'Korona kaparsam..' Taahhütname imzalatıp sorumluluğu işçiye yıktılar

'Korona kaparsam..' Taahhütname imzalatıp sorumluluğu işçiye yıktılar

'Korona kaparsam..' Taahhütname imzalatıp so... Koronavirüse karşı mücadelede sosyal izolasyonun önemine rağmen birçok sektörde işçiler çalıştırılmaya devam ediyor. Bazı inşaat firmalarının, işçilere 'işyerinde olası bir koronavirüs bulaşması vakasından dolayı...

Koronavirüse karşı mücadelede sosyal izolasyonun önemine rağmen birçok sektörde işçiler çalıştırılmaya devam ediyor. Bazı inşaat firmalarının, işçilere 'işyerinde olası bir koronavirüs bulaşması vakasından dolayı olabilecek tüm zararlardan tamamen kendisinin sorumlu olduğunu' belirten bir taahhütname imzalattığı ortaya çıktı.

Koray İnşaat'ın İstanbul Çekmeköy'de inşaatı devam eden Koray Kasaba 4. Etap Şantiyesi'nde çalışan işçilere, çalışırken koronavirüs kapmaları durumunda 'tüm sorumluluğun kendilerine ait olduğunu' kabul ettiren bir taahhütname imzalatıldığı öğrenildi.

Koray İnşaat, İstanbul Çekmeköy'deki Koray Kasaba 4. Etap Şantiyesi'nde çalışan işçilerin tamamına 26 Mart günü bir taahhütname belgesi verdi ve belgede yer alan şartları kabul eden işçilerin belgeyi isim, soyisim ve tarih bilgisi ekleyerek imzalamalarını talep etti.

SORUMLULUK İŞÇİYE!

Taahhütnamede işçilerden, 'işyerinde olası bir koronavirüs bulaşması vakasından dolayı olabilecek tüm zararlardan tamamen kendisinin sorumlu olduğunu' kabul etmesi istendi.

BBC Türkçe'den Fundanur Öztürk'e konuşan inşaat işçileri, bu taahhütnameyi imzalamayı kabul etmeyenlerin istifaya zorlandığını ifade etti.

Ayrıca işçilerin BBC Türkçe'ye gönderdiği ses kaydı ve videolarda, işverenin işçileri taahhütnameyi imzalama konusunda ikna etmeye çalıştığı, imzalamayan işçilerin ise istifa ya da ücretsiz izin dilekçesi vermesini talep ettiği görülüyor.

İşçilerin imzasına sunulan belgede şu ifadeler yer alıyordu:

"…Kamp alanı/odalar ve yıkanma yerini kendi istek ve irademle kullandığımı, kampta kalmak istediğimi, bu dönem içinde işverenlikçe ülkemizin içerisinde bulunduğu bu olağanüstü duruma ilişkin alınan tedbirlere harfiyen riayet edeceğimi, işverenlikçe belirtilen kurallara uymamamdan veya sair şartlardan dolayı işyerinde bulunduğum dönem içinde kendime olası bir koronavirüs bulaşması vakasından dolayı olabilecek tüm zararlardan dolayı tamamen kendimin sorumlu olduğunu,

"Yukarıdaki arz ve izah edilen neden ve gerekçeler ile işverenliğe herhangi bir cezai, idari, yasal ve hukuki sorumluluk yükletilemeyeceğini, bu konularda hangi nam altında olursa olsun işverenliğe karşı hiçbir talep ve iddiada bulunamayacağımı ve işverenin söz konusu kampta kalmamdan ve bu virüs ile hastalanmamdan dolayı doğacak zararlardan herhangi bir sorumluluğunun bulunmadığını/bulunmayacağını kabul, beyan ve taahhüt ederim."

FİRMA AÇIKLAMA YAPMADI

BBC Türkçe'nin ulaştığı Koray İnşaat, işçilerin imzasına sunulan bu belge ve şantiyedeki olumsuz çalışma koşullarına dair iddialara ilişkin herhangi bir açıklamada bulunmadı.

OLMAYAN TEDBİRLER VARMIŞ GİBİ GÖSTERİLDİ

Taahhütname metninde ayrıca işçilerden, şantiyede koronavirüs ile ilgili alınan tedbirleri taahhüt etmesi bekleniyor.

İddia edilen bu tedbirler arasında; işçilere virüsle ilgili bilgilendirmenin yapıldığı, vardiyalı yemek ve sosyal mesafe uygulamasına geçiş yapıldığını, her noktada dezenfektan olduğu ve işçilere yeteri kadar malzeme temin edildiği yer alıyor.

Ancak işçiler, kendilerine imzalatılan belgede bahsi geçen tedbirlerin alınmadığını ve hatta işçilerin konaklayıp yemek yediği alanlarda gerekli temizliğin dahi sağlanmadığını söylüyor.

İşçiler 6 m2'lik konteynır odalarda 5-6 kişinin kaldığını ve yaklaşık 200 işçinin çalıştığı şantiyede sadece dört duşakabin olduğunu belirtiyor.

