Para piyasalarında yapılan fiyatlamalara göre, Avrupa Merkez Bankası (ECB) bu haftaki toplantısında üç temel politika faizinin 25 baz puan düşürüleceğine kesin gözüyle bakılıyor. Uzmanlar, bankanın mevduat faiz oranını yüzde 2 seviyesine kadar indirme olasılığını değerlendiriyor.
ING Group Başekonomisti Peter Vanden Houte, Anadolu Ajansı'na yaptığı açıklamada, ECB'nin ekim ayı toplantısında faiz oranlarında 25 baz puanlık bir indirime gideceğini öngördüğünü belirtti. Houte, Eylül ayı enflasyon verilerinin hizmetler sektöründeki enflasyonist baskıların belirgin şekilde yavaşladığını gösterdiğine dikkat çekti. Ayrıca, ekonomiye ilişkin güven endeksi verilerinin zayıf seyretmesinin, Avro Bölgesi'ndeki ekonomik toparlanmanın durma noktasına geldiğini ortaya koyduğunu ifade etti.
Houte, son açıklanan makroekonomik verilerin de parasal gevşeme hızının artabileceğine işaret ettiğini vurgulayarak, ECB'nin mevduat faiz oranının yüzde 2'ye gerilemesine kadar her toplantıda faiz indirimlerine devam edebileceğini söyledi.
Natixis Avrupa Makro Araştırma Başkanı Dirk Schumacher de ECB'nin mevduat faiz oranında 25 baz puanlık bir indirime gitmesini beklediğini dile getirdi. Schumacher, toplantıda gelecekteki faiz oranlarına ilişkin doğrudan bir yönlendirme olmayacağını, ancak ekim toplantısının genel mesajının enflasyon görünümüne duyulan güvenin arttığı yönünde olacağını öngördüğünü aktardı.
Schumacher, hizmet enflasyonundaki inatçılığın ECB için bir sorun olmaya devam ettiğine dikkat çekerek, ücret artışlarındaki ılımlı seyrin faiz indirimlerinin istikrarlı ve kademeli bir şekilde sürebilmesi için gerekli olduğunu ifade etti. Mevduat faizinin Haziran 2025'te yüzde 2'ye gerileyene kadar her toplantıda 25 baz puanlık indirim yapılabileceğini vurguladı.
Schumacher, ECB Başkanı Christine Lagarde'ın basın toplantısında enflasyonun bankanın hedeflerine ulaşacağına dair güvenin artmakta olduğunu belirtebileceğini söyledi. Ancak, ücret artışları, petrol fiyatları ve enflasyon görünümündeki belirsizlikler nedeniyle ECB'nin gelecekteki gevşeme döngüsünün son noktası hakkında net bir yönlendirme yapamayabileceğine de dikkat çekti. Verilere bağlılık vurgusunun bu toplantıda da tekrarlanması bekleniyor.