İbrahim Tatlıses, torunu Mert Tatlıses ile davalık olmuştu. Mahkeme, torununun Sarıyer'deki dairesinde kira ödemeden oturduğunu öne süren İbrahim Tatlıses’i haklı bulmuştu.
"OĞLUMUN AĞIRINA GİTTİ"
Ahmet Tatlıses, oğlu Mert'i evinden çıkaran babasına adeta ateş püskürmüş ve sosyal medya hesabından yayımladığı mesajda şu ifadelere yer vermişti: Geçtiğimiz günlerde İbrahim Tatlıses’in yine beni ve oğlumu hedef alan söylemlerinden sonra açıklama yapmam elzem oldu. Ramazan ayı ve bayram dâhi dinlemeyen İbrahim Bey'in asılsız ithamlarından sonra ben de birkaç şey söylemek istiyorum. Oğlum Mert’e yıllar önce kendi isteği ve rızasıyla sahip olduğu evlerden birini verdi. Verdi derken tapusunu değil tabii ki de… Zaten aynı sitede bulunan diğer evlerinde de rahmetli babaannem ve amcam yaşıyordu. Oğlum 6 yıl önce evlendi ve orada ailesiyle yaşamaya devam etti. Sonra kendisi bunu yeni fark etmiş gibi dava açtı. Oğlumun evi terk etmesini ve geriye dönük kiraları faiziyle istedi. Düşünün bir eviniz var ve siz yıllar sonra fark ediyorsunuz ki, evinizi torununuzu işgal etmiş ve siz yıllarca bunu fark etmemişsiniz. Ne kadar enteresan değil mi? Ben alışkınım elbette… Oğlumun ağrına gitti ama asıl sebebini İbrahim Tatlıses’in yaşadığı gelgitler ve bana olan tepkisinden olduğunu biliyoruz.
"REDDİ MİRAS YAPACAĞIM"
Ahmet Tatlıses'in açıklamasının ardından oğluna sitem eden İbrahim Tatlıses, "Ahmet, bana 'Akli melekeleri yerinde değildir' diyerek iftira attı. 'Sağlamdır' raporu almak için beş tane hastane dolaştım. Hepsi, 'akıl sağlığı yerindedir' raporu verdi. Yetinmedim, bir de adli tıptan rapor aldım. Hâkim, 'Akıl sağlığı yerinde değilse, bin 500 şarkıyı nasıl ezbere okuyor?' dedi. Ahmet, şimdi görecek. Baba - oğul ilişkisi nasılmış, görecek. Bodrum'da verdiğim dört evi de kendisinden alacağım. Evlatlıktan reddedemiyorum, ama reddi miras yapacağım. Artık yok öyle beleşten bir hayat. Bundan sonra babalık neymiş, görecek gününü" demişti.
"BİRBİRİYLE ÇELİŞEN ÜÇ ADET SAĞLIK RAPORU VAR"
Ardından Ahmet Tatlıses, avukatı aracılığıyla açıklama yaptı. "Son günlerde Sayın Ahmet Tatlıses ve İbrahim Tatlıses arasında devam eden hukuki süreçlerle ilgili basına yansımış gelişmeler üzerine tarafımızca açıklama yapmak ve devam eden hukuki süreçler ile ilgili kamuoyunu doğru bilgilendirmek gereği hasıl olmuştur" şeklinde başlayan paylaşımda; şu ifadeler yer aldı: Müvekkil Sayın Ahmet Tatlıses tarafından babası İbrahim Tatlıses'e vasi atanması talebi içeren dava dosyasında, İbrahim Tatlıses'in akıl sağlığı durumuyla ilgili birbiriyle çelişen üç adet sağlık raporu bulunmaktadır. Ancak iş bu sağlık raporlarının düzenlenmesine vesile olan tıbbi muayenelerin en kapsamlısı Ege Üniversitesi Tıp Fakültesi Ruh Sağlığı ve Sinir Hastalıkları Ana Bilim Dalı tarafından yapılmış ve kapsamlı muayene neticesinde İbrahim Tatlıses'in akli dengesinin tam olarak yerinde olmadığına dair rapor tanzim edilmiştir. Sürecin devamında İzmir 11. Asliye Hukuk Mahkemesi'nce İbrahim Tatlıses'in adli tip kurumuna sevkine karar verilmiş, ancak İbrahim Tatlıses adli tıp kurumunca verilmiş olan randevu günlerine iki kez uymayıp yargılama sürecini yavaşlatmış ve neticeten yine kendisi için verilmiş randevu günlerinden farklı bir tarihte adli tıp kurumuna gitmiştir.