'BENİM CANIM SATILIK DEĞİL' DİYEN İŞÇİNİN ÜZERİNE YÜKLENDİLER

Şantiyede üç aydır çalıştığını belirten bir işçi şöyle dedi:

"Taahhütnameyi okuduktan sonra, 'Ben bunu imzalamam, benim canım satılık değil' dedim. Sonra patronlar hepsi birden üstüme yüklendi. İstifa kâğıdı imzalatmak istediler, onu da imzalamadım. 'Eğer taahhütnameyi imzalamazsan burada kalamazsın' dediler. Beni şantiyeden atmak için zabıta çağırdılar. Mecburen taahhütnameyi imzalamak zorunda kaldım."

Üç ay önce memleketinden İstanbul'a çalışmak için geldiğini söyleyen işçi, şehirlerarası otobüs seyahatleri durdurulduğu için memleketine dönemediğini söylüyor:

"O taahhütnameyi okuduğumda açıkçası kendimi köle gibi hissettim. Benim canımı hiçe sayıp sadece kendilerini kurtarmak istediklerini fark ettim. Ama eğer kâğıdı imzalamasaydım şantiyeden atacaklardı."

"İstanbul'da gidecek başka bir yerim yok. Otobüs seferleri durduğu için memleketime de dönemem. 'Otobüs yok, sokakta mı kalayım?' dediğimde, 'Orası bizi ilgilendirmez' dediler."

Bir başka işçi ise koronavirüs şüphesiyle hastaneye gittiğini ancak test yapılmadığı için şantiyeye dönüp çalışmaya devam ettiğini anlatıyor:

"Yatakhane ve yemekhane çok pis durumda. İmzalattıkları taahhütnamede yazan hiçbir temizliği yapmıyorlar. Banyo yaptığımız yer çok kötü, birçok gün yıkanmak için sıcak su bulamıyoruz. Şu an altı kişi kaldığımız konteynırları da dört kişiye düşüreceklerini söylemişlerdi ancak henüz bir adım atılmadı. Sadece iki günde bir ateş ölçüyorlar."

"Bir hafta önce öksürük, nefes darlığı, boğaz ağrısı ve grip şikayetleriyle hastaneye gittim. Hasta olduğum gece sabaha kadar öksürdüm ama o gece şantiyede araç olmadığı için ertesi sabah arkadaşımın arabasıyla, yani kendi imkanlarımla doktora gittim. Doktor, 'Sende korona belirtileri var ama ateşin 40 olduğu zaman yeniden gel, test yapalım' dedi. Yazdığı ilaçları kullanıyorum, şantiyede çalışmaya devam ediyorum."

Başka bir işçi de 'mecburen' taahhütnameyi imzalamak zorunda kaldığını anlatıyor:

"İmzalamak istemedim ama zor durumdayım, paraya ihtiyacım var. İmza atmadığı için gönderilen arkadaşlarımız oldu ama çoğumuz maddi kaygılardan ötürü burada kalıp çalışmak zorundayız. İşveren bize bir şey olması durumunda kendini sağlama almak istiyor, bunu hepimiz biliyoruz ama ne yapabiliriz?"

BBC Türkçe'ye konuşan işçiler, koronavirüs belirtileri gösteren arkadaşlarının inşaatta çalışmaya devam ettiğini belirtiyor:

"Kendimizi burada kesinlikle güvende hissetmiyoruz. Biz burada mecburiyetten kalıyoruz. Aramızda hasta olanlar, öksürenler var. Tuvalet ve banyolardaki sabunluklar boş. Şantiyede görevli olan doktor haftada bir gün, cuma günleri geliyor. Muayene etmiyor, eğer bir şikâyetin varsa ağrı kesici veriyor. Bunun dışında başka bir şey yaptığını görmedik."

'İMZA ATMAYAN GİTSİN'

İşçilerin BBC Türkçe'ye gönderdiği ses kaydı ve videolarda, işverenin işçileri taahhütnameyi imzalama konusunda ikna etmeye çalıştığı, imzalamayan işçilerin ise istifa ya da ücretsiz izin dilekçesi vermesini talep ettiği görülüyor:

"Aranızda belgeyi imzalamayan arkadaşlar varmış herhalde. Eğer arkadaş kendinden korkuyorsa, şüpheleniyorsa, yazsın izin dilekçesini gönderelim. Sıkıntı ne zaman düzelirse o zaman gelsin. Şantiye şefiniz de sahada. Benim yeğenim orada çalışıyor. Kimseyi zorla çalıştırma şansımız yok."

İşçilerin aldığı ses kaydında ise firmanın şantiye sorumlusuna ait olduğu belirtilen kişinin şu sözleri duyuluyor:

"Çalışmak isteyen imza atar, çalışmak istemeyen imza atmaz. İmza atmayacaksan gideceksin paşam. Bizim yapacağımız hiçbir şey yok. İmza atmayanlar şantiyede kalamaz, patron 'Ben bunun sorumluluğunu alamam' diyor. Türkiye genelinde böyle bir yasa var. Şu anda çalışan herkese bunu imzalattırıyorlar. Koray İnşaat'ta kalan personel burada rızasıyla kaldığını beyan edecek, bu kadar basit."

