Serkut Bozkurt | YSK’nın olası İstanbul kararı ne olur... AKP’nin korkutan planı ne?

Serkut Bozkurt 

Cumhur İttifakı 31 Mart gecesinden beri İstanbul'daki seçim sonuçlarına itiraz ediyor.

İttifak içindeki en yüksek sesle itiraz eden aslında MHP.

Recep Tayyip Erdoğan'ın seçim gecesi Balkon Konuşması'nda İstanbul ile ilgili olumlu olumsuz bir şey söylememişti.

Sonrasında dillendirilmeye başlandı.

Cumhur ittifakı İstanbul'un iki ilçesi üzerinden tartışma başlattı.

Büyükçekmece ve Maltepe.

İstanbul seçimlerinin tekrarını isteyen, Cumhur İttifakı YSK'ya bu iki ilçe üzerinden de baskı yapıyor.

Kulislere göre, baskı senaryosu şöyle:

İki ilçede sadece İBB başkanlığı seçimi

Cumhur ittifakı,  YSK’ya “İstanbul'da Büyükçekmece ve/veya Maltepe'de sadece  “İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı için tekrar seçim yapılmalı” diye baskı yapıyor.

Bu iki ilçede veya birinde tekrar sadece İBB başkanlığı için seçim yapılırsa mazbata el değiştirebilir, diye planlıyorlar.

Şöyle bir hesap yapalım:

Bu iki ilçeden (Maltepe- Büyükçekmece) gelen oyları hiç hesaba katmazsak...

İmamoğlu ile Yıldırım arasındaki fark için 13 bin 500 dersek…

Maltepe’de İBB başkanlığı için Ekrem İmamoğlu, Binali Yıldırım’dan yaklaşık 35 bin oy fazla aldı.

Büyükçekmece’de ise bu oy farkı yaklaşık 5 bin İmamoğlu lehine.

Yani baskılar sonucu bu iki ilçede seçimler tekrarlanırsa İmamoğlu’nun toplam 43 bin oy farkı olmayacak.

Olası hukuksuzluk uygulanırsa, bu iki ilçedeki seçim sonuçları ve/veya sadece Maltepe’de seçimler iptal olursa yaklaşık 30 bin oy farkıyla Binali Yıldırım geçici belediye başkanı oluyor. (Büyükşehir il meclis üyeliği çoğunluğu Cumhur İttifakı’nda)

Yani…

Olası baskı sonucu, hukuksuzluk uygulanırsa…

İki ilçede sadece İBB başkanlığı seçim yapılırsa Binali Yıldırım seçimlere artı 30 bin farkıyla başlayacak.

Biraz karışık bir hesap farkındayım ama durum bu.

Büyükçekmece’de 174 bin, Maltepe’de 371 bin seçmen var.

YSK’ya baskı artabilir

Yine kulislere göre, Yüksek Seçim Kurulu'nun yarın (Pazartesi günü) alması beklenen karar öncesi Cumhur İttifakı baskısını arttıracak. Hatta bu baskı dün (4 Mayıs Cumartesi ) en üst seviyede partili cumhurbaşkanı tarafından da dile getirildi. Recep Tayyip Erdoğan, CHP’nin İstanbul seçimlerine ilişkin yaptığı açıklamayı YSK’ya tehdit olarak yorumlayarak YSK Başkanı Sadi Güven’in buna yanıt vermemesine tepki gösterdi.

Mazbata İmamoğlu’nun

31 Mart’tan sonra AKP, Büyükçekmece “usulsüz seçmen” iddiasında bulunmuştu.  Yüksek Seçim Kurulu, Adalet ve Kalkınma Partisi'nin (AKP) Büyükçekmece'deki seçmen kütükleriyle ilgili itirazını ileri bir tarihte görüşmek üzere erteledi. YSK bu kararı, Büyükçekmece ile ilgili alacağı kararın İstanbul'un Maltepe ilçesinde devam etmekte olan oy sayımını etkileyeceği gerekçesiyle almıştı.

AKP, ise "tam kanunsuzluk" gerekçesiyle Büyükçekmece seçimlerinin iptal edilerek yenilenmesi talebiyle YSK'ya başvurmuştu. Maltepe’de kavga gürültü günlerce devam eden sayımdan sonra Ekrem İmamoğlu, mazbatayı almıştı.

Baskı örneklerinden biri Gülerce’nin yazısı

Cumhur İttifakı’nın YSK’ya  artan baskı propagandasına örnek cumartesi günü Star Gazetesi’nde eski FETÖ’cü Hüseyin Gülerce tarafından kaleme alındı.

AKP tabanına da hitap eden Gülerce’ye göre; İmamoğlu’nun mazbatası iptal edilmeli ve seçim yapılmadan Binali Yıldırım’a verilmeli. Yıldırım’a mazbata verilmezse kaos çıkacak diye FETÖ usulü YSK’yı tehdit eden Gülerce şunları yazdı:

YSK nasıl bir karar verirse versin Türkiye’yi siyasi kaos dönemi bekliyor.

Üç ihtimal var:

1. İtirazlar reddedilir, İmamoğlu’nun başkanlığı kesinleşir.

2. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanlığı seçimleri iptal olur, yeni bir seçim için tarih verilir.

3. Sandık hileleri ve oyunlarının CHP lehine tezgâhlandığı gerekçesiyle, İmamoğlu’nun mazbatası iptal olur ve ikinci aday olarak Binali Yıldırım’a mazbata verilir…

YSK baskılara prim vermedi

Cumhur İttifakı, şimdi Büyükçekmece ve/veya Maltepe’de sadece İBB Başkanlığı için seçimlere tekrar gidilmesi için baskıyı arttırıyor.

Kulislere göre, bu baskı pazartesi akşamına kadar artacak.

Şu ana kadar baskılara prim vermeyen YSK’nın son baskılara rağmen de hukuki karar alması bekleniyor.

“Yabancı yatırımcı kaçar korkusu”

Bu senaryo için baskıya devam eden Cumhur  İttifakı’nın en büyük korkusu hukuksuz ve demokrasiye saygısı olmayan ülke konumuna düşmek!  

Çünkü Cumhur İttifakı, iyice artan hukuksuzluk ve sandık sonucuna gösterilmeyen saygı sonrası yabancı yatırımcının kaçacağını biliyor.

AKP ve MHP, iki ilçe üzerinden uygulanmak istenen bu baskı ile biraz olsun bu kaçış engeller diye umut ediyor!

Cumhur İttifakı’nın diğer büyük korkusu ise aslında İstanbul seçimlerinin tümüyle yeniden yapılması.

Her ne kadar yüzde 95’ine sahip oldukları medya üzerinden yaptıkları propaganda da “İstanbul seçimleri yenilenmeli” deseler de korkuyorlar.

Biliyorlar çünkü yenileceklerini.