"KÖTÜ NİYETLİ VE GERÇEK DIŞIDIR"
Bahse konu davanın, taraflar için öneminin son derece yüksek olmasına rağmen İstanbul Adli Tıp Kurumu'nca İbrahim Tatlıses üzerinde oldukça kapsamsız bir muayene sonucunda rapor tanzim edilmiş olup iş bu rapora karşı da itiraz haklarımızı kullanıp, İbrahim Tatlıses hakkında kapsamlı bir sağlık durumu raporu aldırılmasını talep edeceğimizi duyurmak isteriz. Bununla beraber İbrahim Tatlıses, 29 Haziran 2022 tarihinden beri devam eden yargılama sürecinde yapılmış olan duruşmaların hiçbirine katılmamış ve dolayısıyla hâkim karşısına çıkmamıştır. Anlaşılacağı üzere İbrahim Tatlıses'in basın organlarında yer alan 'Ahmet, bana akli dengeleri yerinde değil diyerek iftira attı. Sağlamdır raporu almak için beş tane hastane dolaştık. Hepsi akıl sağlığı yerindedir raporu verdi. Yetinmedim, bir de adli tıptan rapor aldım. Hâkim, akıl sağlığı yerinde değilse 1500 şarkıyı nasıl ezbere okuyor dedi' şeklindeki beyanlarının tümü kötü niyetli ve gerçek dışı beyanlardır.
Ek olarak bahse konu davanın başından itibaren yalnızca Sayın İbrahim Tatlıses'in akıl sağlığı sebebiyle değil, ekonomik irade biçiminin, alkolle kumar bağımlılığının kendisini yoksulluğa düşürme tehlikesi olduğunu ve bu sebeple kendisinin, çevresinde bulunan art niyetli şahıslardan korunması amaçlı açıldığı gerek müvekkil gerekse tarafımızca defalarca ifade edilmiştir.
"RAPOR TANZİM EDİLDİ"
Nitekim tahkikat aşamasında Sayın İbrahim Tatlıses'in kendisinin ve şirketlerinin mali gelir - gider tabloları, tarafı oldukları icra ve vergi dosyaları, banka hesap giriş - çıkışları, taşınır ve taşınmaz mal varlıklarındaki artma ve azalma durumları ve bir çok benzer hususun değerlendirildiği bir bilirkişi raporu aldırılmasına, alkol ve kumar bağımlılığı iddialarının doğru olup olmadığının tespiti amacıyla tanık dinlenmesine karar verilmiş ve Sayın Mahkemece belirlenen bilirkişi heyeti tüm bu durumları detaylıca araştırıp, 'sonuç olarak kısıtlı adayının banka nezdindeki bireysel hesaplarında çok büyük tutarlarda giriş-çıkışların olmadığı, Türkiye'nin önemli sanatçılarından biri olarak kabul görmüş birisi olması, müzik etkinliklerinde tercih edilen ve müzik çalışmalarında yüksek gelir elde ettiği varsayılan bir sanatçının banka hesaplarındaki bakiye tutarlarının müzik piyasasında sözü geçen bir sanatçı kazancı ile uyumlu bir görüntü sergilemediği, kısıtlı adayı adına kayıtlı hesaplar üzerinde icra dairlerine ait haciz blokelerinin olduğu, banka hesaplarına girişlerin daha çok telif ücretleri ve emekli maaş tutarlarının yatırıldığı ve bu tutarların talimat ile üçüncü kişiler tarafından nakit olarak para çekme işlemlerinden oluştuğu, inceleme dönemi içerisinde bankalardan kullandığı kredilerin düzenli olarak ödenmediği, gecikmeli ödendiği, kredilerindeki gecikmeler nedeniyle bankada takip borç aşamasına geçerek banka kredibilitesini büyük ölçüde olumsuz olarak etkilemesine neden olduğu, kısıtlı adayı adına kayıtlı gayrimenkullerin üzerinde çok fazla haciz Şerhlerinin olduğu, tüm bu hususlar neticesinde kısıtlı adayı İbrahim Tatlıses'in gerek şahsının ve şirketlerinin finansal durumunu gerekse buna bağlı olarak mal varlığını iyi yönetemediği ve mali durum bozulmasının 2020 yılı sonrası giderek arttığı özellikle gözlemlenmiştir' şeklinde rapor tanzim etmiştir.
"KUMAR VE ALKOL BAĞIMLILIĞININ KENDİSİNE VERDİĞİ ZARAR DOĞRULANDI"
Ayrıca davada tanık olarak dinlenen şahıslarla kısıtlı adayı (akıl hastası) İbrahim Tatlıses'in alkol ve kumar bağımlılığının ve bu durumların kendisine verdiği zararları doğrulamışlardır. İş bu rapor da müvekkil Sayın Ahmet Tatlıses'in, babası İbrahim Tatlıses için ekonomik durum iradesinin kendisini yoksulluğa düşüreceği yönündeki iddiasının ispatı niteliğindedir.
"AKRABANIN, AKRABAYA ETTİĞİNİ AKREP BİLE ETMEZMİŞ"
Ahmet Tatlıses'in avukatının yaptığı bu açıklama sonrasında İbrahim Tatlıses oğluna bir göndermede bulundu. Tatlıses, geçtiğimiz yıllarda dile getirdiği; "Akrabanın, akrabaya ettiğini akrep bile etmezmiş. Akrabalarımla iftihar ediyorum ama bazıları var ki etmiyorum. Bazı akrabalarımdan şikâyetçiyim. Bir ağaç, köküyle, dalıyla, budağıyla vardır. Kendilerine çekindüzen versinler diyorum" sözlerini sosyal medya sayfasından paylaştı.