Ekrem İmamoğlu, Reuters’a çarpıcı açıklamalarda bulundu. İmamoğlu, geçen bir yılda kentte tüketici fiyatlarının yüzde 50’nin üzerinde arttığına dikkat çekerek, hayat pahalılığını ülkenin en büyük sorunu olarak niteledi ve belediyenin bunu telafi etmek amaçlı yardımlarının süreceğini söyledi. Ekonomide var olan sorunları, enflasyon ve hayat pahalılığını hükümetin yönetememe krizinin yansıması olarak gördüğünü ifade eden İmamoğlu, Reuters ile söyleşisinde bu krizin partisinin belirttiği gibi seçimler ile aşılabileceğini ifade etti.
ADAY OLACAK MI?
TL’nin değer kaybı, artan enflasyon ve buna paralel gerileyen alım gücü nedeniyle oluşan geçim sıkıntısı kamuoyu yoklamalarına da yansıdı.
Erdoğan ve MHP’den oluşan ittifakın karşısında Millet İttifakı’nı oluşturan CHP ve İYİ Parti başta olmak üzere muhalefet partileri, ekonomideki zor durum nedeniyle 2023 yılı beklenmeden erken seçimlere gitmek isterken, Erdoğan son aylardaki tüm konuşmalarında erken seçim yapılmayacağının altını çizdi.
Uzmanlar ekonomi toparlanma sürecine girmeden iktidarın seçimlere gitmek istemeyeceğine dikkat çekiyorlar.
Kamuoyu yoklamaları seçmenin ülkedeki en büyük sorun olarak ekonomiyi gördüğüne işaret ederken, bazı anketler Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’a olan desteğin zirvelerden gerilediğine, CHP’li Ankara ve İstanbul belediye başkanları ile İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener’in Erdoğan’a rakip olabileceğine işaret ediyor.
İmamoğlu, genel seçimlerde cumhurbaşkanı adayı olmayı değerlendirip değerlendirmeyeceği sorusuna adaylık konusunun gündeminde olmadığını, görevinin İstanbul’u en iyi şekilde yönetmek olduğu, adayın kim olacağına Millet İttifakı’nın karar vereceğini söyledi.
“TÜRKİYE’NİN BELKİ DE ÖNÜMÜZDEKİ ON YILINI ETKİLEYECEK”
“Türkiye’deki değişimin aslında yereldeki başarımızdan sonuçlanacağını bilen birisiyim. Dolayısıyla benim tek ilgilendiğim şey İstanbul’a hizmet etmek” diyen İmamoğlu, söyle devam etti:
“Şu anda Türkiye’de siyaset üstü bir atmosfer yani bilindik politik kuralların üzerinde bir anlayış (mevcut). Millet İttifakı ve onunla temas içinde olan partilerin ortaya koyacağı uzlaşma Türkiye’nin belki de önümüzdeki on yılını etkileyecek… Günü geldiğinde, en doğru kararın ittifak sürecini yöneten genel başkanlar tarafından verileceğini düşünüyorum” dedi.