Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş, Ankara'da düzenlenen "Türkiye'de Üretilen Dini Bilginin Din Hizmetlerine Katkısı ve Diyanet Akademisi" sempozyumunun açılışında önemli açıklamalarda bulundu. Erbaş, "Dini bilgi hayatla iç içe olmak zorundadır. Yaşanan hayatın sorunları, sosyal gerçeklikleri, insanlığın gündemini, ihtiyaç ve beklentilerini dikkate almayan bir din anlayışı ve hizmeti daima eksiktir ve verimsiz kalır" dedi.
Sempozyumda "İlahiyat Programlarının Din Hizmetleri Formasyonuna Katkısı" ve "Türkiye'de üretilen dini bilginin topluma sunumu" gibi önemli konu başlıkları ele alınacak. Sempozyumun açılışında Kocatepe Camii Müezzini Furkan Tıraşçı'nın Kur'an-ı Kerim tilavetiyle başlayan etkinlik, katılımcıların dikkatini topladı.
Prof. Dr. Ali Erbaş, açılış konuşmasında, 2011 yılında Diyanet Akademisi'nin kurulması yönünde bir çalışma başlattıklarını belirtti. "Elhamdülillah, 2022 yılına geldiğimizde Diyanet Akademisi'ni kurduk. Bünyesinde Dini Yüksek İhtisas ve Dini İhtisas isimleriyle 36 ilim irfan bilgi hikmet merkezi oluşturduk," ifadesini kullandı.
İNSAN KAYNAĞI İHTİYACI
Erbaş, dini bilgi üretilirken ve eğitim müfredatı hazırlanırken dikkate alınması gereken önemli bir hususun, Diyanet İşleri Başkanlığı'nın insan kaynağı ihtiyacı olduğunu vurguladı. "Başkanlığımız, dünyanın her yerinde toplumun her alanında din hizmeti sunan bir teşkilattır. Farklı toplumsal katmanlara ulaşmak adına din ve eğitim hizmetleri çeşitliliğimiz her geçen gün artmaktadır. İmam hatiplik, vaizlik, müftülük, hapishane ve hastanelerde manevi bakım ile rehberlik hizmetleri ve aile dini rehberlik büroları gibi birçok alanda faaliyetlerimiz sürmektedir," dedi.
Erbaş, ilahiyat ve İslami ilimler fakültelerinin, Diyanet İşleri Başkanlığı'nın personel temininde önemli bir kaynak olduğunu belirterek, "Bu müfredat, güncel insan kaynağı ihtiyacımızı karşılamak ve istihdam alanlarını belirlemek için önemli bir çerçeve sunmalıdır," ifadelerini kullandı.
DİNİ BİLGİ HAYATLA İÇ İÇE OLMALIDIR
Dini bilginin hayatta karşılık bulması gerektiğini ifade eden Erbaş, "Salt bilgi sahibi olmayı merkeze alan bir yaklaşım, İslam'ın bilgi anlayışından uzak kalır. Dini bilgi, yaşamın sorunlarına çözüm sunmak amacıyla üretilmeli ve topluma aktarılmalıdır," şeklinde konuştu.
Sempozyum, 13 Ekim Pazar günü gerçekleştirilecek değerlendirme oturumunun ardından sona erecek. Diyanet İşleri Başkanlığı'nın, toplumsal ihtiyaçları göz önünde bulundurarak dini bilginin üretilmesi ve sunulması konusundaki çabaları, sempozyum boyunca tartışılacak.