Aytunç Erkin yazdı: 21 yıl önce Amerika’ya giden 3 AKP’li kurmay

Erdoğan'ın “milli-gayrı milli” seçim planı.

“… Sadece Ukrayna savaşı, enerji, Afganistan'daki, Libya'daki veya Akdeniz'deki durumlar için değil, her şeyi bir perspektife oturtacak, sadece kendi ülkelerimiz için değil, gezegenin geleceği konusunda bir aciliyet duygusu ile daha geniş bir jeopolitik stratejik diyaloğa ihtiyacımız var…”

“… Sadece bizim pozisyonumuzu muhataplarımıza netleştirmemiz değil, aynı zamanda ülkemizi ve dünyanın geri kalanını güvenli hale getirecek, hepimize yardımcı olacak fikirler ve politikalar bulmamız gerekiyor. Çünkü bunu her zaman söylüyorum ve bunun doğru olduğuna inanıyorum ki hepimiz güvende olana kadar hiçbirimiz güvende değiliz. Bu yüzden çok çalışmak gerekiyor.”

Bu cümleleri 14 Mart 2023'te Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın, Amerika'da, ABD Ticaret Odası'nda kurdu. Altını çizelim… Kalın, “Bir aciliyet duygusu ile daha geniş bir jeopolitik stratejik diyaloğa ihtiyacımız var” dedi.

İki yıl öncesine dönelim.

Cumhurbaşkanlığı internet sitesinde yayımlanan bilgi notu önemli:

“… G20 Liderler Zirvesi nedeniyle İtalya'nın başkenti Roma'da bulunan Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, Amerika Birleşik Devletleri (ABD) Başkanı Joe Biden ile bir araya geldi. Görüşmede, iki lider Türkiye-ABD ilişkilerini daha güçlendirmek ve geliştirmek için müşterek irade beyanında bulundu ve bu doğrultuda ortak bir mekanizma kurulması konusunda mutabık kaldı. İkili ticaret hacminin artırılması yönündeki ortak perspektif doğrultusunda karşılıklı olarak atılacak adımların müzakere edildiği görüşmede, NATO ittifakı ve stratejik ortaklık zeminine vurgu yapıldı. (31 Ekim 2021)”

Şimdi de bir yıl önce ne yaşandı, ona bakalım!

YPG'yi kabul eden AKP'liler

Türkiye ve ABD dışişleri bakanlıkları, 4 Nisan 2021'de yaptıkları ortak açıklamayla ikili ilişkilerde “Stratejik Mekanizma” döneminin başladığını duyurdular. Açıklamada, Türk-Amerikan heyetleri arasındaki görüşmede, “ekonomik ve savunma işbirliği, terörle mücadele, bölgesel ve küresel meseleler dahil olmak üzere iki ülkenin ortak çıkarlarının bulunduğu konu başlıklarının” gözden geçirildiği kaydedildi.

Bu arada… ABD'nin terör örgütleri PKK-YPG ve FETÖ konusundaki tavrında bir adım bile gerileme olmadığının vurgusunu yapmakta fayda var. Buna rağmen “stratejik mekanizma” ve “stratejik ortaklık” sürdü!

Şu notu da ekleyeyim: “Evet; Türkiye 15 Temmuz 2016'da yaşanan NATO destekli darbe girişimi sonrasında “değerler sisteminde” ciddi bir değişikliğe gitti. ABD'yle ilişkilerde zaman zaman “sertlikler” yaşandı, kırılmalar oldu. Ancak…
2015'ten bu yana Suriye'de adım adım kurulan PKK-YPG devletçiği konusunda “net” tavır alınmadı. Tamam, operasyonlar yapıldı ama terörün kaynağı olan ülkeyle ilişkiler hiç kopmadı. Kapalı kapılar ardında zaman zaman görüşmeler oldu.
YPG konusunda “ABD ile ortak hareket edelim” diyen AKP içindeki kanatların varlığını da unutmamak
gerekiyor.

