Kur korumalı mevduatlar için sadece mart ayında bütçeden 11.7 milyar TL çıkarken, emekliye verilen 1100 TL’lik ikramiyede ise “25 milyar lira maliyet hesabı” gündeme getirildi. İkramiyelerde en az enflasyon oranında artış bekleyen emekliler ise iktidara tepki gösterdi. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin, önceki gün emekli ikramiyesinde artışın gündemlerinde olmadığını söyledi.
“2500 TL İSTİYORUZ”
1.100 TL olan ikramiyenin toplam maliyetinin iki bayramda yaklaşık 25 milyar TL olduğunu dile getiren Bilgin, “Yani çok büyük bir rakam” dedi. Bilgin, bu tür artışların “hiper enflasyona gidişi tetikleyeceğini” de savundu.
Türkiye Emekliler Derneği Hukuk Danışmanı Cafer Tufan Yazıcıoğlu, iktidarın “zam yok” kararını şu sözlerle eleştirdi: “Biz ikramiyenin 2 bin 500 TL olmasını istiyoruz. Aklıselim bunu gerektiriyor.”
DİSK Emekli-Sen Genel Başkanı Cengiz Yavuz, ikramiyenin beş yılda sadece yüzde 10 artırılmasının kabul edilebilir olmadığını, bunun “emeklileri yok saymak” anlamına geldiğini söyledi.
‘SUS PAYI’ YORUMU
Son beş yılda enflasyondaki artışın yüzde 180’in üzerine çıktığına işaret eden Yavuz, son bir yıldaki artışın bile yüzde 140’ları aştığını kaydetti. Yavuz, şöyle devam etti: “Enflasyondaki artışa karşın bize 1.100 TL’nin dayatılması 13.5 milyon emekliyi yok saymaktan başka bir şey değildir. Biz bunu ikramiye olarak da kabul etmiyoruz. ‘Sus payıdır’ bu. İkramiye en azından biraz nefes aldırabilmeli.”
AÇLIK HESABI
Tüm Emekliler Eşgüdüm Kurulu Dönem Sözcüsü İsmail Tutoğlu, emekli ikramiyelerinin asgari ücrete eşitlenmesini, asgari ücretin de açlık sınırının üzerine çıkarılması gerektiğini vurguladı. Diyanet İşleri Başkanlığı’nın bir kişinin karnını doyurabilmesi için günlük 40 liraya ihtiyacı olduğunu açıkladığına işaret eden Tutoğlu, “Dört kişilik aile için 160 TL yapıyor. Bir ayda 4 bin 800 TL. Asgari ücret bu rakamın altında. Asgari ücret de yükseltilmeli. En düşük emekli maaşı da asgari ücret düzeyinde olmalı” dedi.
“PARASI OLANA SAHİP ÇIKIYOR”
Çalışma Bakanı Bilgin’in ikramiye artışının gündemde olmadığını açıkladığını anımsatan Tutoğlu, “Emekliler, Bakan’ın gündeminde değilse o zaman demek ki sermaye kesimi gündemde. Kur korumalı mevduatlar için şimdiye kadar 25 milyar TL aktarıldı. Oysa bu para emekliye verilseydi en azından biraz nefes alacak duruma geleceklerdi. Demek ki bu iktidar bankada parası olana sahip çıkıyor. Emekliye, geniş halk kitlelerine sahip çıkmıyor. Biz de bunun yanıtını seçim sandığı geldiğinde vereceğiz. Emeklileri yok sayanı biz de yok sayacağız.”