Türkiye'nin 15 Temmuz gecesi yaşanan TSK içindeki Fethullahçı yapılanmanın darbe girişiminden çıkartacağı pek çok ders olmakla birlikte, bu derslerden biri ise demokrasi için mücadele eden 'Cesur gazeteci' denilerek topluma pazarlanan bazı isimlerin sadece bir gazeteci değil, algı ajanı hatta yabancı ülkelere bilgi sızdıran gönüllü ajanlar olduğunun anlaşılması oldu.
Bu isimlerden biri ise Ahmet Altan'la birlikte Cemaat sermayesi ile kurulan Taraf'ta Ergenekon, Balyoz ve Askeri Casusluk kumpaslarında muhalif aydınlar ile TSK'daki Kemalist-Cumhuriyetçi subayların tasfiye edilmesi ve TSK'nın kurumsal itibarının zedelenmesi operasyonlarında başrol oynayan Yasemin Çongar. Eşi de ABD Dışişleri Bakanlığı'nda çalışan şube müdürü düzeyinde bir çalışanı istihbaratçı. Yani ABD Dışişlerindeki CIA yönetici ve elemanlarından biri.
Tablo şöyle; Çongar'ın bir yandan TSK ile ilgili bazı bilgileri ABD Büyükelçiliği'ndeki CIA ajanları ile paylaşırken, öte yandan da çalıştığı gazeteyi finanse edeb Gülen Cemaati ile ilgili kimi sırları da ABD ile paylaştığı anlaşılıyor. yani Çonğan çift taraflı çalışmış. Gerçekte bir operasyon gazetesi olarak kurulan ve dönemin Cemaatçi polis istihbarat birimleriyle ortak çalışan Taraf gazetesini Ahmet Altan ile birlikte yöneten Çonğar, uzun süredir ortalıkta görünmüyor.
Gazeteci Barış Terkoğlu ve Barış Pehlivan "Mahrem" kitabında Yasemin Çongar'ın bu süreçte ABD'li yetkililere TSK ile ilgili bilgileri nasıl taşıdığı Wikileaks sızıntılarındaki belgelere dayandırılarak açık şekilde ortaya kondu.
ABD İstanbul Başkonsolosluğu'na TSK içinde Cemaat örgütlenmesi hakkında bilgi veren Taraf'ın eski Genel Yayın Yönetmeni Yasemin Çongar, Gülenci askerlerin eşlerinin TSK'da gizlenmek için havuz kenarında mayo değil bikini giydiğini söylüyor.
Barış Terkoğlu ve Barış Pehlivan "Mahrem" kitabında söz konusu kriptoya yer verdi.
Çongar'ın Fethullahçı subaylara ilişkin "çok özel" anlatımlarının hikayesi belgelerde şöyle yer alıyor:
Tarih: 17 Eylül 2009.
ABD İstanbul Bas¸konsolosu Sharon A. Wiener “Degˆis¸en Türkiye’de I·slam, AKP, Türban, Fethullah Gülen ve Diyanet'' bas¸lıklı bir kriptoyu Washington’a gönderdi.
Kriptoda Bas¸konsolos’un çarpıcı isimlerle (kriptodaki deyimiyle, kontaklarıyla / bagˆlantılarıyla) görüs¸melerinin notları vardı. Belgeden, kontaklarla görüs¸melerin farklı zamanlarda yapıldıgˆı ve bu görüs¸melerden toplanılan notların derlenip kriptoya çevrildigˆi anlas¸ılıyordu.
Bas¸konsolos Wiener’ın görüs¸lerini Washington’a geçtigˆi kontaklarından biri de Yasemin Çongar’dı.
Kriptonun yazıldıgˆı dönemde, Çongar’ın Taraf’ın Genel Yayın Yönetmen Yardımcısı oldugˆunu hatırlatalım.
Kriptoda ABD’li diplomat Wiener’in I·slam notları arasında Gu¨len Cemaati de vardı.“Kemalistlerin hiddetinden nasiplenen digˆer bir grup, dini lider Fethullah Gu¨len’in mu¨ritleri. Kontaklarımızın tu¨mu¨, bu mu¨ritlerin Kemalizmin en gu¨c¸lu¨ kalesi olan ordu da dahil olmak u¨zere Tu¨rk toplumunun ''her yerinde’ oldugˆu konusunda hemfikir,'' diyen Bas¸konsolos, Yasemin C¸ongar’la konuya dair go¨ru¨s¸mesinden notlar aktarıyordu.
C¸ongar o do¨nem TSK’ya savas¸ ac¸an ve Cemaat’le aynı eksende davranan yayın organı Taraf’ı yo¨netiyordu. Kus¸kusuz o su¨rec¸te kamuoyu o¨nu¨nde sorsanız, C¸ongar Cemaat’in TSK ic¸inde o¨rgu¨tlenmedigˆini so¨yleyecekti. Bas¸konsolos’a ise s¸unları so¨ylu¨yordu:
“(...) C¸ongar ordu kumandanlıgˆının, Gu¨len hareketinin silahlı kuvvetlerin daha u¨st kademelerine sızmasından giderek rahatsız oldugˆunu ve Gu¨lenciler’i bu kademelerden temizlemeye her daim istekli oldugˆunu so¨yledi. (...)''