11. Cumhurbaşkanı Abdullah Gül’ün 2002-2003 yılları arasında kısa süre danışmanlığını yapan Yeniçağ gazetesi yazarı Ahmet Takan, 6 Ekim’de Suriye’nin Atme kentindeki çadır kente düzenlenen intihar saldırısında 3 MİT mensubunun hayatını kaybettiğini ileri sürdü. ÖSO’cuların kaldığı belirtilen çadır kente düzenlenen saldırıda en az 20 ÖSO mensubunun hayatını kaybettiği belirtilmişti.
Ahmet Takan'ın bugün (13 Ekim 2016) yayımlanan "Atme'de şehit düşen 3 MİT mensubu..." başlıklı yazısının ilgili kısmı şöyle:
Vatan uğruna, bayrak, millet uğruna adını hiç duymadığımız, hiç de duyamayacağımız şehitlerimiz vardır. İşin doğasıdır, gereğidir bu. Çeşitli kimliklerle, çeşitli pasaportlarla görev yerlerine giderler, onlarda aynı kahraman askerlerimiz, polislerimiz gibi yiğitçe mücadele ederler. Şehit olurlar, gazi olurlar... Bırakın isimlerini bilmeyi çoğu zaman ne olup bittiğinden bile haberimiz olmaz. Sessiz sedasız memleketlerine getirilirler, bazen de düştükleri yerde toprağa verilirler. O yiğit adamlar bu vatanın isimsiz kahramanlarıdırlar!.. Valiliklerin; şehitler, gaziler listesinde adlarını da bulamazsınız…
Evet!.. 6 Ekim Perşembe günü yaşadık yukarıdaki satırlarda anlatmaya çalıştığımın bir benzerini. Suriye'nin İdlib'e bağlı Türkiye'ye sıfır konumda bulunan Hatay Reyhanlı'nın Bükülmez köyü karşısındaki Atme çadır kentine düzenlenen bombalı saldırıda kimi kaynaklara göre 20'den fazla, kimi kaynaklara göre de 35 ÖSO üyesi hayatını kaybetmişti. 20'si ağır 75 kişi de yaralanmıştı. Mahkum edildiğimiz alıştırılmış çaresizliğin gereği bir gün konuştuk geçiştirdik olayı. Bölgede sürekli operasyonlar olduğu için asker şehidimiz var mı diye baktık; “yok"tu...
Aslında, öyle değildi işin gerçeği!.. Rakamlara yansıtılmayan acı bir gerçek vardı... Kahraman 3 MİT mensubunu şehit verdik. Patlama sırasında kampta görev yapan MİT'in kahraman evlatları arasından şehit olan 3 fidan sessiz sedasız toprağa verildi. Rabbim, mekanlarını cennet etsin…