AİHM, OHAL KHK'larıyla görevden ihraç edilen ve pasaportlarına el konulmuş olan üç akademisyenle ilgili kararını deklare etti. Mahkeme, Türkiye'nin hususi hayata saygı ve eğitim hakkını ihlal ettiğine hükmetti.Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM), Olağanüstü Hal dönemindeki Kanun Hükmünde Kararnameler (KHK) kanalıyla pasaportlarına el konulmuş olan akademisyenler Alphan Telek, Edgar Şar ve Zeynep Kıvılcım'ın başvurularında kararını deklare etti.
Barış Akdemisyenlerinin "Bu Suça Ortak Olmayacağız" bildirisinde imzaları bulunan üç akademisyen, 15 Temmuz 2016'daki darbe girişimi sonrasında duyuru edilen OHAL döneminde KHK'larla görevlerinden ihraç edilmişti. İki başvurucunun 2 yıl 8 ay, bir başvurucunun da 3 yıl 10 ay süresince pasaportlarına el konmuştu.
Kararda, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin (AİHS) hususi hayata saygı hakkıyla ilgili 8'inci maddesinin üç başvurucuya karşı da ihlal edilmiş olduğu bildirildi. OHAL döneminde yürütmenin almış olduğu kararın tadı olduğu ve hukukilik şartını yerine getirmediği kaydedildi.
İki başvurucuyla ilgili de ek olarak eğitim hakkının ihlali sonucu verildi. Pasaportlarına el konduğu için yurt dışındaki üniversitelerde doktora çalışmalarını gerçekleştiremeyen iki başvurucuyla ilgili olarak, Sözleşme'nin 1'inci protokolünün 2'nci maddesinde düzenlenen eğitim hakkının ihlal edildiğine, 7 üyeden 6'sının oyuyla hükmedildi.
Mahkeme, Türkiye'yi Telek ve Şar'a 12'şer bin euro maddi ve içsel tazminat, Kıvılcım'a da 9.750 euro içsel tazminat ödemeye mahkum etti.
İnsan hakları hukukçusu avukat Benan Molu, AİHM'in Barış Akademisyenleri ile ilgili ilk ihlal kararını verdiğine işaret ederek OHAL KHK'larının kanun niteliği taşımadığına hükmedildiğini belirtti.
DW/BK,TY
DW TÜrkçe'ye sansürsüz iyi mi ulaşabilirim?