Ayasofya'nın statüsünün cami olarak değiştirilmesi, islamcı çevrelerde '' Hani resim (fresk ve ikonalar) olan yere melek girmezdi?'' tepkisiyle karşılaştı.
AKP siyasal islamın 86 yıllık “rüya”sını gerçeğe dönüştürdü ve Ayasofya’nın Atatürk’ün imzasıyla yürürlüğe girmiş müzelik statüsünü iptal etti. 1500 yıllık yapı yarın itibariyle “şaşaa”lı bir açılışla yeniden Osmanlı’daki işlevine dönecek ancak karar ülkenin gerici dönüşümündeki tarihsel yerinin yanı sıra, islamcılar içinde de dini açıdan bir tartışmaya yol açtı. O tartışmaya neden olan ise yapının içindeki fresk ve ikonalar dururken İslam dinine göre ibadet edilip edilemeyeceği konusu oldu.
Bilindiği üzere, Ayasofya’nın giriş katından görünen 6.5 metrelik Theotokos ve 7.5 metrelik Gabriel mozaikleri ile Seraphime melekleri fresklerinin sadece namaz vakitlerinde 1 dakikada açılıp 1 dakikada kapananan elektronik raylı sistem perde ile kapatılmasında karar kılınmıştı. İşte bu kararla yetinmeyen bir kesim islamcı çevre, sessiz kalan cemaatlere tepki gösterdi. Konuyla ilgili olarak WordPress platformunda yazılmış bir yazı, Dini Haber isimli site tarafından “ Ehli sünnet neden sessiz?! Hani resim olan yere melek girmezdi” başlığıyla yayınlandı.
Yazının öncesinde sitenin konuyla ilgili yaklaşımı şu ifadelerle ortaya konuldu: “Kendisini hadis diye yırtan hurafeciler Ayasofya’nın mozaiklerinin açıkta bırakılacağının açıklanmasına rağmen tek kelime ile dahi yapılan açıklamaya tepki vermediler. Ayasofya mozaiklerinin bu şekliyle kalmasının kararı Cumhurbaşkanı Erdoğan’a ait. Erdoğan devletin başı, gücü elinde bulunduran erk. Durum bu olunca tasavvuf ehlini bir sezsizliktir aldı. Biliyoruz ki tasavvuf gücün olduğu yerde dinini imanını bırakır geçer kenara ortamı seyreder. Şaşırmadık doğrusu…”
Yazının başlığına “ilham” veren kısmı ise şöyle oldu: “İster lazerle gizlensin isterse otomatik perde sistemiyle namazlar esnasında üzeri örtülsün, İslam tarihinde içinde Hıristiyan remizlerinin bulunduğu bir mekanda Müslümanların cemaatle ibadet ettiği vaki midir bilmiyorum. Melekler girmez diye milletin evine çocuklarının fotoğraflarını dahi astırmayan hoca efendilerin, perde ardından kendilerini izleyen İsa, Meryem, Vaftizci Yahya mozaikleri altında derin bir huşu içinde namaz kılacaklarından ise şüphem yok. Vaftizci Yahya da aslında Abdestçi Yahya idi zaten…”