65 sağlık çalışanı Gazze'deki durumu anlattı: Kafasından vurulmuş bebekler ve intihar eden çocuklar

7 Ekim 2023'ten bu yana Gazze'de görev yapan Amerikalı sağlık çalışanları, savaşın yarattığı yıkımı ve yaşanan trajedileri aktardı. Gördükleri korkunç manzaralar, bölgedeki insani krizin boyutunu gözler önüne seriyor. İşte detaylar...

Gazze'deki yıkımın boyutlarına dair önemli veriler, uydu görüntüleri, insani yardım kuruluşları ve Gazze Sağlık Bakanlığı'ndan toplandı. Ancak, İsrail, gazetecilerin ve insan hakları araştırmacılarının bölgeye girişine sınırlamalar getirirken, yalnızca sınırlı sayıda İsrail ordusuyla yapılan haber gezilerine izin veriyor.

Buna rağmen, savaşı başından beri takip eden bağımsız gözlemciler mevcut. Bu gözlemciler arasında gönüllü sağlık çalışanları da bulunuyor. ABD’nin önde gelen yayın organlarından The New York Times muhabiri Feroze Sidhwa, 7 Ekim 2023’ten itibaren Gazze’de görev yapan Amerikalı sağlık çalışanlarıyla irtibat kurarak önemli bir araştırma gerçekleştirdi.

Sidhwa, Gazze’deki 65 sağlık çalışanına savaşın getirdiği yıkımı ve sivillere yönelik katliamı gözler önüne seren bir anket yaptı. Gönüllü sağlık görevlileri, hastanelerde karşılaştıkları dehşet verici vakaları aktardı.

YARALI ÇOCUKLAR VE KORKUNÇ DURUMLAR

44 doktor, hemşire ve sağlık görevlisi, başından ya da göğsünden vurulmuş çok sayıda çocuk hastasıyla karşılaştı. 36 yaşındaki Dr. Mohamad Rassoul Abu-Nuwar, acil serviste geçirdiği dört saatlik süre boyunca, kafatasında tek kurşun yarası olan altı çocuğa müdahale ettiğini belirtti. Diğer sağlık çalışanları, tedavi eksikliği nedeniyle birçok çocuğun hastane zemininde kan kaybından yaşamını yitirdiğini aktardı.

23 yaşındaki sağlık görevlisi Rania Afaneh, çenesinden vurulmuş bir çocuğun acil servise getirildiğini, çocuğun kafasında kırık olduğunu ve kendi kanında boğulduğunu söyledi. Dr. Mimi Syed, 8 Ağustos - 5 Eylül tarihleri arasında hastalarında başından ya da göğsünün sol tarafından vurulmuş çocukların çoğunlukla ya ölü ya da kritik durumda hastaneye getirildiğini ifade etti.

KESKIN NIŞANCI TEHDITI

Dr. Khawaja Ikram, 3 ve 5 yaşındaki iki çocuğun kafasında tek bir kurşun deliği olduğunu belirtti. Çocukların babaları, Han Yunus’tan çekilen İsrail ordusunun ardından evlerine dönmeye çalıştıklarını söyledi. Ancak her ikisi de bir keskin nişancı tarafından vurulmuştu. Dr. Ahlia Kattan ise, kafasından vurulmuş 18 aylık bir kızı tedavi ettiğini ve çocukların hastaneye gelişinin artık neredeyse günlük bir olay haline geldiğini bildirdi.

BESLENME YETERSIZLIĞI VE PSIKOLOJIK SORUNLAR

Gönüllü sağlık çalışanları, Filistinli sağlık çalışanları ve genel nüfusta ciddi beslenme yetersizliği gözlemledi. 42 yaşındaki Dr. Ndal Farah, hastaların yetersiz beslenmesinin yaygın olduğunu ve Nazi toplama kamplarını andıran görüntülerle karşılaştıklarını dile getirdi. 33 yaşındaki Abeerah Muhammad, hastaların çoğunun 20 ila 60 kilo kaybettiğini ve çoğunun kemikleri kalmış bir halde göründüğünü aktardı.

Ayrıca, 52 sağlık çalışanı, küçük çocuklarda neredeyse evrensel psikiyatrik sorunlar gözlemledi. 44 yaşındaki Dr. Mimi Syed, 4 yaşındaki bir kız çocuğunun yanıklarla dolu vücudu ve gözlerindeki boşluğu tarif etti. Dr. Tanya Haj-Hassan, ailesini kaybetmiş bir çocuğun "Sevdiğim herkes cennette. Artık burada olmak istemiyorum." dediğini belirtti.

ÖLÜ DOĞAN BEBEKLER VE SAĞLIK KRIZI

25 sağlık çalışanı, sağlıklı doğan bebeklerin hastanelere geri döndüğünü ve yetersiz beslenen annelerinin emzirememesi nedeniyle açlık ve enfeksiyonlardan öldüklerini gözlemledi. Dr. Arham Ali, yalnızca birkaç saatlik ya da birkaç günlük bebeklerin hastaneye ciddi enfeksiyon ve dehidrasyonla getirildiğini ve bu ölümlerin tamamen önlenebilir olduğunu ifade etti.

Abeerah Muhammad, bebeklerde dehidrasyon belirtilerine rastladığını ve 40 yaşındaki Dr. Aman Odeh, tıbbi malzeme ve uygun beslenme eksikliği nedeniyle her gün birkaç bebeğin öldüğünü aktardı. Çadırda yaşayan bir aile, 3 günlük ölü bebeklerini hastaneye getirdi.

TIBBI MALZEME EKSIKLIĞI VE KOŞULLAR

54 doktor, hemşire ve sağlık görevlisi, temel tıbbi malzemelerin bile Gazze'de çoğu zaman bulunmadığını aktardı. Dr. Farah, ekipman eksikliği nedeniyle hangi hastaların solunum cihazına bağlanacağına karar vermekte zorlandıklarını söyledi. Dr. Abdul-Ghani, ameliyathanenin her yerinde sinekler ve lağım suyu bulunduğunu belirtti.

The New York Times, haberin sonunda, "Amerikalı doktor ve hemşirelerin Gazze'de ilk elden gördükleri, Amerika Birleşik Devletleri'nin Gazze politikasına yön vermelidir." ifadelerine yer verdi. Bu durum, uluslararası toplumu harekete geçmeye zorlayan bir kriz haline geldi.

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.