İspanya, İrlanda, Slovenya ve Malta'nın Filistin'i tanıma planları, bölgedeki barış sürecine etki ediyor. İsrail'in karşı çıkışına rağmen, Avrupa Birliği'nin dış politika şefi Josep Borrell, bu adımın sembolik önemini vurguluyor. BM Güvenlik Konseyi'nin yaklaşan oylaması, uluslararası camiada dikkatle bekleniyor.
İspanya Başbakanı Pedro Sánchez, Mart ayında yaptığı açıklamada İspanya ve İrlanda'nın yanı sıra Slovenya ve Malta'nın, kalıcı barış için iki devletli bir çözümün şart olduğunu düşünerek İsrail'in yanı sıra Filistin devletinin tanınması yönünde ilk adımları atmayı kabul ettiklerini söylemişti.
Yerel İspanyol radyosu RNE'nin 21 Mayıs'ta İspanya, İrlanda ve diğer AB ülkelerinin Filistin devletini tanıyıp tanımayacağı sorusuna Avrupa Birliği'nin dış politika şefi Josep Borrell olumlu yanıt verdi. "Bu siyasi özellikte simgesel bir eylemdir. Bir devletten öte, bu devletin var olma iradesini tanıyor" diye konuşan Borrell, Belçika ve diğer ülkelerin de muhtemelen bunu takip edeceğini sözlerine ekledi.
Daha önce İspanya Dışişleri Bakanı Jose Manuel Albares, Filistin'i tanıma kararı alındığını söylemiş ancak bir tarih vermemişti.
"ÇÖZÜM BULUNMA ŞANSINI AZALTACAK"
İsrail ise Filistin'in tanınmasına yönelik planların Gazze çatışmasına müzakere kanalıyla çözüm bulunması şansını azaltacak bir "terörizm ödülü" teşkil ettiğini söyledi.
ABD'nin Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi'nde (BMGK) Filistin'in BM'ye tam üyeliğini talep eden karar tasarısını 18 Nisan'da veto etmesinin peşinden, bugün toplanacak olan 193 üyeli BM Güvenlik Konseyi son kararı verecek.
İrlanda'nın ulusal yayın kuruluşu RTE Perşembe günü yaptığı açıklamada İspanya, İrlanda, Slovenya ve Malta'nın BM oylamasını beklediklerini ve 21 Mayıs'ta ortak bir tanıma kararı almayı düşündüklerini söyledi.
1988'den bu yana BM üyesi 193 ülkeden 139'u Filistin devletini tanıdı.