Dilipak, yazısında "Bekara karı boşamak kolay ya, hadi bunları gönderelim! Hadi gönder. Bunlar tekstilde, hayvancılıkta, tarımda, inşaat sektöründe, artık her yerde ucuz işgücü olarak çalışıyorlar. Bir kısmı burada yatırım yapmış, kimi esnaf. Yarın Suriye’de işler normale döndüğünde bunlar Türk ekonomisi için ciddi bir itici güç olacak. Hatta bugün bile sadece emek olarak değil, zenginler parasını buraya getirmiş. Dışarıdan gelen yardımlar göçmenlere, oradan da piyasaya akıyor. Yani yük değil aynı zamanda pazar oluşturuyorlar. Tüm dünyadaki Suriye ve Filistin diasporası, ilişkileri, STK’ları ve mediaları ile Türkiye’nin fahri sivil diplomasi elemanı gibi çalışıyor ve buradaki yakınlarına para aktarıyorlar" düşüncesini dile getirdi.
Dilipak, ayrıca şu ifadeleri kullandı:
"Nedense Antalya’daki göçmenlere itiraz eden yok, lakin Somali ve Libya başta olmak üzere Afrika’dan, Arap dünyasından, Asya’dan gelenlerden rahatsız oluyor birileri. Bu ülkeye Ermenistan’dan da, Almanya’dan da göç var. Hatta AB ülkeleri yaşlılarını Türkiye’ye göndermek istiyor. Balkanlar’dan da, Kafkaslar’dan da göç alıyoruz ve görünen o ki almaya da devam edeceğiz.
Suriyeli ya da Afganistan’dan gelen kim olursa olsun, onların arasında da her çeşit insan vardır. Hırsızı da, arsızı da olabilir. Onları ayıklamak, suç işleyenleri de cezalandırmak gerekir. Yoksa bu gelen insanlar mafyaya sermaye olur, mafya tetikçisi olur. Aman dikkat."