Avukat Dr. Başar Yaltı: Padişah''ın bile bu derecede yetkisi yoktur

Avukat Dr. Başar Yaltı, TELE1 ekranlarında gazeteci Mehmet Ali Güller''in ''Analiz'' programına konuk oldu. Yaltı, kurdukları ''Avukat Hareketi''ni anlatırken 24 Haziran sonrası değişen sisteme dair değerlendirmelerde bulundu.

TELE1 ekranlarında yayımlanan Mehmet Ali Güller'în sunduğu 'Analiz' programına katıldı.

'Avukat Hareketi' hakkında bilgi veren Avukat Yaltı, "Çoğunluğu avukattan oluşan bir arkadaş grubu olarak Türkiye'de olup biteni değerlendirip ve nasıl mücadele edilir diye çalışmaya başladık. Türkiye'nin içinde bulunduğu koşullarda barolar sessiz ya da tepkisini bildirilerle gösteriyor. O alışkanlıklarbizi duyarsızlaştırıyor. Türkiye'de koskoca rejim değişmesine rağmen hiçbir şey olmamış gibi davranılıyor. Hukukun, yargının, ülkenintemel sorunlarını değerlendiren mücadeleci anlayışı barolara taşımak istiyoruz. Önümüzde baro seçimleri var. Özlediğimiz Türkiye için mücadele vereceğiz" dedi.

Yaltı şöyle devam etti:

'TÜRKİYE ARTIK CUMHURİYET DEĞİL'

"Halen 2. maddeye göre Türkiye demokratik laik hukuk devletidir. Ama tablo hiçte öyle değildir. Türkiye'nin demokratik,laik ve hukuk devletinden çıktığını 12 Eylül'ü başlangıç kabul edelim. Ama tam 30 yıl sonra 12 Eylül 2010'da yapılan anayasal darbe diyebileceğimiz askeri darbeyi tamamlayan bir fonksiyon gördü. O zaman iktidarla FETÖ arasında su sızmıyordu. Gülen, 'ölüleri bile diriltin evet oyu verin' demişti. O anayasa değişkliğinin asıl amacı yargının tahakküm altına alınmasıydı. Nitekim Yargıtay, Danıştay, Anayasa Mahkmesi gibi kurumların yapısı değişti. 2016 darbesiyle beraber bunun ne kadar yanlış olduğunu görmüş oldular. Türkiye'de yargı, hukuku,adaleti,insan haklarını gerçekleştirmek için değil asıl amacı siyasal iktidarın asılamacına ulaşmak için meşrulaştırma aracı olarak görülmeye başlandı. Türkiye'de hukuk devletinin varlığından bahsedemeyiz.Türkiye bir Cumhuriyet'ti artık değildir. Çünkü, cumhuriyet demek kamu öncelikli bakış açısına sahip olmak demek. 2 laik olmak dmeek. 3. demokratik bir sistem, hukukun üstünlüğü ve yurttaşlık kavramı demek. Cumhuriyet kamucudur böyle bir özellik taşımıyorsa cumhuriyet değildir. Cumhuriyet denilince oligarşik,islami cumhuriyet akla gelebiliyor. Cumhuriyeti cumhuriyet yapan demokratiklik, hukukun üstünlüğünün var olmasıdır. Seçimlerin yapılıyor olması değil sadece yoksa Türkiye'de de yapılıyor.

'TEKNİSYENLEŞMİŞ BİR MECLİS'

Hukuk devletinin en ilkel şekli kanun devletidir. Teknisyenleşmiş bir meclis var. Hükümet tarafından hazırlanan kanun teklifleri Meclis'te el kaldırılarak çıkartılıyor. Her ne kadar anayasa'da meclis korundu ifadeleri yer alsa da bana sorarsanız meclis yok hükmündedir. Cumhurbaşkanı kanunlara ihtiyaç duymadan yönetebilecektir. Örneğin; Askeri şura kanunu lav edilmiştir. Bu cumhurbaşkanına kanun olmayan alanlarda kararname çıkartma hakkına sahip. Bunların yaşanmarak görünmesi zmaan alacak ama Türkiye'deki cehaletin ne kadar yaygın olduğunu hatta aydın dediğimiz insanlar arasında da .