İşçilerden birinin imzalamayı reddetmesi üzerine, işçiden 'istifa dilekçesi' isteniyor. İşçinin bunu reddetmesi üzerine şantiye sorumlusu, "Seni biz işten çıkarmıyoruz, taahhütnameyi imzalamayarak sen kendin işten çıkıyorsun" diyor.

HUKUKİ İZAHI YOK

BBC Türkçe'nin sorularını yanıtlayan Avukat Ekin Güneş Saygılı, işveren tarafından hazırlanan taahhütnamenin hiçbir hukuki geçerliliği olmaması bir yana işverenin yükümlülüklerini artıran bir belge olduğunu savunuyor.

Saygılı, bu taahhütname belgesiyle işverenin 'olası kast' suçu işlediğini söylüyor:

"Bu taahhütnamenin hiçbir hukuki izahı yoktur. Eğer o şantiyede çalışan bir kişiye koronavirüs bulaşırsa ve diyelim ki ölürse, bu bir iş kazasıdır. Bu işverenlerin hem hukuki olarak hem de cezai olarak sorumluluğundadır."

"İşveren tarafından işçilere bu belge imzalatıldıktan sonra artık burada 'olası kasıt' var demektir. Olası kast; işverenin neticeyi öngörmesi, sonucun gerçekleşmesini göze alması ve 'işçiye ne olursa olsun' tavrı içerisinde olmasıdır."

"Dolayısıyla işverenin sorumluluğu artık bu belgeden sonra daha da artmıştır. Çünkü ortada bir risk olduğunu bildiğini, işçinin burada ölüm tehlikesi altında çalıştığını kendisi beyan etmiştir. 'Ölürse ölsün, suç işçidedir' demek işvereni bunun sonuçlarından kurtarmaz."

Bu belgeyi imzalamadığı için işten çıkarılan işçilerin durumuyla ilgili konuşan Saygılı, ortada 'haklı bir sebep' olmadığı için işçinin tazminat hakkının bulunduğunu söylüyor.

"'Korona kaparsam..' Taahhütname imzalatıp sorumluluğu işçiye yıktılar" haberi, 03 Nisan 2020 tarihinde yazılmıştır. 3. Sayfa kategorisi altında bulunan 'Korona kaparsam..' Taahhütname imzalatıp sorumluluğu işçiye yıktılar haberi 2020 yılına aittir. Bu haberin yanı sıra sayfamızda birçok güncel bilgi ve son dakika haberler yer almaktadır. 'Korona kaparsam..' Taahhütname imzalatıp sorumluluğu işçiye yıktılar 2024 konusundaki bu haber içeriği objektif bakış açısının yansımasıdır. 3. Sayfa konusunda 20 Nisan 2024 tarihlidir, bugüne ait güncel gelişmelerden haberdar olmak için bizi Twitter ve Facebook sayfalarımızdan takip edin.

YORUM YAZ

UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.
SON HABERLER
  1. 04:01 Epic Games, iki oyunu ücretsiz olarak sunuyor! Fırsatı kaçırmayın: Son gün 25 Nisan!
  2. 03:59 İsrail'in Refah'a yönelik saldırılarında en az 8 Filistinlinin hayatını kaybettiği bildirildi
  3. 03:25 Sürücünün yükü artıyor: Kaza yapan da yapmayan da ödeyecek!
  4. 03:22 Haftalık güzellik bakımı: Kına ve sirke
  5. 03:20 Meteorolojiden fırtına uyarısı: Bu gece başlıyor!
  6. 03:17 20 Nı̇san 2024 günlük burç yorumu
  7. 03:14 Aksaray ve Konya arası kaç kilometre?
  8. 03:11 Antalya ve Alanya arası kaç kilometre?
  9. 03:07 Bu burç 2024 yılında büyük finansal kazançlar elde edecek!
  10. 03:04 Akrep burcu erkeği özellikleri nelerdir?
  11. 02:23 Trump mahkemede uyuya kaldı: Bu durum ona zarar verebilir
  12. 02:02 Türkiye'nin önde gelen şirketlerinden biri iflasını açıkladı ve şirket hızla satışa çıkarıldı
  13. 01:57 Facebook ve MSN'de bulunan nostaljik bir özellik Instagram'a geliyor!
  14. 01:51 Google haritalar, elektrikli araç sahiplerine güzel haber: Sürücüleri sevindirecek özellik geliyor
  15. 01:47 Jeep'in TOFAŞ hamlesi Türkleri heyecanlandırdı: Düşük fiyatlara hazır olun!
  16. 01:42 Dünya Bankası'ndan Türkiye'ye bir kredi daha geldi
  17. 01:40 CHP'li Durmaz'dan Tokat açıklaması: Tokat’taki HES’ler fay hattı üzerinde
  18. 01:33 Dilan Polat'ın mektubunu Erdoğan'a ulaştırmamasının nedenini avukatı açıkladı
  19. 01:33 Mobil tabanlı birinci şahıs nişancı oyunu artık bilgisayarlara geliyor!
  20. 01:22 AK Parti'de ıstakozun ardından Rolex krizi gündemde
3. Sayfa Haberleri