Murat Muratoğlu yazdı: Merkez Bankası’nın geyik muhabbeti

Kahvede arkadaşlarla çocuklardan birini simit almaya yolladık onu bekliyoruz. Haldun abi, “Şirketlerin yurtdışında rahat 50 milyar doları vardır. Onları getirseler ülke kurtulur vallahi” dedi. Hüsnü Dayı, “Oğlum Haldun saf mısın? En az 100 milyar dolar sadece İsviçre'de vardır” deyip daha simit gelmeden çayın dibini getirdi.

Ahmet abi ki kendisi aynı zamanda kahvenin sahibi, “Su içinde 200-250 milyar dolarları yoksa ben hiçbir şey bilmiyorum” diye atıldı… Aynı dakikalarda kahveden çok uzaklarda Merkez Bankası Başkanı Şahap Kavcıoğlu, “Şirketlerin yurtdışında kayıtsız 500 milyar doları var deniyor. Yüzde 90'ı yalan olsa yüzde 10'u doğru olsa 50 milyar dolar. Bu paraları bozdurmalılar” dedi.

Ha Merkez Bankası Başkanı ha okey masasının aranan dördüncü adamı… Muhabbetleri aynı… Tek farkları biri arkadaşlarıyla geyik yapıyor diğeri ülkenin para politikasını geyik yaparak yönetiyor. Şahap Bey'i kaldır, Haldun Abi'yi oturt o koltuğa… Hiç değilse “son 10 günü çıkardığımızda son bir ayda en az değer kaybeden para birimi Türk Lirası” gibi saçma sapan bir açıklama ile çıkmaz insanların karşısına…

Murat Muratoğlu: Faizi artırmadık, patlattık

Ona bakarsan dün saat 14:23'de dünyanın en hızlı büyüyen ülkesi bizdik… Saat 14:31 itibarıyla Fildişi'ne kaptırdık.  Şaka maka hayatımızdan Şahap Bey'i çıkartsak enflasyon yüzde 16.19'da… Göreve geldiğinden beri enflasyona yüzde 62.43'lük bir katkı sağladı benzer hesapla…

Keşke bu kadar ile kalsa… “Birçok ülke faiz artırıyor, kim doğru yapıyor, kim yanlış yapıyor, zaman gösterir” gibi de bir kelam etti. Muhabbeti çekilir gibi değildi! Dünyanın en hızlı fakirleşen ülkesi Türkiye olduğuna göre bilin bakalım kim ters yönde? Zamanın ne göstereceğini hiç söyletme… İnsan “iktisada giriş” kitabının kapağını açar iki sayfa okur bari o makama gelmeden önce…

”CDS'lerin bu değerini kabul etmiyoruz. Bizim ekonomi politikalarımıza karşı bir duruş da olabilir. Ekonomik olduğu kadar siyasi olduğunu da düşünüyorum'' cümleleriyle insanları ahmak yerine koymaya çalışması da yeteri kadar kırıcıydı. Tabii ki kabul etmemeli! Yoksa yönetenlerin ne suçu olabilir ki?

Başkanı konuşuyor ama Merkez Bankası yönetimi iskambil destesinin sinek ikilisi… Bir başlarına yok hükümleri… Keşke boş konuşacağına “Kararları ben almıyorum, saraydan gelen emirleri uyguluyorum. Sonuçta “benim alanım ekonomi” deyip duruyor.

Bir şey biliyor sanıyordum” deyip gerçekleri dile getirip toplantıyı bitirseydi… Kim ne diyecekti?