İş insanı Sadullah Alagöz, Ankara 35. Ağır Ceza Mahkemesi'nde "çocuğun nitelikli cinsel istismarı" suçlamasıyla yargılandı. Dava dosyasının gizli olmadığını belirtmesine rağmen, mahkeme duruşmayı basına kapalı gerçekleştirdi. Alagöz’ün iş yerinde çalışan A.A., gün boyunca Alagöz’ün odasına sıkça girip çıktığını ve herhangi bir istismara şahit olmadığını belirtti. Tanık ifadesi sonrasında Cumhuriyet savcısı, "delil yetersizliği ve tutarsız ifadeler" gerekçesiyle beraat talep etti. Mahkeme başkanı da beraat kararını verdi.
Ancak, mağdur M.E.’nin avukatı Çisel Demirkan, Alagöz'ün DNA’sının mağdurun pantolon ve buluzunda tespit edildiğini hatırlatarak, "Delil yetersizliği gerekçesiyle verilen beraat kararı, adli tıp raporlarına rağmen büyük bir hayal kırıklığı oluşturdu. Dosyayı İstinaf’a taşıyacağız" dedi.
Sadullah Alagöz’ün, soruşturma süreci devam ederken dönemin Aile Bakanı Derya Yanık ve İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ile çekilen fotoğrafları kamuoyunda tartışma yarattı. Bakanlık, Alagöz ile fotoğraf çekilmesi ile ilgili gelen eleştiriler üzerine açıklama yaptı. Bakanlık, "Bu şahıs Bakanlığımıza randevu alarak değil, üçüncü şahıs aracılığıyla gelmiştir" şeklinde yanıt verdi.
17 yaşındaki mağdur, iddialarının ardından yaşadığı zorlukları Halk TV Programcısı Barış Terkoğlu'na anlattı: "Artık adaletin yerini bulmasını istiyorum. Birçok kez ifade verdim, hala yaşadıklarım kabus gibi. Hiç unutamıyorum" dedi.
Barış Terkoğlu, Alagöz’ün çocuğun şikayeti sonrasında, ortak tanıdıklarıyla aileye mesaj göndererek "Benim 10 tane avukatım var, bana hiçbir şey olmaz" diyerek tehdit ettiğini ve ardından "Onları sınır dışı ettireceğim" şeklinde gözdağı verdiğini öne sürdü.
Terkoğlu ayrıca, Alagöz'ün isminin karıştığı başka davalara da değindi ve 2018'de başka bir kadının daha tecavüz mağduru olduğunu iddia etti. Kadınların sosyal medyada kendisine ulaştığını belirten Terkoğlu, Alagöz'ün üniversitedeki kadro arayan bir akademisyene, birlikte olma karşılığında kadro teklif ettiği yönündeki iddiaları da aktardı.