İngiltere merkezli Financial Times yayımladığı yazıda, Avrupa Birliği ile Türkiye'nin yaptığı göç anlaşmasının çökmenin eşiğinde olduğunu belirtti.
"Anlaşma yaşayacak mı?" diye soran gazete, "Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın tehditlerinin AB başkentleriyle ilişkileri zehirlediğini" söylüyor.
Gazete, Ankara'daki yetkililerin uzun süredir Avrupalıları, vize serbestisi konusundaki vaatlerini yerine getirmemekle suçladığını ve paranın doğrudan hükümete verilmesini istediklerini belirtiyor.
Financial Times, AB'nin Türkiye'deki mültecilerin üye ülkeler tarafından paylaşılması konusundaki hedefleri de tutturamadığına dikkat çekiyor.
'AVRUPA, ERDOĞAN'IN TEHDİTLERİNE KARŞI KORUMASIZ'
Financial Times, Avrupa Birliği'nin Türkiye'yle yaptığı anlaşmayla zaman kazanmasına karşın, göç politikasını yenileme girişimlerinin, kıtadaki göçmen karşıtı eğilime takıldığını vurguluyor.
Yazıya "Türkiye anlaşması, Avrupa'ya göç politikasının daha adil bir şekilde ele alınabilmesi için içeride sürdürülebilir bir sistem bulması için nefes alma fırsatı verdi. Ancak Avrupa'nın bu alanda gelişme kaydedememesi, Erdoğan'ın tehditleriyle yüzleşirken korunmasız bıraktı" satırlarıyla son veriliyor.
Konuya başyazılarından birini ayıran Times da, "Avrupa yeni bir göç dalgasına engel olmak için Türkiye ile bir anlaşmaya varmalı" diyor.
'AB ZAMANI İYİ KULLANAMADI'
Erdoğan'ın sayıları artan göçmenler için daha fazla nakit, Türk vatandaşları için daha kolay vize ve gümrük birliğinde ilerleme istediğini yazan gazete, bu taleplerin Avrupalı liderler tarafından ciddiye alınmadığını söylüyor ve şöyle devam ediyor;
"Erdoğan'ın İdlib'in tüm umutsuz insanlarını AB'ye yönlendirmek gibi ham pazarlık tekniğinden de belli. 2015'teki büyük göç konvoylarında, Angela Merkel aceleyle ülkesinin sınırlarını açması, popülist hareketleri güçlendirerek ve siyasi partiler manzarasını parçalayarak, Avrupa siyasetinin yüzünü değiştirdi. Türkiye'yle yapılan anlaşma biraz zaman kazandırdı, ancak AB bunu iyi kullanmadı. Kitlesel göçle nasıl başa çıkılacağı konusunda beş sene önceki kadar bölünmüş haldeler."
"Bu yüzden seçenek yok" diye devam eden gazete, bir ateşkes yapılması ve AB'nin Erdoğan ile 2015'teki anlaşmayı yeniden müzakere etmesi gerektiğini belirtiyor. Gazete "Dahası, AB sınır ötesi insani yardımda daha aktif bir rol üstlenmeli" diyor ve yazıya şu satırlarla son veriyor;
"Bu, hem AB hem de göç politikaları daima kıta Avrupası ile iç içe olacak İngiltere için yakıcı aciliyette bir konu olmalı. Ama hepsinin ötesinde, sonu gözükmeyen savaşta mahsur kalan talihsiz insanlar için."
'ERDOĞAN'IN SABRI TÜKENDİ'
Daily Telegraph da "Avrupa'nın sınırlarında yenilenen kriz" başlıklı başyazısında, Türkiye'nin sınırları açması ve batıya doğru gidişlerini teşvik etmesiyle Avrupa'nın Suriye kaynaklı yeni bir göç kriziyle karşı karşıya kaldığını söylüyor. Dikkat çeken satırlar şöyle;
"Göç dalgasına engel olmak için daha önce AB'yle bir anlaşmaya varan Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın sabrının tükendiği ve sınırlama politikalarına halkın desteğini kaybettiği açık. Ülkesi ve halkından, dışarıdan çok az yardımla kamplardaki 3,5 milyondan fazla insanın yükünü omuzlaması isteniyor.
Karar, aynı zamanda Suriye'nin İdlib bölgesindeki hava saldırılarında 33 Türk askerinin hayatını kaybetmesini izliyor. Türkiye 'şantajla' suçlanıyor ama diğer ülkelerin Suriye'deki iç savaşın tetiklediği sorunu hafifletmek için ne yaptığını soruyor. Bu, adil bir soru. Ancak hemen önümüzde duran sorunu çözümüne yardımcı olacak soru değil. O sorun da Yunanistan sınırına iden insan seli konusunda ne yapılacağı."