Verdikleri hak ihlali kararları nedeniyle birçok kez Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli tarafından eleştirilen Anayasa Mahkemesi'nin (AYM) Başkanı Zühtü Arslan, kurumun 61. kuruluş yıl dönümünde açıklamalarda bulundu.
Konuşmasında Türkiye Cumhuriyeti'nin kurucu lideri Mustafa Kemal Atatürk'ün 'fikri hür, vicdanı hür' deyişini alıntılayarak hakim ve savcıların bağımsız olması gerektiğine dikkati çeken Arslan, devlet kurumları arasında işbirliği yapılması ve ihlallerin kaynağının kurutulması gerektiğini söyledi.
Arslan, kendilerine yönelik olarak 'saldırılar' ile ilgili olarak da şöyle konuştu:
"Çoğu kez doğru düzgün okunmadan, en hassas ve teknik kararları bile 140 karakterle yorumlamaya çalışanların herhangi bir katkısı maalesef olamamaktadır. Ayrıca kararlarımızı eleştirmek yerine kararlara imza atanları hedef alan, kişisel ve kurumsal itibarı hedef alan ithamların da hiçbir faydası olmamaktadır. Aksine AYM'ye yapılan ağır saldırılar, toplumun yargıya güvenini sarsarak en fazla demokratik hukuk devletine ve onu korumakla görevli olan başta yargı olmak üzere tüm kurumlarımıza zarar vermektedir."
AKP VE MHP İLE AYM ARASINDAKİ GERİLİM
Erdoğan'ın 2016 yılında casuslukla suçlanan gazeteci Can Dündar ve şimdilerde Adalar Belediye Başkanlığı görevinde bulunan Erdem Gül için verilen hak ihlali kararı üzerine açık açık "Tanımıyorum, saygı da duymuyorum" diye seslendiği AYM, son dönemde de MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli'nin hedefinde.
MHP lideri, mevcut Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin (TBMM) en büyük üçüncü partisi konumundaki HDP'yi kapatma davasında 'ivedilikle ilerleme sağlanamadığı' gerekçesiyle Mahkeme'yi birçok kez topa tuttu; hatta 'terör örgütünün arka bahçesi haline gelmekle' suçladı.
Yine Erdoğan'ın da aynı dava kapsamında partinin banka hesaplarına bloke konulması kararının kaldırılması sonrası telefona sarıldığı ve AYM üyelerine "Nasıl bu yönde oy kullanırsınız?" diye sorduğu ileri sürülmüştü.
Ayrıca Erdoğan'ın, yapılan son AYM Başkanlığı seçiminde Arslan'a karşı kendisine yakınlığıyla bilinen İrfan Fidan'ı desteklediği biliniyor.
'CUMHURİYETİMİZ BİZDEN 'FİKRİ HÜR, VİCDANI HÜR' YARGI MENSUPLARI BEKLER'
Arslan'ın açıklamalarında öne çıkanlar şöyle:
Anayasal kimliğimizi oluşturan tüm bu ilke ve değerlerin savunucusu bağımsız yargı ve tarafsız yargıdır. Cumhuriyetimiz bizden Mustafa Kemal Atatürk'ün ifadesiyle 'fikri hür, vicdanı hür' yargı mensupları ister. Anayasa Mahkemesi'ne göre kuvvetler aykırılığı ilkesi, erklerin birbirinden bağımsız bir şekilde çalışmaları değil, aksine medeni bir iş bölümü içinde çalışmalarını gerektirir. Kurumsal işbirliği, bireysel başvurunun etkili bir yol olarak devam etmesi için hayati derecede önemlidir. İşbirliği olmadan ihlalleri önlemek mümkün olmayacaktır. Bireysel başvuruyu başarılı şekilde etkilemenin yolu, ihlallerin kaynağını kurutmaktır.
'YÜZEYSEL GENELLEMELER FAYDA SAĞLAMAZ'
Mahkememiz ne yargısal aktivizme tevessül etmekte, ne de anayasal yetkilerini kullanmaktan imtina ederken kendini sınırlamaktadır. Sayın Cumhurbaşkanım, hiç kuşkusuz yargı kararları gibi AYM kararları da eleştirilebilir. Bunu her fırsatta söylüyoruz. Biz eleştirilerden faydalanıyoruz. Kararlarımızı okuyan, analiz eden herkese müteşekkiriz. Hatta bu eleştirilerin bir kısmını hakemli olarak yayınladığımız anayasa dergisinde kamuoyu ile paylaşıyoruz. Bununla birlikte özellikle bireysel başvuruda verilen kararları içtihad bütünlüğünden soyutlamak suretiyle bunlarla ilgili olarak yüzeysel şekilde yapılan genellemelerden fayda sağlanamayacağı bilinmelidir.
'KARARLARA İMZA ATANLARI HEDEF ALMANIN HİÇBİR FAYDASI YOK'
Çoğu kez doğru düzgün okunmadan, en hassas ve teknik kararları bile 140 karakterle yorumlamaya çalışanların herhangi bir katkısı maalesef olamamaktadır. Ayrıca kararlarımızı eleştirmek yerine kararlara imza atanları hedef alan, kişisel ve kurumsal itibarı hedef alan ithamların da hiçbir faydası olmamaktadır. Aksine AYM'ye yapılan ağır saldırılar, toplumun yargıya güvenini sarsarak en fazla demokratik hukuk devletine ve onu korumakla görevli olan başta yargı olmak üzere tüm kurumlarımıza zarar vermektedir. Bu vesileyle her türlü olumsuzluğa ve zorluğa rağmen büyük bir özveriyle görev yapan tüm çalışanlarımıza şükranlarımı sunuyorum.