Avrupa Birliği Komisyonu, yapay zeka ile ilgili küresel standartlar belirlemek adına kanuni düzenlemeye gidiyor. Açıklanan kanun taslağında; yüz tanıma özelliği ile ilgili sınırlama ön planda. Öte yandan; şirketlerin bu kanunu ihlal etmesi hâlinde cirolarının yüzde 6'sına kadar ceza verilebilecek.
İstanbul Teknik Üniversitesi (İTÜ) Bilgisayar Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Dr. Mehmet Tahir Sandıkkaya, yapay zekayla ilgili merak edilenleri ve endişelendiren konuları TRT Haber'de değerlendirdi.
Dr. Sandıkkaya, yapay zekanın kötüye kullanımının mümkün olduğunu belirterek "Robotlarla ilgili kısım distopik bir durum, gerçek olacağını sanmıyorum. Yapay zeka gücünün kimin elinde olduğuna bakmak lazım. Bu teknik bir sorundan çok toplumsal bir sorun" diye konuştu.
Özel şirketlerin ve devletlerin tavrı
Özel şirketlerin çok sayıda bilgiyi toplayıp derlediğini belirten Dr. Sandıkkaya, bu bilgilerin içinde fotoğrafların da olduğunu ve bu şekilde kişi tanımanın mümkün olduğunun altını çizdi. Bu tarz bir gücün özel şirketlerin ya da devletlerin elinde olmasından endişe duyulabileceğini söyleyerek "Avrupa Birliğinin kanun değişikliği de zaten buna yönelik. Bir kurumun kullanımında dahi olsa bu teknoloji, son kertede düğmeye basan bir kişi var. Bu kişinin keyfiyeti, sorumsuzluğu söz konusu olabilir. Bu yasayla bunu önlemeye çalışıyorlar" diye konuştu.
Yapay zeka bize saldırabilir mi?
Spiker Canan Yener Reçber'in "Yapay zeka bize saldırabilir mi? Örneğin banka hesaplarımızı boşaltılabilir mi, akıllı cihazları yönetebilir mi?" sorusuna yanıt veren Dr. Sandıkkaya, "Ben biraz daha bilgisayar güvenliği tarafından geliyorum, bu nedenle buna 'evet' yanıtını vereceğim ama korkutucu olmak da istemem. Bankalarımızı boşaltacak sistemleri yapay zekayla kullanmaya çalışan saldırganlar var. Geçenlerde bir sürücüsüz aracın yandığını gördük. Böyle şeyler olabiliyor. Bunlar teknolojinin yeni oluşması sırasında ortaya çıkabilecek şeyler. Robotların saldırısından değilse de yapay zekanın karar verdiği noktalarda dikkatli olmak lazım" dedi.
"Teknik sorunlardan çok toplumsal sorunları düşünmek gerekir"
Siyasi profillerin çıkarılmasının tehlikesine dikkat çeken Dr. Sandıkkaya şöyle anlattı:
"Bir kişinin profili çıkarılabilir. O kişinin, bazı konulardaki görüşleri üst üste koyularak bir biçimde sınıflandırma yapılabilir ki bu demokrasi ve özgürlüklere aykırı davranışlar olur. Bence öncelikle bunlardan korkmak lazım. Bazı cihazların önceden otomatik biçimde ele geçirilip internet saldırı yapıldığı oldu ama bunun çok ciddi sorun yaratacak şeylere dönüşeceğini düşünmüyorum. Teknikten çok toplumsal sorunları düşünmek gerektiğini düşünüyorum."
AB Komisyonunun taslağında neler var?
Komisyonun önerisine göre, yüz tanıma sadece kayıp çocukların, suçluların aranmasında ve terör saldırıları ile ilgili kullanılabilecek. Gerekli şartları taşımayan uygulama ve ürünler pazardan men edilecek. Şirketlere, ihlal durumunda, cirolarının yüzde 6'sına kadar ceza öngörülüyor.
AB Komisyonu Başkan Yardımcısı Margrethe Vestager, "Amacımız güvenilir ve insan odaklı teknoloji üretimi" dedi. Düzenlemenin yürürlüğe girmesi için, AB Konseyi ve Avrupa Parlamentosu tarafından da onaylanması gerekiyor.