Devrek ilçesi Karşıyaka Mahallesi'nde 9 Ekim 2017'de meydana gelen olayda, Bitlis'te yaşayan Nazlı U., eşinden şiddet gördüğü için kadın sığınma evine yerleşti. Ardından da önce İstanbul'a, buradan da Devrek'e kaçtı. U., birlikte yaşadığı M.S.'nin evinde, oğlu Özkan U. tarafından 9 yerinden bıçaklanarak, öldürüldü. Bitlis'e kaçarken yakalanan Özkan U. ile cinayete yardım ettiği öne sürülen kardeşi S.U., sevk edildikleri adliyede, tutuklandı. Oğlunu cinayete azmettirdiği iddiasıyla gözaltına alınan baba P.U. ise tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakıldı.
Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından yürütülen soruşturma sonunda açılan davanın iddianamesinde, P.U.'nun olay tarihinden bir süre önce Devrek'te olduğunu öğrendiği Nazlı U.'yu oğullarıyla birlikte aradığı, ulaşamayınca da polise giderek kayıp başvurusunda bulunduğu anlatıldı. Babanın, Bitlis'e döndükten sonra, oğullarını annelerini öldürme düşüncelerini destekleyerek, Devrek'e gönderdiği belirtildi.
'PİŞMANIM, AFFINIZA SIĞINIYORUM'
Zonguldak 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde yapılan yargılamanın dün görülen karar duruşmasına tutuklu sanık Özkan U. ile bir önceki celse tutuksuz yargılanmak üzere serbest bırakılan S.U. ve baba P.U., SEGBİS aracılığıyla katıldı.
Daha önceki duruşmalarda, kardeşi ile Devrek'te dolaşırken tesadüfen gördükleri M.S.'yi takip ederek annesinin yaşadığı evi bulduklarını anlatan Özkan U., son savunmasında "Kesinlikle öldürmek amaçlı gitmedik. İkna etmek için, kardeşimi sevdiği için onu da yanıma getirdim. Onu eve götürmek için gittim. Onu o halde görünce, lakayıt konuşunca cinnet getirdim ve cinayeti işledim. Bundan dolayı çok pişmanım, affınıza sığınıyorum" diye konuştu. Tutuksuz sanıklar P.U. ve S.U. da beraatlerini talep etti.
KARAR VERİLDİ
Mahkeme heyeti, tutuklu sanık Özkan U.'yu 'üst soya karşı kasten öldürme' suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırdı. Sanığa verilen ceza, öldürülen Nazlı U.'nun sığınma evi yerine, evli olduğu halde M.S. ile birlikte yaşaması ile tanık beyanları göz önünde bulundurularak, ağır tahrik indirimiyle 21 yıla düşürüldü. P.U. ve S.U. delil bulunamadığı gerekçesiyle beraat ettirildi.