Abramowitz'den Flake görüşmesine

Şimdi gelinen noktada Erdoğan, ABD'nin Ankara Büyükelçisi Flake'nin, Kılıçdaroğlu'nu ziyaret etmesine ilişkin şu değerlendirmeyi yaptı:

“Amerika'ya bu seçimlerde bir ders vermemiz lazım. Joe Biden oradan konuşuyor, Biden'ın buradaki büyükelçisi ne yapıyor? Gidiyor bay bay Kemal'i ziyaret ediyor. Ayıptır, biraz kafanı çalıştır. Sen büyükelçisin. Senin buradaki muhatabın Cumhurbaşkanı'dır. Sen bundan sonra hangi yüzle Cumhurbaşkanı'ndan randevu isteyeceksin? Bizim kapılar kapandı ona, bir daha göremezsin. Niye? Haddini bileceksin. Büyükelçi olarak görevini bileceksin. Bir büyükelçi nasıl çalışır, bunu öğreneceksin. Bunu öğrenmediğin takdirde bu kapı öyle yol geçen hanı değil, giremezsin. Onun için de inşallah 14 Mayıs'a iyi hazırlanıyoruz, iyi koşturuyoruz.”

Erdoğan ya unuttu ya da 14 Mayıs'a doğru “milli-gayrı milli” ayrımı yapmak için bu yolu seçti. Bildiğimiz ise AKP'nin Amerika konusunda hassas olduğu.

Neden mi?

Tarih 15 Ekim 1996…

ABD'nin eski Ankara Büyükelçisi Morton I. Abramowitz, o dönem İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı olan Erdoğan'ı makamında ziyaret etti. Bu bir örnek! Dahası da var.

Sadece şu örnek yeter diye düşünüyorum.

Tarih 8 Kasım 2002…

ABD'nin Ankara Büyükelçisi Pearson, AKP Genel Merkezi'ne giderek 3 Kasım 2002 seçimleri sonrası Erdoğan'la bir araya geldi. Erdoğan ve Pearson 50 dakika süren görüşmeden sonra ortak açıklama yaptı. Erdoğan'la çok iyi bir görüşme gerçekleştirdiklerini söyleyen Pearson, “ABD Başkanı Bush'un mükemmel seçim zaferi için tebriklerini ilettim” dedi. Erdoğan da, Pearson aracılığıyla ABD'de Cumhuriyetçilerin seçimi kazanması dolayısıyla Bush'a tebriklerini gönderdi. Erdoğan, seçim öncesinde üç kişilik ekonomi heyetini ABD'ye gönderdiklerini, hükümetin kurulmasıyla birlikte yeni ziyaretlerin olacağını büyükelçiye ilettiklerini ve bu konuda destek istediklerini belirtti.

Burada kritik cümle şu: AKP Genel Başkanı Tayyip Erdoğan, 3 Kasım 2002 seçimleri öncesinde üç ekonomi kurmayını Amerika'ya gönderdiğini açıklıyor. O zaman sormazlar mı? Seçim öncesinde neden ABD'ye gittiniz?

SONUÇ: AKP Genel Başkan Vekili Numan Kurtulmuş, 20 Mart 2023'te ABD'nin Ankara Büyükelçisi Jeffry L. Flake ile basına kapalı yarım saat görüşme yaptı. 22 Mart'ta da Flake, Gençlik ve Spor Bakanı Mehmet Kasapoğlu'nu ziyaret etti. Bu ziyaretlere ses çıkarmayan Erdoğan, Kılıçdaroğlu-Flake görüşmesini sert bir tonda eleştirmesi çelişki değil mi?

İlk yorum yazan siz olun
UYARI: Küfür, hakaret, rencide edici cümleler veya imalar, inançlara saldırı içeren, imla kuralları ile yazılmamış,
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.