AKP'nin pembe dünyası vatandaşı doyurmuyor: Pazar artıklarıyla geçiniyoruz!

AKP'li Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın "Piyasalarda yaşanan dalgalanmalar, Türkiye ekonomisinin temellerini yansıtmıyor" sözlerine rağmen yurttaşlar pazar artıklarını toplayarak geçimini sağlamaya çalışıyor.

Edirne Çarşamba Pazarı’nda tezgâhlardan artık toplayan yurttaşlar, yoksulluğun derinleştiğini gözler önüne seriyor. Kentin bir ucundan pazar arabasıyla tezgâhtan artanları toplamaya gelen yurttaşlar, işsizlikten, açlıktan, yoksulluktan dem vuruyor. 84 yaşında elinde bastonuyla pazara gelen bir kadın, pazarcıların bıraktığı ezik ve çürük meyve ve sebzeler arasından “iyilerini” seçmeye çalışıyor.

Birgün'den Yaren Çolak!ın haberine göre,  Soğan, patates ve elma toplayan yaşlı kadın, “Ameliyatlı bir kızım, 94 yaşında eşim var. Emekli maaşıyla geçinmeye çalışıyoruz ama zor” diyor ve ekliyor: “Birkaç aydır böyle yere atılanları topluyorum. Sağlamlarını alıyorum. Biraz da olsa eve katkı oluyor. Faturalarımızı vs. de ödeyebildiğimiz kadar ödüyoruz. Evim buraya çok yakın sayılmaz ama gelebildiğim kadar geliyorum.” “Alacak gücümüz yok ne yapalım?” diye soran Emine Candar ise “Koronavirüs çıktığından beri akşamları pazarlarda artanları topluyoruz. Dört kişilik bir aileyiz. Eşim çiftçi. Geçinemez olduk. İş yok, güç yok. Duyduk ki herkes topluyor, biz de arkadaşımla gelmeye başladık. Ne bulursak onu alıyoruz” ifadelerini kullanıyor.

Ceviz artık lüks

Pazarcı Levent Bakır, her geçen gün yurttaşın yoksullaştığının altını çiziyor: “Alım gücü tamamen düştü. Pazarın en canlı olması gereken saatlerinde bile burası bomboş. Eskiden 12 liraya sattığım mal, şu anda 16 TL. Fiyatlar sürekli artıyor. Bu da alım gücünü etkiliyor. Bir kalıp peynir aldığı zaman ya da bir kilo zeytin aldığı zaman yurttaşın, 50 TL para vermesi lazım. Asgari ücretli kaç kişi bunu verebilir? Herkes ‘10 TL’lik kes, 15 liralık kes’ diyor. İnsanlar günü kurtarma çabasında.” Bakırcı sözlerini şöyle noktalıyor: “Pandemiden önce yaptığımız işlerimizin ancak yüzde 10’unu yapabiliyoruz. Bir zamanlar kayısı alanlar, ceviz alanlar artık alamıyor. Mesela eskiden günde 10 kilo ceviz satıyordum. Şimdi günde yarım kilo satamıyorum. Çünkü kilosu 65 lira. Lükse giriyor. İnsanlar onlardan kaçınıyor. İşin açıkçası karnını doyurmaya çalışıyor.”

Para kalmadı

İşsizliğe dikkat çeken Pazarcı İbrahim Çam ise şöyle konuşuyor: “İnsanların durumu belli, herkes işsiz. Bu yüzden de kimse pazara gelemiyor. Gelen de bir şey alamıyor. Pandemi başladığından beri çürükleri de satıyoruz. Önceden 4-5 kilo domates alan müşterilerim artık 1 kilo alıyor. Kimsede para kalmadı.”  

"Piyasalar ekonomiyi yansıtmıyor"

AKP'li Cumhurbaşkanı Erdoğan partisinin 7. Olağan Kongresinde ekonomiyle ilgili şu ifadeleri kullanmıştı: "Avrupa ülkelerinde yüzde 97’ler, gelişmiş ülkelerde yüzde 130’lar civarında olan borç stokunun milli gelire oranını yüzde 42,6 seviyesinde tutmayı başardık. İhracatımızı 36 milyar dolardan aldık 170 milyar dolar bandına kadar çıkardık. Her ay yeni ihracat rekorları kırarak, bu yolda yürümeyi sürdürüyoruz. Son birkaç gündür piyasalarda yaşanan dalgalanmalar, Türkiye ekonomisinin temellerini, gerçek dinamiklerini, taşıdığı potansiyeli ve yarınını kesinlikle yansıtmıyor. Türk sanayisi, salgın dönemindeki performansıyla direncini ve gücünü bir kez daha ortaya koymuştur. Kamu maliyesi ve finans sektöründeki göstergeler, gelişmiş ve gelişmekte olan pek çok ülkeye göre daha sağlam bir yapıya sahip olduğumuza işaret ediyor. Bir süre önce açıkladığımız ekonomideki reform programımızın politikalarını ve takvimini dün akşam itibarıyla ilan ettik. Şimdi artık vakit, daha çok çalışma, üretme, gaza basma, hedeflerimize yürüme vaktidir. İktisadi temeli olmayan hareketlere karşı ülkesinin yanında yer alarak, güven ve istikrar mesajımıza sahip çıktıkları için milletimizin tüm fertlerine ayrıca teşekkür ediyorum"

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.