Pazartesi günü Beyaz Saray'da Ürdün Kralı Abdullah'la bir telefon görüşmesi gerçekleştirdikten sonra Biden, "Oraya sığınmış 1 milyondan fazla insana güvenlik ve destek sağlamak için geçerli bir plan hazırlanmadan Refah'a hiçbir büyük askeri operasyon yapılmamalı" dedi.
Biden, "Birkaç kez yerinden olmuş insanlar kuzeye kaçtı ve şimdi Refah'a sıkışmış durumdalar; açıkta kalmış ve savunmasızlar. Korunmaları gerekiyor" dedi.
Biden, ABD'nin İsrail ve Hamas arasında uzun süreli ateşkese basamak olacak 6 haftalık bir aranın kabul edilmesi için "gece gündüz" çalıştığını ve anlaşmanın önemli maddelerinin belirlendiğini söyledi.
Kral Abdullah da Biden'ın uzun süreli ateşkes çağrısını destekledi. Ürdün Kralı, "Öylece durup bu yaşananların sürmesine izin veremeyiz. Hemen şimdi bir uzun süreli ateşkese ihtiyacımız var. Bu savaş bitmeli" dedi.
Pazartesi günü Binyamin Netanyahu, İsrail kuvvetlerinin Refah'tan iki İsrailli rehineyi kurtardığı operasyonunu "büyük bir başarı" olarak vasıflandırdı ve katılan askerleri tebrik etti. İsrail'in kurtarma girişimine de destek için çevredeki binalara hava saldırısı yapması sonucunda 67 Filistinli yaşamını kaybetti.
Hamas, daha sonra saldırıda İsrailli rehinelerin de öldüğünün söyledi.
ABD, 7 Ekim'den bu yana süren savaşta İsrail'in en büyük destekçilerinden biri olsa da İsrail'in sivil güvenliğini göz etmeyen saldırıları, sonunda Washington ile Tel Aviv'in de arasını açmış gibi görünüyor. ABD basınında yer alana haberlere göre Biden yönetimi, Netanyahu'yu artık "ortak çıkarlar için çalışan" bir partner olarak görmüyor. Hatta NBC gibi yayınlar, Biden'ın kurmaylarıyla yaptığı özel bir görüşmede, Netanyahu'ya hakaret bile ettiğini iddia etti.