Aytunç Erkin yazdı: ABD, Türk Silahlı Kuvvetleri'nin Suriye'de yuvalanan terör unsurlarına karşı yür

Dışişleri Bakanlığı bu raporu okumuştur.

“The PKK has been waging a longtime insurgency against Türkiye.”

Neden İngilizce başladım?

Çünkü; elimde 114 sayfadan oluşan ABD Merkez Komutanlığı (CENTCOM) öncülüğünde IŞİD ile mücadele için kurulan Birleşik Görev Gücü Doğal Kararlılık Operasyonu (SOJTFOIR) faaliyetleri ile ilgili hazırlanan olağan 3 aylık rapor var. ABD Savunma Bakanlığı Genel Müfettiş Ofisi tarafından hazırlanan ve Kongre'ye sunulan 1 Nisan-30 Haziran tarihli Baş Müfettiş Genel Raporu'nda terör örgütü PKK faaliyetleri için “direniş” benzetmesi yapıldı: “The PKK has been waging a longtime insurgency against Türkiye/PKK, uzun süredir Türkiye'ye karşı bir isyan yürütüyor.”

Rapora geçmeden önce…

Geçen yıla dönelim.

Tarih 28 Haziran 2022.

İspanya'nın başkenti Madrid'de, NATO Zirvesinin yapıldığı IFEMA Kongre Merkezi'nde gerçekleştirilen dörtlü görüşmenin ardından hazırlanan “Üçlü Muhtıra”ya Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, Finlandiya Dışişleri Bakanı Pekka Haavisto, İsveç Dışişleri Bakanı Ann Linde imza attı. İmza töreni, Cumhurbaşkanı Erdoğan, Finlandiya Cumhurbaşkanı Niinistö, İsveç Başbakanı Andersson ve NATO Genel Sekreteri Stoltenberg huzurunda gerçekleşti. NATO'nun, müşterek savunma ve güvenliğin bölünmezliği ilkeleriyle ortak değerlere dayalı bir ittifak olduğuna işaret edilen muhtırada şu ifadeler yer aldı:

“Türkiye, Finlandiya ve İsveç Washington Antlaşması'nda belirtilen ilkelere ve değerlere bağlılıklarını ifade ederler. İttifakın en temel unsurlarından biri, üye devletlerin milli güvenliğinin yanı sıra uluslararası barış ve istikrara doğrudan tehdit teşkil eden terörizmin tüm biçim ve tezahürleriyle mücadelede tam dayanışma ve iş birliğidir. Müstakbel NATO müttefikleri olarak Finlandiya ve İsveç, milli güvenliğine yönelik tüm tehditlere karşı Türkiye'ye tam destek verirler. Bu çerçevede, Finlandiya ve İsveç, PYD/YPG ve Türkiye'de FETÖ olarak tanımlanan örgüte destek sağlamayacaklardır. Türkiye de milli güvenliklerine yönelik tüm tehditlere karşı Finlandiya ve İsveç'e tam destek verir.”

Peki…

“Üçlü Muhtıra”da yazanlar ABD için geçerli değil mi?

Örneğin: “İttifakın en temel unsurlarından biri, üye devletlerin milli güvenliğinin yanı sıra uluslararası barış ve istikrara doğrudan tehdit teşkil eden terörizmin tüm biçim ve tezahürleriyle mücadelede tam dayanışma ve iş birliğidir.” Demek ki, İsveç veya Finlandiya değil mesele?

Sonra…

15-17 Ağustos 2023'te, Suriye'de, terör örgütü PKK/YPG'nin silahlı eğitimlerini sürdüren ABD ordusu, Haseke ilinin kuzeydoğusundaki Kamışlı ilçesinde teröristlerle ortak silahlı tatbikat düzenlediğini hatırlıyorum. Daha öncesinde Türkiye tarafından “terör örgütü” olarak kabul edilen YPG'nin “müttefik” ABD tarafından nasıl kurulup, büyütüldüğünü düşünüyorum.

114 sayfalık raporun 60 yerinde Türkiye var!

ABD Savunma Bakanlığı Genel Müfettiş Ofisi tarafından hazırlanan ve Kongre'ye sunulan 1 Nisan-30 Haziran tarihli Baş Müfettiş Genel Raporu'nda deniliyor ki:

“Irak ve Suriye'de faaliyet gösteren üçüncü taraf güçler – özellikle İran, Türkiye, Rusya, ve Suriye rejimi misyonumuzun ilerleyişini zorlaştırdı. Irak ve Suriye'de üçüncü taraf güçlerin (özellikle İran'dan, Türkiye'den gelenler) operasyonları Rusya, Suriye rejimi ve onların vekilleri OIR misyonunun ilerlemesini zorlaştırıyor. Koalisyon gücünün koruma ihtiyaçlarını artırarak, ortak güçleri etkileyerek ve dikkatini dağıtarak ve daha fazla çatışma riskini artırıyor. Türkiye insansız hava sistemi (İHA) saldırılarını gerçekleştirdi. Kürdistan İşçi Partisi (PKK) ile bağlantılı olduklarını iddia ederek SDG (YPG) liderlerini hedef alıyorlar ABD tarafından terörist olarak tanımlanan PKK ile CJTF-OIR ortak gücü olan SDG (YPG) arasında ayrım yapmıyor.”

Sormakta fayda var:

Amerika, Türk Silahlı Kuvvetleri'nin Suriye'de yuvalanan terör unsurlarına karşı yürüttüğü operasyonlar için “saldırı” ifadelerini kullanıyor. Bu konuda Dışişleri Bakanlığı harekete geçecek mi?