'O KADAR ÇOK YETKİSİ VAR Kİ İMZA ATMAYA ZAMAN BULAMAYACAK'

ABD'de başkanlık sistemi var ama kuvvetler ayrılığı var kongre var. Yürütme yetkisi olan başkanın üzerinde gözlem gücü var. Türkiye'de ne kuş ne deve diyebileceğiniz otoriter bir yönetim geldi.  Türkiye'de muhalefet yoktur bir önemi de kalmamıştır. Bütün yetkiler Cumhurbaşkanı'nda toplanmıştır. O ne derse ferman odur. Padişahın bile bu derecede yetkisi yoktu. Kanun Hükmünde Kararnameler yayımlanmaya başlandı yine rakamlar verdiler 1 numaralı kararnameyi inceledim oraya baktığınız zaman her şey cumhurbaşkanı elindedir, bakanlarında hiçbir anlamı yoktur.

Yasama devre dışıdır ihtiyaç yoktur daha doğrusu. 703 sayılı kararname ile yetki kanuna dayanarak, bakanlar kuruluna yetki verdiler KHK çıkartma yetkisiyle. Bunlardan en önemlisi 703 numaralıydı. Bununla birlikte birçok değişiklikler yapıldı. Bunlardan en önemlisi şimdi 4 yıllık üniversite mezunu olan herkes idari yargı hakimi olabilir dediler. Devlete,belediyeye karşı açacağınız bütün davalar idari yargıda görülüyor. Hukuk nosyonu görmemiş, hukıktan anlamayan birisinin yargıç olması son derece yanlıştır. Yargıcı memur gibi gördükleri için veteriner olmuş ya da 4 yıllık üniversite mezunu olmuş fark etmiyor.

''RASTGELE DOSYA SEÇİYORLAR'

Geçenlerde biri anlattı, İstinaf Mahkemeleri kuruldu dosyalar yığılmış orada geliyor 10 tane dosya seçiyor reddine reddine diye yazıyor yargıç.Yargı bu durumda. Hakimler, savcılar liyatsız bir durumda korkan, güce tapan bir hakim,yargıç profili ortaya çıktı.  Üniversilerde de eğitim yok. Hukuk fakültelerini incelediğiniz zaman geldiğimiz nokta hakim ve savcılar nedeniyle hakkaniyet üretemeyen bir durumla karşı karşıyayız.

1 NUMARALI BAŞKANLIK KARARNAMESİ

Bütün yetkiler Cumhurbaşkanı'nda toplanmış durumda. Cumhurbaşkanı burada 9 tane kurum oluşturdu. O kurumların üreteceği politikalarla bakanlıklar hareket edecek. Orada belirlenecek politakaları bakanlar uygulayacak. 4 tane de ofis kuruyorlar ayrıca. Bir süre sonra belki tasfiye de edilecek. Genelkurmay başkanlığını nasıl milli savunma bakanlığı yapıldığını gördük. ABD'de kurallar, kurumlar var ama onların bağlı olduğu kurallar uygulamada da var. Türkiye'de kuralı koyanda,uygulayanda, kaldıran da aynı kişi. Genelkurmay başkanlığını milli savunma bakanlığına bağlayabiliriz dedi. Otursa bunu yazsa karşısında duracak hiç kimse yok. Cumhuriyetin temeli kültür, modernitedir,aydınlanmadır, Ona göre bir eğitim sistemi geliştirilmiştir. Opera, bale, köy enstitüleri gibi.

'ALANLARDAN MUHALEFET'

Türkiye'de artık alanlardan muhalefet yapılacak. Türkiye'de siyasi partiler muhalefet edemez durumdadır artık. Herşey siyasi iktidarın kontrolün altına geçmiştir. Meslek örgütleri, sendikalar yani toplumun örgütlü kesiminin önemi artıyor."

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.

Gündem Haberleri

Sadece 628 bin liraya Volkswagen Polo almak ister misiniz? Hem de sıfır
Türkiye uyarısı: 2024 ılımlı zayıflama yılı olacak
Borsa İstanbul'da tarihi zirve yaşandı
Bankacılık sektörünün mevduatında artış görüldü
Yılan Sanıp Korkmayın! Bu Varlık Çiftçiler İçin Muhteşem Bir Fayda Sağlıyor