Sağlık Verileri Krizi: E-Nabız’ın Katar’a Satışı ve Alıkonulma Skandalı!

Türkiye'deki sağlık verilerinin kaydedildiği e-Nabız uygulamasının Katar’a satıldığı iddiası, geçtiğimiz yıl büyük yankı uyandırmıştı. Olay, uygulamanın ilk tasarımcısı Bilbest adlı şirketin, sistemin devamını sağlayan Tiga firması aleyhinde şikayette bulunmasıyla ortaya çıktı. Bilbest, Tiga'nın e-Nabız uygulamasını Katar’a kendi mülkiyetindeymiş gibi sattığını iddia etti. Bu durumu gündeme getiren gazeteci Metin Cihan, sağlık verilerinin güvenliği konusunda ciddi endişelere yol açtı.

BASKI VE TEHDİT SKANDALI

Sağlık Bakanlığı uluslararası danışmanı Umut Elmas, bu gelişmelerin ardından Tiga aleyhinde bir sosyal medya paylaşımı yaptı. Ancak paylaşımının silinmesi istendi, silmemekte direnince de işine son verildi. Sağlık Bakan Yardımcısı Şuayip Birinci, Elmas ve diğer bakanlık danışmanları hakkında "ihaleye fesat ve rüşvet" iddiasıyla suç duyurusunda bulundu. Bu süreç, mahkemeye taşındı ve danışmanlar beraat etti.

Cumhuriyet yazarı Barış Terkoğlu'nun haberine göre, Ankara 33. Ağır Ceza Mahkemesi, davada danışmanların beraat kararını verirken, sanıkların e-Nabız uygulamasının Katar’a satılmasının açığa çıkarılmasının intikamı alındığını ifade ettiklerini kaydetti.

TEHDİT VE ALIKONULMA OLAYLARI

Elmas, e-Nabız uygulamasının Katar’a satışıyla ilgili bilgi sahibi olduktan sonra, 6 Ağustos 2022 tarihinde şirketi sorgulayan bir tweet paylaştığını söyledi. Ancak, Bakan Yardımcısı Şuayip Birinci’nin kendisine, "Türkiye’de iş yapamamakla" tehditlerde bulunduğunu belirtti. Elmas, bu tehditler sonucunda istifa ettiğini ve en yakın çalışma arkadaşının da benzer bir baskıya maruz kaldığını ifade etti.

Elmas, ayrıca, bakanlıkta çalışan İlkay Kaynak’ın bir gece boyunca bakanlık binasında alıkonulduğunu ve zorla kişisel verilerinin ele geçirildiğini belirtti. Kaynak, bu olayı yetkililere bildirerek istifa etti. Elmas, tüm yaşananların ardından savcılığa başvuruda bulunduklarını, 4 bakanlık çalışanının gözaltına alındığını, 4 gün gözaltında tutulduktan sonra 50 gün ev hapsinde kaldıklarını ve sonunda beraat ettiklerini aktardı.

SONUÇ VE GÜNDEME YANSIMALAR

Yaşanan bu olaylar, Türkiye'de sağlık verilerinin güvenliği konusundaki endişeleri artırırken, bakanlık içindeki baskı ve tehdit kültürünü de gözler önüne serdi. e-Nabız uygulamasının geleceği ve bu tür uygulamaların güvenliği, kamuoyunun gündeminde kalmaya devam edecek.