MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin Ayhan Bora Kaplan operasyonu nedeniyle hedefte olan eski İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'ya sahip çıkmasının peşinden gözler İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya'ya çevrildi. Yerlikaya'nın yakın çevresine "Operasyonlar sürecek, Cumhurbaşkanımızın iradesi var" dediği öğrenildi. Emniyet içerisinde ise Bahçeli'nin mesajı, MHP'ye yakın kadroların tasfiyesine duyduğu tepki olarak yorumlandı.
Ankara'da suç örgütü lideri Ayhan Bora Kaplan'ın tutuklandığı operasyonun peşinden özellikle iki ismin adı ön plana çıkmıştı. İlki, dönemin İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, ikincisi ise eski Ankara Başsavcısı olan Yargıtay Üyesi Yüksel Kocaman.
Süleyman Soylu, 15 Temmuz gecesi kuzeni Sadık Soylu'nun telefonuyla Kaplan'ı TRT önünde çağırmıştı. Bu tarihten sonra Soylu ile yakın ilişkisi başladığı iddia edilen Kaplan'ın birçok dosyası kapatılmıştı. Bu dosyalarla ilgili takipsizlik kararı verildiği dönemde Ankara Başsavcısı olan Yüksel Kocaman'ın ise Kaplan'dan armağan olarak bir villa ve otomobil aldığı iddia edilmişti. Kocaman ise bu iddiaları yalanlarken, asıl hedefin Süleyman Soylu olduğunu öne sürmüştü.
Bahçeli'nin çıkışı, Erdoğan'ın sessizliği
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, bu süreçte eski İçişleri Bakanı Süleyman Soylu'ya sahip çıktı. Bahçeli, "Sayın Süleyman Soylu Türk milletine mal olmuş, bakanlığı döneminde koltuğunda bir saniye oturmayarak dağ tepe demeden dolaşmış, bölücü terör örgütüne kök söktürmüştür. Bu itibarla Milliyetçi Hareket Partisi vefanın ve siyasi ahlakın bir gereği olarak Sayın Süleyman Soylu'nun sonuna kadar arkasındadır" dedi.
Bu açıklamadan bir gün sonra ise Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Bahçeli'yi Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde kabul etti. Görüşmede Bahçeli'nin Süleyman Soylu'nun hedef haline getirilmesinde duyduğu rahatsızlığı Erdoğan'a ilettiği haberlere konu oldu. Ancak Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın, Ayhan Bora Kaplan operasyonundan bugüne kadar Süleyman Soylu'nun hedef alınmasına karşı özellikle sessizliğini koruması ve Soylu'ya destek çıkmaması dikkat çekti.
Ali Yerlikaya cephesi ne düşünüyor?
Peki Devlet Bahçeli'nin Soylu çıkışı operasyonu yapan İçişleri Bakanlığı'nda nasıl yankılandı? Özellikle Bahçeli'nin bu açıklamasıyla İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya'ya mesaj verdiği iddia edildi. Bu nedenle operasyonların duracağı endişeleri güvenlik bürokrasisine de dillendirilmeye başlandı.
DW Türkçe'nin ulaştığı bilgilere göre ise İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya'nın bu kaygıları gidermek için yakın çevresine "Operasyonlarda durmak yok. Sayın Cumhurbaşkanımızın iradesi var. Bundan sonra da tüm suç örgütlerine yönelik operasyonlar sürecek. Yakında yenileri gelecek" dediği öğrenildi.
Yerlikaya'nın suç örgütlerine yönelik operasyonları özellikle sosyal medya paylaşımlarında "güçlü" şekilde duyurması bunun işareti olarak değerlendiriliyor. Son bir haftada Bursa'da İnegöl Terkinler örgütüne yönelik operasyonun yanı sıra göçmen kaçakçılığı, yasadışı tütün kaçakçılığı, uyuşturucu satıcıları ve silah kaçakçılığı operasyonları yapıldı.
Emniyet kulislerinde ise Bahçeli'nin Soylu çıkışının asıl amacının Emniyet'te MHP'ye yakın kadrolara dokunulmaması mesajı olduğu iddia edildi. Bahçeli'nin bu yolla "Yaptıklarınızı izliyorum" mesajı verdiği düşünülüyor. Diğer yandan Emniyet'te tasfiye edilen MHP'ye yakın bazı polis şeflerinin, yerlerine gelenleri Nur cemaatinin "Okuyucular-Yazıcılar gruplarından" olmakla suçladığı öğrenildi.
Sinan Ateş dosyası neden bekletiliyor?
Yargı kulislerinde de Ayhan Bora Kaplan operasyonunun peşinden Bahçeli'nin mesajları farklı yorumlandı. Eski Ülkü Ocakları Genel Başkanı Sinan Ateş soruşturmasının iddianame aşamasına geldiği bir sırada yapılan savcı değişikliği soruşturmayı durdurmuştu. Bunda MHP'nin baskısının etkili olduğu adliye kulislerinde konuşuluyordu.
Kulislerde, Sinan Ateş soruşturmasının yavaşlatılması, iktidarın bu dosyayı yerel seçimlere kadar MHP'ye karşı koz olarak kullanabileceği şeklinde yorumlanıyor.
Bir adli kaynak, soruşturmanın geldiği aşamaya dikkat çekerek "Bugüne kadar cinayetin organizasyonunda rol alan şüpheliler ile tetikçi grubu hakkında işlem yapıldı. Ancak azmettiricilerin üzerine gidilmedi. Soruşturma bundan sonra devam ederse, sıradaki ayağı artık MHP'ye, yani azmettiricilere uzanır. Buna ilişkin karar ise savcılıktan ziyade siyasi iradenin olur. Bu tek başına bir savcının vereceği karar değil. Ancak Cumhur İttifakı dengeleri ve yaklaşan yerel seçimler sebebiyle bunun yapılması beklenmiyor" dedi.
Kaynaklar, Bahçeli'nin daha önce de Sedat Peker mevzusunda Soylu'ya sahip çıktığını anımsatarak "MHP lideri de sahip çıktığı Soylu'yu AKP'ye karşı koz olarak kullanıyor. Bir anlamda partinin içişlerine, siyasetine karışıyor" iddiasında bulunmuş oldu.