrafları vardır onları öder. Kalan kısmına da ‘Allah bereket versin’ der ve ertesi günün, haftanın veya yılın hesabını yapar.
"ORTA DİREK KALMADI"
Rahmetli Özel, esnaf için orta direk derdi. Orta direk güçlenirse devlet ayakta kalır. Türkiye’de huzur olur. Şimdi orta direk, direk kalmadı. Dedik ki en azından 3 ay süreyle kirayı ödeyin. Ne olacak, devlete öyle büyük bir yük getirmiyor. Onun da hesabını yaptık. İşçinin, çiftçinin banka borçlarını 1 yıl süreyle yeniden yapılandır. Borcunu ödeyemiyorsan, sosyal devlet olarak ‘faizini ben ödeyeceğim’ dersin. Sosyal devlet olarak, ‘Pandemi geldi, hepinizin sıkıntısını biliyorum ama borçlarınızı yeniden yapılandırdım, 1 yıl sürede oluşan faizini ben ödeyeceğim’ derim. Çağırırsın bankaları, ‘pandemi süreci var, faizi devlet olarak ben ödeyeceğim, indirin bunu.’ Hepsi indirir emin olun. Böylece esnafla veya sanayiciyle devlet arasında güven pekişmiş olur. Geçen görüştüğüm bir esnaf şunu söylüyor: ’40 yıldır şu devlete vergi veriyorum, 40 gün bana bakamadı’ diyor. Evet, 40 gün bakamadı. Devletin sadece 3 ayda içeride ödediği faiz, 38 milyar lira. Bunun yarısıyla söylediğim bütün işleri yapmak mümkün. Bir avuç faizciye ödüyorsan 38 milyar lira ama 1 milyon 803 bin esnasın sorununu çözmüyorsun. Tarım, hayvancılık sektörünün ciddi sorunlarla karşı karşıya olduğunu biliyorum. Bu konuda sağlıklı ve tutarlı bir planlamanın olmadığını da biliyorum. Siyasete atıldıktan sonra benim açımdan en büyük şaşkınlık, Türkiye Cumhuriyeti’nin saman ithal ediyor olmasıydı. Maalesef bu da oldu. Geçen gün yeni bir şey oldu. Ayçiçeği çekirdeğinin kabuklarını da ithal ettik. Hayvancılıkta kullanılacakmış. O kadar bereketli ovalarımız, tarlalarımız var, suyumuz, güneşimiz, insanımız var. Nasıl olur da Türkiye bunları ithal eder halde, anlamakta zorluk çekiyorum. Hayvancılık konusunda tutarlı ve sağlıklı bir planlama uygulansaydı bu ülkede, sadece Türkiye değil bütün Ortadoğu’yu beslerdik.
"STOPAJ ESNAFIN SIRTINDA KALIYOR"
Açıkları şu an düşündüklerinizden çok büyük. Emeklilik yaşının uzatılması, prim ödeme gün sayısının artırılması, bütün bunlar olması rağmen sistemdeki açık büyüyor. Dolayısıyla cesaret edip bunu yeniden yapılandıramıyorlar. Ama yapılandırılması lazım, bir noktadan sonra ödenemez duruma gelecek bunlar. Sicil affının olması, kira sorunu ve özellikle kira ödeyen esnafın stopaj sorunu var. Stopaj sorunu şöyle; kira gelirinden kesilmesi gereken vergiyi esnaf yatırsın diyorlar. Kira sahibi ‘ben alacağım kiraya bakarım, stopaj senin sorunun’ diyor. Dolayısıyla stopaj, esnafın sırtında kalıyor. Bunun kalkması lazım. Defalarca dile getirdik. 5510 sayısı kanunun işçinin ve emeklinin aleyhine olduğunu söylediniz. Zaten öyleydi ama bu uyarı yapıldığı zaman kimse buna inanmadı. Ne zamanki düşük emekli aylıkları alındı, o zaman fark edildi. Şöyle bir tabloyla karşı karşıyayız. Dünyanın her yerinde fazla prim ödeyen fazla aylık alır. Bizde ise fazla prim ödeyen daha düşün emekli aylığı alıyor. Eğitim bir topluma sınıf atlatan en önemli unsurdur. 18 yılda maalesef 11 kez eğitim politikası değişti. Çocuklarımız denek olarak kullanıldılar. 4 artı 4 artı 4 sistemi geldi. Bakanlar Kurulu’nda görüşülmedi, kalkınma planlarında yoktu, Eğitim Bakanlığı’nda, Eğitim Şuraları’nda görüşülmedi. Bir kanun teklifiyle verildi. Kanun teklifini veren 5 milletvekilinden hiçbiri de eğitimci değildi. Ama bu kanun çıktı. Dünyanın hiçbir yerinde yoktur. Diyorlar ki Avrupa’nın en büyük havalimanını yaptık, en güzel otoyollarını yaptık, en iyi hastanelerini yaptık, alkışlıyoruz. AKP milletvekillerine dönüp sordum; ‘Siz bu hastanelerin, havaalanlarının kaça yapıldığını biliyor musunuz?’ Hiç kimse bilmiyor. Ama siz vergi veriyorsunuz. Sizin paranızın nereye harcandığını sormuyorsunuz."
"Kemal Kılıçdaroğlu: Orta direk güçlenirse devlet ayakta kalır" haberi, 04 Temmuz 2020 tarihinde yazılmıştır. 04 Temmuz 2020 tarihinde de güncellenmiştir. Gündem kategorisi altında bulunan Kemal Kılıçdaroğlu: Orta direk güçlenirse devlet ayakta kalır haberi 2020 yılına aittir. Bu haberin yanı sıra sayfamızda birçok güncel bilgi ve son dakika haberler yer almaktadır. Kemal Kılıçdaroğlu: Orta direk güçlenirse devlet ayakta kalır 2024 konusundaki bu haber içeriği objektif bakış açısının yansımasıdır. Gündem konusunda 19 Aralık 2024 tarihlidir, bugüne ait güncel gelişmelerden haberdar olmak için bizi Twitter ve Facebook sayfalarımızdan takip edin.
YORUM YAZ
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.