İtalya'da yaklaşık 30 yıldır aranan ve dün Palermo'da geniş kapsamlı bir operasyon sonucunda yakalanan organize suç örgütü elebaşı Matteo Messina Denaro'nun L'Aquila kentindeki yüksek güvenlikli cezaevine nakledildiği bildirildi.
İtalya'da en çok arananlar listesinin başında yer alan Denaro'nun yakalanmış olması ülke gündeminin ilk sırasında yer almaya devam ediyor.
İtalyan ANSA ajansının haberine göre, Denaro askeri uçakla Palermo'dan L'Aquila'ya nakledilerek, bu kentteki yüksek güvenlikli cezaevinde tek kişilik hücreye yerleştirildi.
Denaro için buranın seçilmiş olmasının bir nedenin de kanser tedavisini sürdürebileceği tam teşekküllü hastaneye yakın olması gösterildi.
En çok aranan kaçağın yakalanış anı
Denaro'yu uzun yıllardır takip eden ve yakalandığı operasyonu yöneten İtalyan Jandarması Özel Operasyon Birimi'nden Albay Lucio Arcidiacono, Rainews24 kanalına verdiği demeçte, operasyonun detaylarını anlattı.
Denaro'nun yakalanmasının teknik takip, dinleme ve veri analizine dayandığını aktaran Arcidiacono, kısa süre öncesine kadar Denaro'nun Sicilya’da olduğundan da emin olmadıklarını bu nedenle yurt dışı da dahil olmak üzere aramalarının çok geniş alanda sürdüğü bilgisini verdi.
Operasyon sırasında, Denaro'nun kaçmaya çalışmadığını ama bir ara kliniğin dışına çıktığını anlatan Albay Arcidiacono, "Tekrar kliniğe girince yanına yaklaşarak kim olduğunu sordum. 'Sen benim kim olduğumu biliyorsun' diye yanıt verdi. Kaçmadı ama uzaklaşmayı denedi. Daha sonra ismini söyleyip, direnç göstermeden teslim oldu." ifadelerini kullandı.
Arcidiacono, Denaro'nun kanser tedavisi görmesi sebebiyle operasyon öncesinde Sağlık Bakanlığı ile işbirliği yaptıklarını da sözlerine ekledi.
Palermo Cumhuriyet Başsavcısı Maurizio De Lucia da yaptığı açıklamada, Denaro'nun yakalanmasında yapılan dinlemelerin temel unsur olduğuna dikkati çekerek, bu tutuklamayla mafyanın bitmiş olduğunun düşünmenin büyük hata olacağını kaydetti.
Bu arada, Denaro yakalandığı sırada üzerinde 'Andrea Bonafede' adına düzenlenmiş bir kimlik kartı taşıdığı, lüks markalardan kıyafetler ile 30 bin avro değerinde kol saati olduğu basına yansıdı.
Öte yandan, güvenlik güçleri Matteo Messina Denaro'nun Campobello di Mazara kasabasındaki dairesini de basarak gece boyunca arama yaptı.
Söz konusu dairenin, Denaro'nun üzerinden kimliği çıkan Andrea Bonafede'ye ait olduğu belirtilirken, Bonafede'nin savcılıktaki ifadesinde daireyi Denaro'nun parasıyla aldığını kabul ettiği ifade edildi.
Denaro'nun da sorumluluğu olduğu belirtilen 1992 yılındaki bombalı saldırıda yaşamını yitiren yargıç Paolo Borsellino'nun kardeşi Salvatore Borsellino, ünlü mafya elebaşının bir şey karşılığında teslim olmuş olabileceği şüphesini dile getirdi.
Kamuoyunda da tartışılan söz konusu iddia, Başbakan Giorgia Meloni tarafından yalanlandı.
Mafya elebaşının yakalanmasından hemen sonra bizzat Palermo'ya giderek mafyanın 1992'de katlettiği yargıçlar Giovanni Falcone ve Paolo Borsellino için yapılan anıtları ziyaret eden, güvenlik güçlerini operasyondan ötürü tebrik eden Başbakan Giorgia Meloni, devletin Denaro'yu bir şey karşılığında teslim aldığı iddialarını reddetti.
Öte yandan, Denaro'nun 30 yıl boyunca nasıl kaçabildiği de tartışılırken, mafya elebaşının farklı düzeylerde ciddi şekilde korunmadan bu kadar kaçmasının mümkün olmadığı yorumları yapıldı.
İtalyan basınındaki haberlerde, mafya tipi yapılanmalarda mutlaka "liderlik" eden bir isim olduğu değerlendirilirken, Denaro'nun yakalanmasının ardından gözlerin kendisinin yerini alabilecek; Attilio Cubeddu, Giovanni Motisi, Renato Cinqugranella ve Pasquale Bonavota isimli 4 firari isme çevrildi. Söz konusu 4 ismin de İtalya İçişleri Bakanlığının en çok arananlar listesinin başında yer aldığı belirtildi.
Uzun yıllardır aranan 60 yaşındaki mafya elebaşı Denaro, dün tedavisi için gittiği Palermo'daki özel bir klinikte güvenlik güçlerinin operasyonuyla yakalanmıştı.
İşlediği ve azmettirdiği pek çok cinayet sebebiyle hakkında kesinleşmiş çok sayıda mahkumiyet kararı bulunan Denaro, mafya ile mücadele eden yargıçlar Giovanni Falcone ve Paolo Borsellino'nun öldürüldüğü 1992 bombalı saldırılarının yanı sıra 1993'te yine mafyanın gerçekleştirdiği Milano, Floransa ve Roma'daki saldırılarının sorumluları arasında gösteriliyor.