Akkuyu Nükleer Santrali’nin satın alma, mühendislik ve inşaat işleri için IC İçtaş’ın yüzde 50 ortak olduğu konsorsiyumun sözleşmesi 26 Temmuz’da feshedilmişti. Rus Rosatom yönetimindeki Akkuyu Nükleer AŞ tarafından yapılan bu feshin, 2023’te bazı reaktörlerinin devreye alınması planlanan tesisin tesliminde gecikmeye ve işleyişte kaosa yol açtığı öne sürülmüştü.
7 BİN TÜRK İŞÇİNİN ŞANTİYEYE ALINMAMASI İÇİN YAZI
Türk ana yüklenici IC İçtaş’ın devre dışı bırakılması girişiminin ardından yeni sözleşme imzalanan Rus şirketi TSM Enerji’nin, nükleer santral inşasında tecrübe kazanmış 7 bin Türk işçinin kartlarının iptal edilmesi ve şantiyeye alınmaması için Akkuyu Nükleer AŞ’ye 30 Ağustos’ta bir yazı gönderdiği ortaya çıktı. TSM Enerji Genel Direktörü E. Lisunov’un, Akkuyu Nükleer A.Ş. CEO’su A. Zoteeva’ya gönderdiği yazıda işçilerin isimlerinin tek tek yazıldığı bir listenin de yazının ekinde olduğu belirtildi.
Türk çalışanların işten çıkarılmasından kaynaklanan boşluğun, çalışma izni bulunmayan yabancı uyruklu kaçak işçilerle doldurulmaya çalışıldığı; iş sağlığı ve güvenliği eğitimi verilmediği için iş güvenliğinde risk yaratacak şekilde işbaşı yapıldığı iddia edildi.
Nükleer santral inşaatında çalışmak üzere eğitim almış personelin proje sahasına girişinin engellenmesi ile birlikte standart dışı üretim yapılmaya başlandığı da dile getirilen iddialar arasında. Sözleşme feshinin ardından nitelikli personelin işten uzaklaştırıldığı, iş hacminin yüzde 90 gerilediği, yerine getirilen işlerin de kalite standartlarının dışında olduğu öne sürülüyor.
Santral inşaatında Nükleer Düzenleme Kurumu (NDK) tarafından yapılacak denetimler sonucunda, bu süreçte standart dışı yapılan tüm üretimlerin yıktırılarak yeniden yaptırılmasının söz konusu olabileceği de ifade ediliyor.